180 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
20 saatte okudu
Bildiğiniz üzre Sabahattin Ali'nin ölümünün üzerinden 70 yıl geçmesi  eserlerinin telif hakkı kalkıp, kamuya mal olması sebebiyle bir çok yayınevi bu eserleri basmaya başladı. Üzülerek söylüyorum ki bazılarının kapak tasarımı beni üzdü, utandırdı. "Böyle olmamalıydı..." dedim. Ama yine de elit şekilde davranan yayınevleri de yok değil.  Kopernik Kitap'ın Sabahattin Ali'nin şiirlerinin bulunduğu bu baskısını kaliteli bulduğumu söylemek isterim. Gerek kapak tasarımı, gerekse onun hakkında kitabın başında yer alan bilgi hoşuma gitti.  Sabahattin Ali'nin doğumundan katline kadar yaşamı ayrıntılı ve objektif bir şekilde kaleme alınmış. Bu bir emektir ve yazara verilen kıymeti gösterir.  Sabahattin Ali'nin şiirlerinden kısaca bahsetmek istiyorum. O bir çok şiirlerinde mısraları kısa tutmuş. Kafiyeli ve kolay anlaşılır tarzı var. Ama her birinde zor bir yaşamın, acıların izlerini görmeniz mümkün. En derin ve üzücü olanlar hapishanede yazdıkları sanırım. Ve kimisini onun olduğunu bilmeden dinlediğimiz şarkılar varmış ki; bu da şiirlerinin duygu yüklü, samimi olduğuna bir başka işaret.  Kısacası bu kitabı, bu baskıyı sevdim ve gönül rahatlığıyla önerebilirim. 
Dağlar ve rüzgâr
Dağlar ve rüzgârSabahattin Ali · Kopernik Kitap · 20191,313 okunma
"Merhaba. Hapishane yazarlarının ve kitaplarının Türk edebiyatında önemli bir yeri vardır. Özgür dünyanın insanları, içerde ne yaşandığını, duygularını, hasretlerini, yalnızlıklarını onların yazdıklarından bilir. Kimi zaman şiirle, kimi zaman romanla dile getirdiler kapalı kutu dünyalarını. Bu kitap onlardan biri değil! Cezaevi Yaşam
Reklam
Güzel çünkü. Çok güzel. İnsanın bu kadar güzel olduğu için onu suçlayası geliyor.
Ama güzellik suçtur zaten, cezası mutlaka çekilir.
Sayfa 222Kitabı okudu
257 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
15 günde okudu
'Köylü hayatı bütünüyle varkalmaya adanmıştır.' 'Varkalmacı sözcüğünün iki anlamı vardır. Belirli bir sınavı atlatan insanı gösterir. Aynı zamanda, başkaları yok olurken ya da ölürken yaşamaya devam eden birini de gösterir. Ben köylülere ilişkin olarak, sözcüğün bu ikinci anlamını kullanıyorum. Genç ölenler, göç edenler, dilenciliğe düşenlerden farklı olarak, köylüler çalışmayı sürdürdüler.' . 'Onların Emeklerine' başlığı taşıyan üçlemenin ilk kitabı: Domuz Toprak. Ne öykü ne roman türüne ait bu eser. Biraz öykü biraz şiir biraz novella ve biraz da deneme. John Berger kitabın başında şunu diyerek ortaya çıkan eserin çeşitliliğinin kökenini anlatıyor sanki: 'Benim köylüler hakkında yazmam, hem beni onlardan ayırıyor hem de beni onlara yaklaştırıyor. Ne var ki ben, yalnızca bir yazar değilim. Ben aynı zamanda küçük bir çocuğun babasıyım, gerektiği zaman ekmek parası için çalışır iki elim; hikayelerin öznesiyim, konuğum, ev sahibiyim.' Domuz Toprak köylere-köylülere yapılan bir güzelleme olmadığı gibi köylülerin destanı da değil. Berger'in köyleri mekan bellediği düşünceleri, hikayeleri aslında. Emektar insanlar da var bu sözlerde arkadan işler çeviren insanlar da.. Sanat yazıları ile tanıdığım Berger'i bu sefer farklı bir alan ve konuda okusam da anlatımındaki canlılık, kelimelerin bir resme ait renklermişçesine akması hiç de uzak hissettirmedi yazara. . Kapak resmi Jean François Millet'nin Angelus adlı çalışması iken; çeviride Taciser Belge yer alıyor.
Domuz Toprak
Domuz ToprakJohn Berger · İletişim Yayıncılık · 201668 okunma
200 syf.
·
Puan vermedi
·
4 günde okudu
Kitabı hiç bir tavsiye olmadan, aldığımda bu kadar etkili olabileceğini düşünmedim. Tek referansım arka kapak yazısı oldu. Yazar, İvan ve Katerina karakterleri üzerinden, insanın hayallerini, ölen tutkularını, evliliği, toplumun kanayan yarası iletişimsizliği, yaşlılığı o kadar güzel anlatmış ki bir anda kendinizi romanın içinde buluyorsunuz. Hatta yaşadığımız toplumda aynı durumları defalarca görüyoruz ve hiç yabancılık çekmiyoruz. Toplum ve insanlar ile ilgili olarak her şey en dip olumsuzluk şeklinde anlatılmış, kitabın bir bölümünde genç üniversite öğrencisinin konuşması ile aslında bu sorunların çözümü yazarın kendisinde belirtilmiştir. İnsan ve toplumun bir arada bu kadar uyum içinde anlatıldığı, karakterlerin geneli bu kadar güzel yansıttığı, yaşadığım toplumu (yazar her ne kadar Boşnak olsada) bu kadar güzel anlatan bir kitap okumadım. İşin özeti “Yazar bizi bize anlatmış, kendi çözümünü de yazmış.” İsteyen kitaba kendinden bir şeyler koyabilir. Okuyacak herkese şimdiden keyifli okumalar dilerim.
Ada
AdaMeşa Selimoviç · Ketebe Yayınları · 2020172 okunma
Reklam
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.