Birçok konunun ele alındığı kitapta fazla detaylara girilmeden bir olaydan diğerine geçilerek içerisinde mafya hesaplaşmaları, kaçakçılık, organ mafyası , aşk ve tarih boyu tekerrür eden dış güçlerin oyunları ve kitap sonuna doğru gelecek olan bir darbenin sinyalleri veriliyor. Eski bir asker olan karakter yaşadığı bir hadise sonucu görevinden istifa edip kendi belirledikleri kanunlarla mafya dünyasında yaşanan gerçekleri gözler önüne seriyor. Bir karakterde iki insanı işleyen yazar karakterin birçok özelliğine değinirken bir bir bölümde bir gecede üç-dört kişiyi rahatlıkla öldürebilirken başka bir bölümde çöpten elma yiyen bir çocuğun yüreğine dokunabiliyor. Her kahramanın kapısını çaldığı bir idolünün bulunduğu hikayelerde olduğu gibi demli bir çay eşliğinde yapacağı sohbetlere eşlik edecek bölümler tabii ki karşımıza çıkıyor. Karakterin hünerlerini sergilediği edebi sohbetlerde kendisine eşlik eden eski bir gazeteci ile yaptığı söyleşiler ve tuttuğu günlük bize silah tutan elinin kalem tutan bir başka yönünü gösteriyor. Tesadüf sonucu yolları kesişen başkomiserle aralarında yaşanacak olan aşkta biri katil diğeri kanun insanı. Biri kendi kurallarına diğeri devletin kanunlarına göre hareket ediyor. Bir gün bu iki kanunun bir yerde kesişeceği değişmez bir gerçekken aşkın ise her şeyden bağımsız olarak kanunlara üstün geldiği bir hikayenin daha sonuna geliyoruz. Sade ve karmaşadan uzak bol bol edebi ve süslü satırlarla karşılaştığımız sayfalarda biraz ondan biraz da bundan diyerek hızlandırılmış bir olay örgüsüyle çabucak okunacak kitaplar listesinde yerini alanlar arasına eklenebilir bir kitap. 
Benim Adım 7 
İbrahim Zorlu
Cumhuriyeti Böyle Kurduk
Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk, işgal altındaki Bir ülkenin halkını bağımsızlık meşalesi altında topladı. Parçalanmış ve yokluk içindeki bir imparatorluktan, tüm dünyanın saygı duyduğu, çağının ilerisinde bir devlet yarattı. Tarihi yeniden yazdı. Onun büyük devrimi ise “Cumhuriyet” oldu. Cumhuriyet'e giden yol ise zorluklarla doluydu. İşte tarihe
KURTULUŞ SAVAŞININ AMACI ve BATICILARIN İHANETİ...
- "1920’de Meclis’te şeriata ve hilafete dokunulmayacağı hususunda söz verildiği halde nasıl kaldırıldı?"
- "1920’de Kurtuluş Savaşı’nın amacı neydi? Şeriatı ve Hilafeti korumaktı. Yani hanedanı değil. Bizim ordularımız Anadolu toprağını kurtarmak için Osmanlı Devletinden kalan İslâm coğrafyasındaki topraklarımızı kurtarmak ve en
Sayfa 36 - M. Taha İnci'nin Tarihçi Yazar Şükrü Altın'la "Sürgündeki Son Halife, Abdülmecid Efendi" isimli eseriyle alâkalı yapılan, "Bugün ders kitaplarında gerçek tarih yok!" Başlıklı MülâkatKitabı okudu
Benim yalnız ülkem...
Sine Ergün’e Avrupa Birliği Edebiyat Ödülü Brüksel’de görkemli bir törenle verildi
Yaşadığımız tüm haksızlıklara, korkunçluklara, felaketlere karşın arada iyi şeyler, güzel şeyler de oluyor...
Sözünü ettiğim güzellik, genç bir yazarımızın Sine Ergün’ün Avrupa Birliği Edebiyat Ödülü’nü kazanması...
Belçika’nın başkenti