"Hiçbir şey çar çur edilmemeliydi. Tekerleğin kırıldıysa tamir et, entarin yırtıldıysa yama yap zamanlarındaydılar."
Sayfa 17 - 1914Kitabı okudu
Söyleyeceğim sözler hayatta kalıp evlerine memleketlerine dönenleri içindir. Yaşadıkları günlerin onların hediyesi olduğunu bilsinler.. Ayaklarına bir potin, sırtlarına bir palto aldıklarında,karlar altında incecik urbalarıyla titreşerek donmuş bu kahraman Neferlerin ruhlarına fatihalar göndersinler, dualarını eksik etmesinler ısınmak için sobanın karşısına geçtikleri zaman, gördükleri kor ateşler ciğerlerini yaksın bu vatanın Kahraman şehitleri içlerini sızlatsın..
Sayfa 201
Askerin durumu ortadaydı, birer canlı cenazeydi. Ancak son gayretlerini gösteriyor, bunu hiç belli etmek istemiyorlardı. Aslında hepsi birer enkaz halindeydi. Sadece düşman karşısında ejder kesiyorlardı.
Sayfa 268Kitabı okudu
- Evde sadece ekmek yiyecek olsaydım, anama da hatuna da kızardım. Bir güzel çıkışır, bir tas aş pişirecek vaktiniz olmadı mı derdim.
...
- Anana, eşine niye çıkışıyorsun. Önüne ne koydularsa ye şükret. Ayranlarına duru, ekmeklerine kuru deme. Öyle gün olur ki bugünkünden de kötü durumda kalırsın, onları dahi bulamazsın.
Sayfa 52Kitabı okudu
"Elde avuçta olanlar ortaya dökülmüş, imkânlar seferber edilmişti.
Yokun üzerine konulacak bir yok daha yoktu."
Sayfa 66Kitabı okudu
Sarıkamış’ta olup bitenler, hiçbir şekilde devletin başşehri olan İstanbul’a duyurulmamış saklı bırakılmıştı. Bunun en çarpıcı örneği, onca acı ve kaybın sonunda yayınlanan gazete başlıklarında gizlenmişti.
Sayfa 276Kitabı okudu
