·
Puan vermedi
Albert Caraco, insanlık durumuna yönelik keskin bir eleştiri sunmaktadır. Yazar, ölümün kaçınılmazlığını ve tek gerçeklik olduğunu vurgulayarak ebedi yaşam arayışının anlamsızlığını öne sürer. Yalnızlığı bir aydınlanma yolu, modern şehirleri ise gayri insani ve ölüm okulları olarak nitelendirir. Ayrıca, insanları "uyurgezerler", "aklı başında olanlar" ve "duyarlı olanlar" olarak üç kategoriye ayıran Caraco, toplumu içeriksiz ve aşağılık bir "kayıp kitle" olarak tanımlar. Genel olarak, insan varoluşunun karanlık yönlerini, toplumsal yozlaşmayı ve kaçınılmaz sonu derinlemesine sorgular.
Kaos'un Kutsal Kitabı
Kaos'un Kutsal KitabıAlbert Caraco · Sel Yayınları · 20162,385 okunma
İçine gömüldüğümüz bu evrende delilik, yabancılaşmış insanın, cinli insanın, imkânlarının gerisinde kalmış ve eserlerinin kölesi olmuş insanın kendiliğindenliğinin alacağı biçimdir.
Reklam
Sevgili Çile: Sisifos
... bizim savaşlarımız övdüğümüz şeye kurban verme savaşı, ölümün şerefine kendimizi feda ediyoruz, bizim ahlakımız bir ölüm okulu, değer verdiğimiz erdemler ise ölümün erdemleri yalnızca. Bunun dışına çıkamayız, dünyanın düzenini değiştiremeyiz, bizi parçalayıp dağıtan şeye dayanmaya, bizi ezen şeyi sırtımızda taşımaya mahkumuz, bize kalan tek şey, -kendimiz de ölmeden önce ve sonuncu ölüler biz olmadan- ya yok olup gitmek ya da öldürmek; yüksek sesle söylüyorum, üçüncü bir yol imkânsızdır.
Ölüm için yaşıyor, ölüm için seviyoruz, ölüm için doğurup çalışıyoruz, işlerimiz ve günlerimiz artık ölümün gölgesinde birbirini izliyor, uyduğumuz disiplin, koruduğumuz değerler ve yaptığımız projeler, hepsi tek bir sona karşılık veriyor: ÖLÜM
Ölüm, tek kelimeyle, her şeyin anlamıdır, insan ölüm karşısında sıradan bir şeydir yalnızca, halklar da aynı; Tarih bir tutkudur, azaptır, kurbanları sürüyledir, içinde yaşadığımız dünya cehennemdir, hiçliğin yumuşattığı bir cehennem.
Demek ki eserlerimiz bizi aştı geçti, insanın dönüştürdüğü dünya bir kez daha insan zekasını aşıyor, binalarımızı hiç olmadığı kadar ölümün gölgesinde inşa ediyoruz, ölüme bizim şatafatımız miras kalacak, çıplak olma vakti yaklaşıyor, geleneklerimiz giysiler gibi birbiri ardına üzerimizden düşerek bizi çıplak bırakacak, ancak o zaman yargılanacağız, dışımız çıplak içimiz boş, ayaklarımızın altında uçurum, başlarımızın üzerinde kaos.
Reklam
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.