OKULLARIN YARATTIĞI İNSAN TİPİ ÜZERİNE DÜŞÜNCELERİM:
Hepimiz okullara gittik ya da hala gidiyoruz. Hepimiz orada, aynı aptallaştırmanın, köleleştirmenin ve korku üretmenin mekanizmalarına sistemin kendisine en uygun insan tipi yetiştirmeye yarayan "ıslah evlerine" terk edildik. Okul işyerlerinden önce, aileden sonra kapitalist ideolojiyi toplumun tamamına yayma dürtüsüne sahip olan en
Çok doğru değil mi ?
❝ Kapitalist toplum, hasta bir toplumdur. Kapitalist toplumun “sağlıklı insanı”, hasta olduğu için dikkat çekmeyen biridir. Ne var ki, o, aslında sonuna kadar hasta, bozuk ve sakat bir insandır. ❞
Reklam
158 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
Ben henüz yeni bir iktisat mezunuyum. Dolayısıyla insana, ekonomik ilişkilere, sosyolojiye ve kapitalizm gibi pek çok konuya karşı bir ilgim var. Bu nedenle bir yerlerde duyup okumak istediğim kitaplar arasına not olarak bir şekilde Dieter Duhm'un kapitalizme bir eleştiri ve onun içerisindeki insanı inceleme olarak ele almış olduğu
Korkudan Korkmak
Korkudan KorkmakAziz Nesin · Nesin Yayınevi · 2016243 okunma
Mutluysak, ne diye bu kadar mutluluk propagandası yapılıyor? Mutluluk endüstrisi, insanların gerçek mutsuzluğuna verilen sisteme özgü bir cevaptır; mutsuzluk, kar amacıyla kullanılır. Ruhsal acıların özünde, çoğu kez üstü örtülü, başka ifadelerle süslenmiş, derin bir korku bulunmaktadır. Bu korku, çok çeşitli görünümlerde ortaya çıkar: "Sağlıklı" insanda, başkalarının kendi hakkında ne düşünebileceği korkusu olarak; konuşma korkusu olarak; amirlerden ve rakiplerden, üniformalardan ve kurumlardan duyulan korku olarak; cinsel ilişki öncesinde ve sırasında beliren korku olarak; başarısızlık ya da hastalık korkusu olarak vs. Bu toplumun hayatında her yanda bulunduğu için göze batmayan bu korkuya, çanak yalayıcı üniversite psikologları "normal" der, ama gerçekte, normalden başka her şeydir. Bu korku, bütün hayatımızı zehir eden kötü bir hastalıktır. O, yalnızca bireysel hayatımızın değil, bütün bu toplumun ayrılmaz parçası durumundadır. Bu korku, kapitalizmin malıdır.
öz eleştiri yapan yazar, etkilendim
Bütün hassas okuyuculardan, yargılarımın bazen biraz ukalaca bir tarzda olmasını bağışlamalarını rica ediyorum. Tek tek bazı ifadelerle bugün artık aynı fikirde olmadığımı belirteyim.
Evet ama insanlardaki bu yıkıcılık, bu saldırganlık duygusu nerden kaynaklanıyordu? Kent içi vapurlarının, otobüslerin koltuk kaplamalarının bıçakla yırtılması, boş evlerin camlarının taş atılarak kırılması, caddelerdeki çöp sepetlerinin ateşe verilmesi, telefon kulübelerinin ve telefonların kırılması vb... Bu kırıcılık, yıkıcılık, saldırganlık nerden geliyordu? Dieter Duhm'un Kapitalizmde Korku adlı kitabında, bu sorunun yanıtını bulduğumu sanıyorum: Dürtülerin baskı altına alınması, ezilen bireyde bir saldırganlık gizilgücü yaratır; bu gizilgüç, sistemin iç ve dış düşmanlarına karşı kanalize edilerek, kapitalizmin çıkarları için doğrudan kullanılabilir.
Reklam
Evet ama insanlardaki bu yıkıcılık, bu saldırganlık duygusu nerden kaynaklanıyordu? Bu kırıcılık, yıkıcılık, saldırganlık nerden geliyordu? Dieter Duhm'un Kapitalizmde Korku adlı kitabında, bu sorunun yanıtını bulduğumu sanıyorum: Dürtülerin baskı altına alınması, ezilen bireyde bir saldırganlık gizilgücü yaratır; bu gizilgüç, sistemin iç ve dış düşmanlarına karşı kanalize edilerek, kapitalizmin çıkarları için doğrudan kullanılabilir.
Sayfa 36 - nesin yayıneviKitabı okudu
Sevgi görmek ya da cezadan kurtulmak amacıyla çocuk, neredeyse "gönüllü olarak" uyum sağlamaktadır. Bu uyumun motoru, sevgiden mahrum olmak ve ceza görmek korkusudur. Bu, reel bir dış tehlikeden duyulan korku olduğu için, adına "reel korku" diyoruz.
Aslında bir karşılıklı yardım aracı olan kişisel eleştiri, güç yaymak ve karşılıklı tahrip etmek için bir vesile oldu.
Sayfa 236Kitabı okudu
Başarı ilkesiyle korku arasındaki bağlam, bir başka düşünceyi de içinde barındırmaktadır. Başarının değerlendirilmesi ancak başkalarının başarısıyla karşılaştırma yaparak mümkündür. Bundan şu sonuç ortaya çıkıyor: Başkalarının başarısızlığı, insanın kendi başarı şansını artırmaktadır. Kapitalist toplumda başarı ilkesinin esiri olmuş insanlar, bu nedenle -bilinçli ya da bilinçsiz olarak- başkalarının başarısızlığını isterler. Böylece, başarı ilkesi, insanlar arasındaki uçurumu derinleştirir,
Reklam
228 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
Bir bireyin doğumundan itibaren aile ve toplum etkisi ile kapitalist bir toplum çarkına nasıl katıldığı hakkında. Aileden başlayarak kişinin kendisine yabancı bir üstben oluşturması ve bu üstben kişiliğinin nasıl bir şekilde kapitalist topluma monte olduğu incelenmiş. Kapitalist toplumlardaki aile, etik, adalet, insanların birbirleri ile ilişkileri psikolojik incelemelerle değerlendirilmiş.
Kapitalizmde Korku
Kapitalizmde KorkuDieter Duhm · Kırmızı Yayınları · 200934 okunma
Her kim ki, egemen tavır ve hareketleriyle dikkati çekmektedir, o insan mutlaka son derece büyük bir içsel güvensizlik duymaktadır, bundan rahatsızdır.
Sayfa 186Kitabı okudu
Az sayıda özel mülk sahibi, büyük bir işçi kitlesine egemendir. Gerçi her bir işçinin kaderi, çoğu kez tek bir kapitaliste bağı değildir, işçi, işyerini değiştirebilir. Ne var ki, yeni fabrikada da yine emek gücünü kapitaliste satacaktır, çünkü o, emek gücünü satarak yaşamaktadır. Yani, bütün olarak kapitalistler sınıfına bağımlıdır. Seçim hakkı yoktur, kendini sömürtmek zorundadır. Bu nedenle kapitalist egemenlik, küçük bir özel mülk sahipleri kesiminin, büyük bir işçi kitlesi üzerinde kurduğu kaçınılması mümkün olmayan egemenlik demektir.
İnsanlar öbür dünyanın kurtuluşuna inanarak bu dünyanın kötülüklerinden kurtulmayı garanti altına alırlar.
Bu söylenenler, kitle iletişim araçlarının çoğu için de geçerlidir; burada ilk önce akla gelen de Springer basın konserni tabii. Redaksiyon sanatının bütün kurallarına göre, insanın erginliği (yani, onun kendi başına düşünme ve karar verme yeteneği) titizlikle boykot edilmektedir: Okur, önemli düşünce alternatiflerinden rahatlıkla yoksun bırakılmakta, bu alternatiflerle ilgili olgular, tahrif edilmekte ya da yok sayılmaktadır. (İçyüzü düzenli olarak devre dışı bırakılan) öğrenci olayları, Küba; Demokratik Almanya Cumhuriyeti, Vietnam, İran vs. hakkındaki "bilgiler", bu yöntem için inandırıcı örnekleridir.
Sayfa 112Kitabı okudu
Resim