...Enayinin dediğine bakılırsa dayısı fabrika sahibine," Ben 6 saat çalışıp imal yapınca insan gibi yaşıyordum O yüzden senin fabrikanda da 6 saat çalışıp insan gibi yaşama niyetindeyim" deyince hayırsever Fabrikatör bunu bir şartla kabul etmiş ve dayıya, "Elbette 6 saat çalıştıktan sonra ücretini tamamıyla alır ve evine gidersin;ama sen gittikten sonra bir 6 saat bedava çalışacak birini bulursan" demişti. İşte bedava çalışan kişiye ancak köle denirdi. Dolayısıyla günde 12 saat çalışan dayı ilk 6 saat hür, ikinci 6 saat köle olmuştu. Hatta ve hatta, 2 Asır evvelki, kölelerini yedirip içirip giydiren köle sahipleri daha da insaflı sayılırlardı. Şimdikiler tasarruf için bunu da yapmıyorlar. "Git 6 saat yemen içmen giymen için çalış, sonra gel fabrikama ve bana 6 saat boyunca kölelik et!" diyorlardı. Kısacası Kadim efendilerin köleler üzerinde mülkiyet, şimdikilerin ise zilyetlik hakkı vardı.
"Kadınlar kavga etmezdi ama bütün kavgalar kadınlar içindi, medeniyeti kadınlar kurmamıştı ama medeniyet kadınlar için kurulmuştu. Kısacası zaten mankafa olan erkek tâifesi, cins-i latifi görür görmez daha da bir delirdiği için, onu elde etmek gayesiyle gece gündüz demeden didinip yırtınarak icatlar yapmış, ayağına üşenmeyip keşif seyahatlerine çıkmış, sırf onları tavlamak için kendini paralayıp cilt cilt kitaplar yazmıştı. Hanım kısmı erkeği, zavallının kalbine aşk okunu sokup gebe bırakır, sonra da ona dokuz doğurturdu...''
Bu hayat bana,
insanların gülemediği için ağladığını,
Susamadığı için konuştuğunu,
Ölemediği için yaşadığını öğretti
Bob Marley
Bu sözün hayatta başrolünü yüklenebilecek kadar acı çekmiş insanlardan biri Fugui...
Zira bu dünyaya gelmek ve sonrasında toprağın bağrına dönmek kolay. Zor olan ikisinin arasındaki hayata tutunabilmeyi başarmak. Yaşamak için elinizdeki sebeplerin, sevdiklerinizin bir bir sizi terketmesi... Bütün hepsinin acısıyla yüreğinizin kavrulması... Sahi Fugui sen niçin ölmedin? Yoksa gerçekten söylediğin gibi bu Tanrının bir lanetimiydi? Yaşarken ölmeyi mi öğretti sana?
Varlıklarına şükredeceğimiz insanlara geç kalmayalım. Zira hiçbirimiz ne kadar vaktimiz kaldığını bilmiyoruz.