Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Sen ey kendiyle yetinen; Fosforun yeri gece, Ne yapar gecesiz ateşböceği? Belki anlamsız ve delice Kumrunun inanılmaz yuvası Bir direğin tepesinde. Ama boşluktur biraz da Bir kuşu biçimleyen,
88 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
Para Hırsı Yüzünden Yok Olan Hayatlar
Bugün
Honore de Balzac
Honore de Balzac
'ın kısa; ama çok anlamlı bir hikâyesinden bahsetmek istiyorum:
Efendi Cornelius
Efendi Cornelius
.
Honore de Balzac
Honore de Balzac
bu öyküsünde 19. yüzyıl insanını eleştiriyor. İnsanlık Komedyası eserinin felsefi inceleme bölümünde yer alan bu öyküde insan olmanın acıklı hikâyesi ele alınıyor. Kral’ın haznedarı olan
Efendi Cornelius
Efendi Cornelius
’un kendinden çok değer verdiği hazinesinin çalınması
Efendi Cornelius
Efendi CorneliusHonore de Balzac · Can Yayınları · 2022125 okunma
Reklam
HER ŞEY GELİR DOLANIR
Mayıs'ı bekle gönül, Çalkantı olacak, çırpınacaksın. Darmadağınık dünyada, Bir akıllı adam bulacaksın. Kimse senin ne olduğunu bilmeden, Herkes senin herkesin ruhundan haberdar olduğunu sanarak.... Mayıs'ı bekle gönül,
Duman Yükseliyor
youtu.be/xRxWkHomdA0?si=...
Sohrab Sepehri
Sohrab Sepehri
Duman yükseliyor yalnızlık köşemden Kim, nasıl haberdar olacak ki viranemden? Söyleyeceklerim var yanmış gönlüme
ağlama ki aynalar kırılıyor içimde
Ağlama ki, aynalar kırılıyor içimde Bulutlara değdirme ellerini, ne olur Ruhuma dokunduğun fırtınalı bir günde Ağlama; bakışların deli divâne olur
80 syf.
5/10 puan verdi
Algernon Blackwood - Wendigo @ithakiyayinlari ° "... yüreği aniden boşaltılmış ve her tür duygudan arındırılmıştı sanki." ° Selamlar . Karanlık Kitaplık sevdiğim serilerden . Bazen bana istediğimi vermese bile okumaya devam edeceğim . Yazarın daha önce bir kitabını daha okumuştum. Kendisi ormana ve kadim varlıklara takmış durumda .
Wendigo
WendigoAlgernon Blackwood · İthaki Yayınları · 2023148 okunma
Reklam
Bu dünya böyle olmasa, böyle kara, böyle karanlık olmasa, ben sevinçten taşar coşardım. Yaradılışım karanlıktan çok aydınlığa, acıdan çok sevince… Ne çare, ne çare ki sevinmek gelmiyor elimden.
KİRACIYIM BİR ACIYA Sen ey kendiyle yetinen; Fosforun yeri gece, Ne yapar gecesiz ateşböceği? Belki anlamsız ve delice Kumrunun inanılmaz yuvası
“Ben sevgiden, sevinçten söz açmak istemez miyim, delice, çılgınca, içim taşa taşa, bir sevinçten söz açmak istemez miyim? Ben sevinçli adamım. Bu dünya böyle olmasa, böyle kara, karanlık olmasa, ben sevinçten taşar coşardım. Yaradılışım karanliktan çok aydınlığa, acıdan çok sevince… Ne çare, ne çare ki sevinmek gelmiyor elimden… Dostluktan söz açmak ne güzel. Bir dostum var. Sıcacık eli var. Sevgi dolu gözleri var. Ne güzel yalansız, salt sevgi dolu bir insan eli sıkmak. Sıcak, sıcacık…” Sevmek, Sevinmek, İyi Şeyler Üstüne - 21 Şubat 1962
‘Benim gibi çoktan mahvolup yozlaşmış birini ne yapsınlar?
“Hep erkeklerden –karanlık sokaklarda bana saldırmak için pusuya yatmış erkeklerden– korkardı; bir ağacın arkasında beni bekleyen seks manyaklarından, canavarlardan. Kaç kez uyarı yağmuruna tuttu beni. Erkekler sınırsız derecede şehvet düşkünü vahşilerdir. Erkekler hayvandır… ben de içimden ona katılıyordum. Bir keresinde, sokakta bir teşhirci gördüğüm için beni azarlamıştı. Adamın ilgisini çektiğime göre, benim de bir şeyler yapmış olduğum kanısına varmıştı. Öfke ve korku içinde, bütün erkekler yerçekimi yasasıyla bana doğru çekiliyormuş gibi, söylenip durmuştu. Ona, ‘Benim gibi çoktan mahvolup yozlaşmış birini ne yapsınlar? Ben kimsenin işine yaramam ki,’ demiştim. O da bana bir tokat patlatmıştı, çünkü söylediklerim doğruydu.”
Reklam
Artık sevdaları ıcımde yasıyorum..her zaman oldugu gıbı yıne sen varsın basrolde..nasıl oluyorsa hıc kavga etmıyorum ıcımdekı senle hıc manasız kıskanclıklar olmuyor ve hıc bır zaman cekıp gıtmıyorsun sessızce..dedım ya sadece sen ve ben varız orda.. Ama o karanlık bakıslarının nedense sılemedım yıne hala korkuyorum bakınca gozlerım senınkıne..Oyle buyuk bı sevda yasıyorum kı ıcımde bılıyorum mumkun degıl gercekte yasamak ne yaparsam yapayım butun omrumce.. Sonra cesaret edıyorum bakıyorum gozlerıne oylesıne cekıyorlar kı benı ıcıne vazgecıyorum hemen bakmaktan burda bıle korkuyorum nedense...Senı sevıyorum kelımesını nedense yıne kullanamıyorum cok ugrasıyorum hıc degılse burda dıyorum bak kımsecıklerde yok basbasayız ıste; cıkar su ıkı kelımeyı agzından hadı be cocuk soyle artık dıyorum; olmuyor. Ama yınede anlıyorsun tavırlarımdan durusmdan sesımden senı ne cok sevdıgımı.. kucuk bı tebessum edıyorsun o bana yetıyor. anlıyorumkı:BENDE SENI SEVIYORUM; dıyorsun Oylesıne kapılıyorumkı bu sevdaya hıc yasamadıgım bı seyı yasıyorum ıcımde..bırdenbıre bı umıt doguyor ıcıme tam cesaret edıp alıyorum telefonu elıme son sozun gelıyor aklıma KORKUYORUM ıcımdekı sende yok olacak dıye...
İlk devir Müslümanlar İslam'dan mülhem olarak, akıllarıyla evren-dini kavrayarak, Batı'nın karanlık devrine karşılık olan bir zamanda parlak bir medeniyet oluşturmuşlardır. Bu parlar medeniyetin ışığından Batı da 10. yüzyıldan itibaren aydınlanmaya başlamıştır. Bu ışıkla bugünkü medeniyetlerini temellendirmişlerdir. Bugün ise Müslümanlar, geçmişlerini unutarak, ne yazık ki bugün onların karanlık devrine düşmüştür.
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.