Sahtekâr Kadınlar(!)
Kadınlar iş hayatında, eskiye göre daha çok aktiftir. Hochschild'e göre bu tamamen pozitif bir gelişme değildir; çünkü modern kapitalist toplumun duygusal emek karakteristiğini çok eşitsiz bir biçimde kadınların omzuna yükler. Hochschild, bu argümanı ortaya koyarken kadınların hislerden bir kaynak üretip bunu erkeklere satmaya daha meyilli olduğunu iddia eder. Çalışan kadınların artan sayısı modern toplumda kadınların mesleki statüsünde bir değişikliği doğrular görünse de istatistikler yakından incelendiğinde kadınların hizmet endüstrilerinde çalışma olasılığının erkeklerden çok daha fazla olduğu anlaşılır; çoğu mağaza çalışanı, çağrı merkezi operatörü, otel ve bar çalışanı kadındır.
Sosyoloji Kitabı, s. 242
Üç tip sigorta
... az çok birbirinden ayrı, birbirini sıra ile takip etmekle birlikte, sürekli olarak birinden diğerine değişen üç tip sigortayı ayırabiliriz: İş birliğine dayanan sigorta, hükümetçe desteklenen sigorta ve kapitalist vasıflı sigortalar.
Prof. M. A. Mennân
Sayfa 21 - SİGORTAKitabı okuyor
Kapitalist toplumda eşitliğin anlamı değiştirilmiştir. Eşitlikle kastedilen,bireyselliğini yitirmiş insanların,otomatlarin eşitliğidir. Bugünkü eşitlik birlikten çok ayrılık anlamına gelmektedir.Bu soyutlamalarin ayniligi , aynı işte çalışan, aynı biçimde eğlenip aynı gazeteyi okuyan, düşünceleri, duyguları aynı olan insanların aynılığıdır.
Sayfa 36Kitabı okuyor
Kapitalist Ahlâk
Hristiyan ahlakının içler acısı parodisi olan kapitalist ahlak emekçinin bedenini aforoz ediyor üretici en askeri ihtiyaçlarına indirgemeyi demiş ve tutkularını yok etmeyi durdurak bilmeden çalışan bir makine rolüne mahkum etmeyi ideal olarak benimsiyor..
Ama günümüzde, bütün namussuzlukların, ahlaksızlıkların, haksızlıkların kaynağı olan emperyalist sömürü ve sisteme bağımlı çarpık, kapitalist sistemin ülkemizde de yıkılacağını, modern revizyonistlerin, reformistlerin yenileceğini, anti- emperyalist demokratik halk iktidarının kurulacağını ve sosyalizmin inşaasının ilk adımlardan birini oluşturacağını biliyorum...
Sayfa 10 - İthakiKitabı okudu
Ölenleri unutuyoruz. Yas tutmak bir hayal. İnsan ve doğa. Bonnie ve Clyde gibi… Biraz geç yatmak yeter bütün bunları görmek için, dostluğun ve aşkın sapkın bir komünistin diyeceği gibi, ama benim bambaşka bir anlamda kullanacağım ‘kapitalist bir icat’ olduğunu anlamak için…
---Bize yutturulmak istenen---resmi güçlerce okullarda yutturulmak istenen Batı gerçekleri, hayasız Batı soygununu örtbas etmek için tertiplenmiş kapitalist burjuva gerçekleridir.
İTTİHAD-I İSLAM, İSLAMCILIK VE İSLAMİ HAREKET(LER)
İran'ın katı batı karşıtçılığıyla, Türkiye'nin özellikle AB ile ilişkiler bağlamında daha bir belirginleşen Batı'ya (kapitalist ekonomi ve üretim ve tüketim ilişkilerine) bağımlılığının da (Batı'yla ilişkilerin de) bir orta yolu bulunmalıdır.
TÜRKİYE SİYASETİNİN MUHALİF İKİ AKIMI: İSLAMCILIK VE SOSYALİZM
"Kapitalist toplumda işbölümünün insanın damarlarını kurutması karşısında anarşizm de Marksizm gibi öfkeye kapılır. Her iki harekete göre sanayileşmiş ekonomilerin mükemmelleşmesi ve bunların iktisadi uzantılarının kıyıda köşede kalan alanlara ulaşması yalnızca kendisi için üretim faaliyetinin değil, fakat aynı zamanda bizatihi insanın yaşamının giderek mekanikleşmesi ve sayısallaşması sonucunu doğurmuş, öyle ki tinsel ve zihinsel ufuklar daralmış, adaletsizlik kanserli bir doku gibi yayılmış, maddi ilerlemenin yarattığı boş zaman (bu ilerlemeden pay alacak kadar talihli olanlar için) şiddet ve anlamsızlıkla doldurulacak bir boşluk haline gelmiştir. Ancak anarşizm, Marksizm'in kendisinin de bu sorunlara çözüm getiremediğini ve -sahip olduğu kuramsal sınırlılıklar dolayısıyla- getiremeyeceğini, zira düşmanlarıyla aynı tanrılara taptığını ve bunun farkında bile olmadığını ısrarla vurgulayarak ondan ayrılır. Bu bakışa göre Marksizm, tıpkı kapitalizm gibi, maddi ilerlemenin yüce önemine duyulan ruhsuz ve rasyonalist bir inancın ürünüdür; verimlilik, rasyonalizasyon, sayısallık ve mekanizasyonun çokça önemsenmesi, Marksizm'in kapitalizmle buluştuğu noktalardır."
Troçki'nin kitaba yazmış olduğu Önsöz'den
Sömürge halklarının özgürlük kavgası, ara aşamaların üzerinden atlayarak, zorunlu olarak emperyalizme karşı bir kavga biçimine dönüşüyor ve böylece de ana ülkelerdeki proletaryanın mücadelesiyle birleşiyor. Sömürge ayaklanmaları ve savaşları, sırası gelince kapitalist dünyanın temellerini her zaman olduğundan çok sarsacak ve onun yeniden canlanış mucizesini her zaman olduğundan çok daha az olanaklı kılacaktır
Kapitalist toplumda işçiler sadece maddi olarak değil manevi olarak da sömürülürler.
Kapitalist toplum ne kadar gelişirse işçi sınıfı da pazarda rekabet koşullarına o kadar maruz kalır.
Ortada bir ödenmemiş emek sorunu var. Eril toplumun düpedüz üzerine kurulduğu ve milyonlarca amaçsız çalışma saatini temsil eden ev işleri gibi. Buna bir son vermek demek, bugünkü kapitalist sistemi bir tekmede postalamak anlamına gelecektir. Bizler bunu yalnızca kendi başımıza yapamayız, sisteme farklı türden saldırılar da gelmek zorunda. Yani, eril olanlar da dahil, devrimci sistemlerle belli bir ittifak gerekiyor.
Sayfa 68 - Zeplin Kitap
