İki arkadaşı birbirine cezbeden noktalar nelerdi? Kemal, yerinde duramayan, heyecanlı, aksiyona yönelik, dinamik bir karaktere sahipti. Fethi ise Batı kültürünü hazmetmeye çalışan, Fransızca kitap okumaya hevesli, hoşgörülü, sistemli ve ihtiyatlı bir mizaca sahipti. Ortak tarafları, vatanperverlik, istibdata karşı çıkmak, hürriyeti ve Batı müesseselerini benimsemek idi. Karakterlerinin farklı vasıfları ise iki arkadaşı birbirine yaklaştırıyor, birbirini adeta tamamlıyordu.
Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları, 1.Baskı, Aralık 2016, İstanbulKitabı okudu
İsyanın bastırılmasından sonra Sultan II.Abdülhamid'in tahttan indirilerek, Selanik'teki Alatini Köşkü'nde ikamet etmesine karar verildi. Abdülhamid'in Alatini Köşkü'ndeki muhafızlığının sorumluluğu da Ali Fethi Bey'e verildi. Yaklaşık üç ay bu görevi sürdüren Ali Fethi Bey eski sultan ile Alatini Köşkü'nün kabul odasında sık sık görüşme imkanı buldu.
Sayfa 9 - Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları, 1.Baskı, Aralık 2016, İstanbulKitabı okudu
Picardie Manevraları 1910
Üç gün süren manevraların ardından son gün yapılan resmi geçiti de izleyen Osmanlı heyeti tatbik sahasından ayrılırken, Mustafa Kemal, Ali Fethiye şunları söyledi: "Bu kadar hazırlık sulh için yapılmaz. Aklımızı başımıza almalıyız. Çıkacak harp bütün dünyayı ateşe atabilir ve biz bunun dışında kalamayız."
Sayfa 15 - Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları, 1.Baskı, Aralık 2016, İstanbulKitabı okudu
Trablusgarp'taki görevi sırasında Fethi Bey'in başına gelen ilginç olaylardan biri de şudur: 10 Eylül 1912 günü keşif uçuşuna çıkan İtalyan pilot Riccardo Moizo'nun uçağı Nieuport tayyaresi yerden açılan tüfek ateşiyle mecburi iniş yaptı. Moizo havacılık tarihinin esir düşen ilk pilotu, uçak kaybeden ilk devlet de İtalya oldu. Araplar tarafından yakalanan Moizo Aziziye'de Yüzbaşı Ali Fethi Bey'in yanına getirildi ve sorguya çekildi. Gayet iyi muamele gören Moizo, kız kardeşine sıhhati hakkında telgraf çekti. Moizo 1923-1933 arasında İtalyan Hava Gücü'nün komutanı oldu.
Sayfa 24 - Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları, 1.Baskı, Aralık 2016, İstanbulKitabı okudu
Balkan Harbi sırasında Harbiye Nezareti'nden askeri görev isteyen Ali Fethi, önce İstanbul'daki Genelkurmay karargâhında görevlendirilmişti. Ali Fethi Bey ordunun acıklı durumunu şöyle ifade etmişti: "Arnavutluk harekâtının yıpratıcılığı, malzeme kıtlığı, Meşrutiyet'in ilanıyla uzun süre askerde kalınması, talim görmüş askerin terhisi, hazinenin darlığı birer olumsuz sebepti. Ancak asıl felaket ordunun gırtlağına kadar politikaya gömülmesi idi. Savaş içinde öyle olaylar cereyan etti ki tüyler ürpertir. Bazı zabitlerin kalpaklarındaki şekil ittihatçılığını, bazılarınınki ise itilafçılığını gösteriyordu."
Sayfa 29 - Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları, 1.Baskı, Aralık 2016, İstanbulKitabı okudu
Fethi Bey ve Mustafa Kemal, Mondros Mütarekesi'nin ardından birlikte Minber adlı bir gazete çıkardılar. 1 Kasım 1918 de yayın hayatına başlayan Minber günlük olarak yayımlanıyordu ve tam 51 sayı çıktı. Fethi Bey gazetenin yayın hayatına başlamasını şöyle anlatıyor: "Mustafa Kemal Paşa, 'Memleketi perişan eden ve muhalefet adı altında irtikap eden taarruz ve tahripler daha çok gazeteler vasıtasıyla oluyor. Bunlara karşı milleti uyandırmak için en iyi vasıta aynı yolla mukabele etmek, yani bir gazete çıkarmaktır. Benim maaşlarımdan biriktirdiğim biraz param var, onu koymaya hazırım. Hakikatleri halka, hatta düşmanlarımıza anlatabilmek için hadi gel beraberce gazete çıkaralım' dedi.Gazete çıkarmayı hiç düşünmüyordum ama mensup olduğum İttihat ve Terakki için öylesine çirkin ve haksız ve dolayısıyla vatan ve devlet için öylesine tehlikeli neşriyat başlamıştı ki, bunları cevapsız bırakmak mümkün değildi."
Sayfa 40 - Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları, 1.Baskı, Aralık 2016, İstanbulKitabı okudu