Bilime giden düz bir yol bulunmuyor ve yalnızca onun dik patikalarını tırmanmaktan çekinmeyenler, aydınlık doruklarına ulaşma şansına sahiptir.
Marx, Kapital’in Fransızca basımına önsöz, s. 30
Güncel yazarlara ve ağır romanların ardından tekrar hikayelere dönme isteğiyle okudum. New York Times yazarının önsözde belirttiği; yaşayan en büyük yazarlardan (!) biri, deneysel sihirbaz ve sınırları yumuşatan,İngilizce yazan en iyi öykü yazarı tarifleriyle parlatılan Saunders, argoya sapan ilginç üslubu ile sizi şaşırtabilir.
Daha kapsayıcı olduğu ve hiciv sanatını konuşturduğu belirtilen 2014 Folio ödüllü bu kitabındaki hikayelerden; intihar ve özgürleşmeyi işlediği, #orwell 'ın 1984'deki Yeni Konuş dili gibi orijinal ilaç isimleriyle (Latifsöz, Canlısert, Kasvet ağı) öne çıkan Örümcek Kafasından Kaçış ile bir oğlan çocuğuyla donmuş gölette intihar etmeye kalkan kanser hastası adamın kesiştiği Aralığın Onu, Bay Yaylan gibi palyaçolar ile Gençleri Kahkahayla Kurtarın Hareketi gibi tanımların bulunduğu Al Roosten güzeldi. Ancak eserde en dikkati çeken ise; kafalarından mikrotel geçip statü için para karşılığı bahçelere asılabilen 3.dünya kadınlarının işlendiği ve yazarın 12 yılda yazdığı Semplika Kız Günlükleri olur ki, bilimkurgu türünün okuduğum iyi örneklerinden.
Ayn Rand hayranlığını, Singapur'da gece yarısı gördüğü ihtiyar kadın kanalizasyon işçilerinden sonra sorgulayan, güçlü hayalgücü ve gözlemiyle Saunders, kapital sömürüye ve ölüme bakış açısıyla fark yaratmakta, evet. Ya verdiği bilgiler ve tribünlere oynanıp yaratılan tepkiler: Fazla Amerikan! Giriş-önsöz bölümünü eserden daha iyi bulduğum nadir örneklerden...
1. Achille Loria (1857-1943), neredeyse otuz yıl görev yapacağı (1903-1932) Torino Üniversitesi'ne geçmeden önce Siena ve Padova Üniversiteleri'nde iktisat profesörüydü. Kısmen vulgar Marksist iktisat akımından türemiş gibi görünen, "tarihsel ekonomizm" adını verdiği bir teori ortaya koymuştu. Loria'nın teorilerinin toplumsal ve siyasi reform hedeflediği varsayılır. Kendisi İtalya'da ve İtalya dışında büyük ilgi görmüştür. Engels Kapital'in üçüncü cildine Önsöz'de Loria'ya bir şarlatan olduğunu söyleyerek saldırır. Gramsci'ye göre Loria'nın çalışmaları eleştirel olmayan pozitivizmin ve İtalyan aydınları arasında yaygın olan bir zihniyet garabetinin temsilidir; Gramsci bu zihniyeti "lorianismo" olarak adlandırır
Yoldaşlar, bir yola düşmüşüz, gidiyoruz. Bu proletaryanın
devrim yoludur. Devrim yolu herşeyden önce siyaset yoludur.
Ve siyaset yolu Marks'ın "büyük Rus bilim adamı ve eleştirmeni"
saydığı Çernişevski'nin sözünü daima doğru çıkarır: "Tarih yolu, Nevski caddesinin (Moskova'daki en büyük caddenin) yaya kaldırımı değildir. Tarihin yolu, durmaksızın kimi tozlu, kimi çamurlu alanlardan aşar, bataklıklardan, yarlardan ve uçurumlardan geçer. Toza boğulmaktan ve ayakkabılarını
kirletmekten korkan kişi her türlü sosyal faaliyetten sakınsın."
Büyük dağ yolu, genel yol hazır. Bizden önce geçenler yolu
açmışlar. Hatta yolun çevresini elektrikli ampullerle bezemişler.
Ama biz lambayı yakmadan yürüyoruz. Karanlıktan ve kördövüşünden kurtulmak için yolu görmeliyiz. Yolu görmek için
lambaları yakmalıyız. Şimdiye dek göğüslerimizin içinde yanan
birer kızıl kor taşıdık. Aynı ateşle kafalarımızı, önümüzü ardımızı
ve uzak yolları aydınlatan birer fener, yol gösteren birer çıra gibi tutuşturmaya zorunluyuz. Evet, yol bütünüyle açıktır. Bizden önce gelenler, proletaryanın siyasal mücadele yolunu, en ilkel başlangıcından muzaffer devrime kadar, sosyalizmin kuruluşuna kadar açmış bulunuyorlar. Kuşku yok, biz de aynı yoldan yürüyoruz. Böyle yürümek tarihin maddeci gereğidir. Marks diyor ki: "Her ulus başka ulusların okuluna koyulabilir ve koyulmalıdır. "(K. Marks, Kapital, Önsöz)
elimizde, ancak tamamlanmamış bir yapıt vardır. ama bu durumuyla bile, gene de öyle zengin ve açıktır ki, marx'ın kapital'in yayından önceki iktisadi incelemelerinden bize kalan en önemli belgeler arasında sayılmaktadır.
Bu üçüncü basımı bizzat hazırlamak Marx'a nasip olmadı. Bugün büyüklüğü karşısında hasımlarının bile eğildikleri güçlü düşünür 14 Mart 1883'te öldü.
Friedrich Engels
Cihân Devleti, Arz'a hâkim olan devlet demek değildir, zâten târihte böyle bir devlet yoktur. Mutâbakatı olmaksızın Dünyâ politikasında kapital bir değişiklik yapılamıyacak güce erişmiş Devlet demektir.
DEĞERİN DOĞASI
Biz, değer, yani nesnelleşmiş emek ya da daha doğru bir deyişle nesnelleşmesi gerekli emek varsayımıyla bağlı olduğumuz oranda bu varsayımın tüm mantıksal uzanımlarına dokunmak zorundaydık. İster bireylerin zenginliği, ister ulusların zenginliği olsun, bu zenginlik en nihayetinde nesnelleşmiş emekten ibarettir. Çok titizlenip
Fizikçi, fiziksel olguları ya en tipik biçimde oldukları ve herhangi bir dış etkiden bağımsız oldukları hallerde gözlemler ya da olanaklıysa, olgunun doğal ortamında vuku bulmasını sağlayacak şartlarda deneyler yapar.
Ben bu yapıtta, kapitalist üretim tarzını ve bu tarza tekabül eden üretim ve değişim koşullarını inceleyeceğim. Bugüne kadar, bu üretim biçiminin klasik yurdu İngiltere olmuştur. Teorik düşüncelerimin gelişimi içinde, İngiltere’nin başlıca örnek olarak gösterilmesinin sebebi işte budur. Eğer Alman okur, İngiliz sanayi ve tarım işçilerinin durumlarına omuz silker ya da iyimser bir biçimde Almanya’daki durumun o kadar kötü olmadığı düşüncesiyle kendini avutursa, ona söyleyeceğim tek söz şudur: “De te fabula narratur!” (Anlatılan senin hikâyendir!)
_Kadın üzerine yazı yazarken kalemi gökkuşağına batırıp, mürekkebi kelebek kanatlarının tozu ile kurulayacaksınız.
_Herkesin vardır bir köpeği. Bakan, kralın köpeği; memur, bakanın köpeği; kadın, kocasının köpeği, ya da adam karısının köpeği.
_Hakikati dinleyecek kadar güçlü olmadığınız için sıradan birisiniz.
_Yetenek ve erdemin insanlara bir