Şehrin kirli saçlı kederi Ve efsunlu bir öğlen güneşiyle çağlıyor kanlı dere.. İçinde et bırakmış, can bırakmış bir şiir gibi adın. Yarama sardığım peygamber çiçeği kokusu Ve suyun ince belinden tutmuş bir sevda korkusu.. Başını eğdiğin küslüğün gölgesinde ağlıyor çiçekler. Düşüp kendimi incittiğim sabahlar kadar yorgun ve uykulu kalbim. Gecenin rengi kara.. Canımda tuttuğum, tuz ve yara..
Şilan Avcı
Şilan Avcı
Bak ben yara gibiyim, Gönlünde bir yara gibiyim Nalan... Sal beni gideyim, Ömründe bir kara meleğim Nalan... | Emir Can İğrek
Reklam
Bir şehir yanıyor binlerce şehrin sessizliğinde
Gecenin içine tatsız bir buhran bırakıp geçen onlarca acının tarifi yakıyor boğazımı. Bir şehrin yasına yasladım sırtımı, onlarca kilometre uzaklıktaki bir şehrin çığlığı dağlıyor ruhumu. Ölümün soğukluğunu hissediyorum parmak uçlarımda, Çaresiz anaların feryadı dağlarken göğü Sırtım yırtılıyor baştan başa. Daha günler öncesinde çocuklarını
"Türk yiğitlerinin gönlü kara, Bağırları dolu yara,"
Sayfa 205
“Bu aşkın, bu sevdanın üstünden kış geçiyor, bahar geçiyor, yaz geçiyor, ömür geçiyor lakin kalbimdeki yara geçmiyor, geçemiyordu.”
Ah kara sevdanın gizli sesi! ... Ah derin yara! Ah denizsiz dalga, duvarsız kent! .
Sayfa 30 - Ayrıntı yayınlarıKitabı okudu
Reklam
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.