Vaay be
Aymara dilini konuşanlar gelecekten ve geçmişten bahsederken, zamana dair yön gösterme jestleri konusunda neredeyse bütün dünyanın “tersine" gidiyorlar: Geçmişten bahsederken arkalarını değil önlerini, gelecekten bahsederken ise arkalarını gösteriyoriar. Neden? Çünkü geçmiş yaşanmış olanlardan oluşur, dolayısıyia da kişiye “görünür”düı; yani gözlerimizin baktığı yönde, önümüzdedir; gelecek ise henüz yaşanmamış, aydınlanmamış, dolayısıyla “görünmez “olandır.
Reklam
Giderek insan denen canlı türünü daha iyi tanımaya başlıyorsun. Tanıdıkça ayrışıyorsun. Ayrıştıkça yalnızlaşıyorsun.
Sonra şeytan, kendi görevini yapan insanlar çoğaldıktan sonra bu mekândan kaçarak uzun inzivaya çekilir.
Sad but True
Sonuçta, ne der Dante, Cehennemin'inde ? "Mutlu günleri anmak acılı günlerde, inan ki acıların en büyüğü.
Burası şokomelli gibi
İnsanlar eskiden daha iyiymiş, bu yüzden de daha mutlularmış geyiğine inanmıyorum ben. Bence tüm çağlar aynıydı, çünkü insan hep aynı b.k. Bizim lanetimiz her şeyden haberdar olmamız.
Reklam
Ara ara katıla katıla gülmeyi çok özlediğimi fark edip çok üzülüyorum.
Reklam
Valla bana da
Bireylerin yıllardır hiç bitmeyen bir tutkuyla kendilerini çift kılmaya uğraşmalarını şaşkınlıkla izlemişimdir. Sanki iki dakika yalnız kalsalar kıyamet kopacakmış gibi hemen sevgili arayışlarına girmeleri, bir de kendileri yetmiyormuş gibi başkalarını da baş göz etmeye heveslenmeleri bana hep acayip gelmiştir.
Tek kullanımlık zaman makinanız olsa hangi yöne girdisiniz ? Geçmişe mi, geleceğe mi ?
Zekasına değer vermediğiniz birinden sürekli nasihat almak zorunda kalmaktır gerçek cehennem.
Ezberlerle, klişelerle şartlanmalarla yetinmeyi yaşamak sanan bir topluluk, felakete sürükleniyor demektir.
En iyi yaptığımız şey değil mi ?
- Herkes mutlu instagram'da. - Orada da mı mutsuz olayım? - Mutsuzsan niye mutlu taklidi yapıyorsun?