Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Sözlerin Kuyumcusu ~ Amadeu de Prado
“Dersten sonra o muazzam belleğiyle kitaplıkta oturur ve o kara gözleri, en gürültülü patlamanın bile hiçbir şekilde etkileyemeyeceği inanılmaz dikkatli, terk edilmiş bakışıyla bütün o kalın kitapları, satır satır, sayfa sayfa emerdi. ‘Amadeu bir kitabı okursa,’ demişti bir başka öğretmen, ‘o kitapta harf kalmaz. Yalnızca anlamı değil, matbaanın mürekkebini de yutar o…”
Sayfa 143Kitabı okudu
ATATÜRK’E MEKTUP
Atatürk Sen gideli Neler oldu bu vatanda bilsen Kara çarşaflılar çember sakallılar Bereliler doldurdu köyleri, şehirleri En güvendiğin kişiler Senin ülkene ihanet ettiler Ve sonra utanmadan
Reklam
Gitmek bir yere ait olmamanın hesabını taşır. Küçük Kara Ayak/sayfa 46
Sayfa 46 - Everest YayıneviKitabı okudu
Paranın Tanrı olduğu yerde ;...
– Aman, bilmiş olunuz, Marquis yazıcı takımından hoşlanmaz. Lâtince bilin, elinizden gelirse Yunanca öğrenin, Mısır tarihini, eski İran tarihini öğrenin, size saygı gösterir, bilgin adam diye sizi korur. Fakat Fransızca bir sayfa bile yazı yazayım demeyin; hele bu adamların gözündeki durumunuzdan üstün, ciddi şeyler üzerine yazı yazmaya kalkmayın. Size yazar parçası der de kancayı takar. Siz, büyük bir asilzadenin konağında oturuyorsunuz da duc de Castries’in, d’Alembert ile Rousseau için ne dediğini bilmiyor musunuz? Yılda bin ecu bile gelirleri yok, bir de her şey üzerine fikir yürütmeye kalkarlar demiş.
Sayfa 350
Yaşamak yaralayacak. Her sayfa bir yara, Her yara bir ömür olacak. Ömür sonlanacak, Yara hep taze kalacak
Bütün bölüm özeldi, güzeldi, bölemedim...Sayfa 13-14-15
Çok akıllı olmadım hiç. Yanlış atlara çok oyunlar oynadım. Kulağımdan kar suları eksik olmadı. Sürüden ayrılan koyunları sevdim hep... Bir de kendi bacağından asılmayanları... Kendimle yaşadım en büyük kavgalarımı... İçimdeki ikizler tahterevalli oynadı hayatla; ben seyrettim. Dışardan bakanlar kah öyle bildiler, kah böyle... Bense adalar
Sayfa 13 - İmge kitapeviKitabı okudu
Reklam
Bugünkü durum esef verici. Bakıyorsun bir yazar, çok zor birleştiriyor kelimeleri. Bir türlü cümle kuramıyor. Öyle diyor önsöz amca. Geçer kara tahtanın başına, yazar bozar, uğraşır. Bütün bunları da yarı karanlıkta yapar. İstediği cümleyi bulunca da koşar, bütün ışıkları yakar. Kendisini tutamıyor adam: bıraksan günde yüz sayfa yazacak. Bazısının ilk eseri çıkınca kapışılıyor, bazısı on tane bile satamıyor ilk kitabından.Kime hizmet edeceğimi şaşırıyorum. Onlara uşaklık etmekte zorluk çekiyorum. Biri insanlardan kaçıyor, öteki bir dakika yalnız kalamıyor. Sonunda hükümet el koyacak bu işe. Hepsine haddini bildirecek. Bizi zehirlemeye ne hakları var?
Sayfa 394Kitabı okudu
Dostummm :))) Sana diyor...
Işığı, görüşünü yoemayacak biçimde ayarla. Bunu hemen şimdi yap, çünkü okumaya daldığında bir daha yerinden kımıldamak istemeyeceksin. Öyle ayarla ki, okuduğun sayfa gölgede kalmasın, kurşuni fon üzerindeki kara harfler birbirine dolanmasın, fare sürüsü gibi birbirine yamanmasın; öte yandan kağıdın üzerine pek güçlü bir ışık gelmemesine ve acımasız beyazlığın Güney ülkesinde öğle güneşi vurmuşçasına harflerin gölgelerini kemirerek yansıtmamasına özen göster. Okuma eylemini yarıda kesmesi olası her ne varsa, hepsini engellemeye çalış. Tiryakiysen, sigaran elinin altında olsun, küllüğün de öyle. Daha ne kaldı? Çişin var mı? Tamam, sen bilirsin.
Sayfa 20 - Yapı Kredi YayınlarıKitabı okudu
ATATÜRK'E MEKTUP Atatürk Sen gideli Neler oldu bu vatanda bilsen Kara çarşaflılar çember sakallılar Bereliler doldurdu köyleri, şehirleri En güvendiğin kişiler
Sayfa 74 - Özgür YayınlarıKitabı okudu
Çatal karam..
“O deyiş Çorlu gezisinden yadigâr. Bir gün İskilip kasabasında çalışırken çocuklar etrafını sarmış. O da oyalansınlar, kendisini de rahat bıraksınlar diye çocukların eline kâğıt kalem tutuşturmuş, ‘Bildiğiniz ne kadar meyve ismi varsa yazın’ demiş. Oralar bereketli yerler, çocuklar yazdıkça yazmış. Sırf üzüm çeşitleri bile bir sayfa tutmuş. ‘Çatal Kara’ da onlardan biri. Yer yer mora çalan kuzgunî bir salkımmış. Diline doladı bir kere. Gözlerime, saçlarıma yakıştırdı. ‘Çatal Karam’ dedi durdu bana. Sonra da o şiir geldi...”
Sayfa 45
391 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.