Ne güzel bir şey, şafakla birlikte kalkıp da sokakta taş kıran bir işçi olmak, ya da bir çoban, ya da çocukları eğiten bir öğretmen, ya da bir demiryolu makinisti... Tanrım, insan olmak şurada dursun, çalış da öküz ol istersen; saat on ikide kalkıp yatakta kahvesini içen, sonra da iki saat süsüyle püsüyle, giyim kuşamıyla uğraşan bir kadın olacağına, sıradan bir beygir ol daha iyi. Of, ne korkunç bir şey bu! Hani sıcak havalarda insan kimi kez dayanılmaz bir susuzluk duyar ya, işte öylesine bir çalışma susuzluğuyla kavruluyor içim.
Sayfa 6 - Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları