Her Yan Lianke kitabında olduğu gibi ilk başlarda okurken zorluk çekmeden hikâye yerine oturmuyor.
Son 100 sayfadan fazlasını elimden bırakmadan okudum desem yeri vardır.
Rüyalar mı yoksa kabuslar mı daha gerçektir.
Tıpkı avrupda baş gösteren Dans Vebası gibi bir anda Kasaba sakinlerinin üzerine bir peçe gibi inen
Uyurgezerlik vebası çöküyor.
Sanki kara bir kuyunun derinliklerine gömülüyordum, sandığımdan farklı bir şeye dönüşmüş olduğumu kabullenmiştim ama aniden yaralarımla ve bıraktıkları izlerle yüzleştikçe kendimi daha güçlü hissettiğimi fark ettim. Gözyaşlarımın kendilerine ait bir sesleri vardı ve gözlerimden değil, kalbimin en derin, en karanlık köşesinden çıkıyorlardı, benim bile doğru düzgün bilmediğim bir hikâye anlatıyorlardı bana. İşte oradaydım, zifiri karanlığın ortasında ilerleyen bir salın üstündeydim; uzakta, ufuk çizgisinde, bir deniz fenerinin ışığım görebiliyordum, onu takip edersem karaya ayak basacaktım, azgın deniz izin verirse, çok geç kalmadıysam...
Karanlığa-Karanlıklara diz çöktürmek isteyenler okumalı...
Eser: Karanlıktakiler
Yazar: Demet Yener
Isbn: 9786056995842 yayınevi: Yılkad Yayınları
İnceleyen: Fatih Kaplan
Öncelikle eserimizi kaleme alan yazarımız değerli yazarımıza ayrılan bölümde, Demet Yener hakkında; 1981 yılında İzmir’de dünyaya gelen yazarımız 2004 yılında Ege Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Felsefe öğrenimini tamamladıktan
“Bazen kaybolduğumu hissediyorum. İnancım sarsılıyor. Doğruluğundan emin olduğum düşüncelerin hayat karşısında paramparça olduğunu görmek çok yıpratıcı. Karanlığın ortasında buluyorum kendimi.”
Nihayet Aelin gülümsedi. O gülümseme, Aelin'ın yüzündeki o sessiz neşe Rowan'ı nasıl da etkiliyordu.
Birlikte karanlığın ve acının içinden geçmişlerdi. Bu ikisini hâlâ geride bırakmamışlardı da. O gülümseme... Ne zaman Rowan o gülümsemeyi görüp de Aelin'ın onun için gülümsediğini fark etse afallıyordu.
Rowan odanın ortasında hareketsizce dikilirken Aelin yatağa çıkıp mumları söndürdü. Rowan karanlıkta Aelin'a doğru baktı.
Aelin sessizce "Bende yaşama arzusu uyandırıyorsun Rowan. Hayatta kalma, var olma arzusu değil. Yaşama arzusu." Rowan yatağa yatıp bütün gece Aelin'a sıkıca sarıldı.
Dünyanın dört bir tarafında muhabirlik yaparak kendinden kaçmaya çalışan bir adamın hikayesi bu. Ne kadar kaçabildiği, ne kadar kalabildiği kitabın konusu. Ve karakterle neredeyse paralel çizgide anlatılmış, yazarın kişilik kazandırdığı bir şehrin, Saraybosna’nın savaş altındaki hikayesi, bu kaçışın düğüm noktası.
Joaquim tüm hayatı, deliliğin