''Allah' tan hayırlı evlat dilenerek sahip olunan ve doğumlarından sonra kulaklarına ezan okunan, hayata bu inanç ortamında başlayan çocuğu, toplum ve eğitim düzeni, İslâm' dan koparacak şekilde çekip çeviriyor, hırpalıyor ve saptırıyorsa, bireyde ve dolayısıyla toplumda psikolojik çatışmalar, uyumsuzluk ve huzursuzluğun doğması kaçınılmaz olur. Birey ve toplum hayatın her kademesinde bu çatışma nedeni ile tatmin olmamış arzular, beklentiler, ihtiyaçlar içinde kalır ve bunlar, ilerleyen senelerde daha yeni ve karmaşık huzursuzluklara sebebiyet verir.''
Sayfa 107 - Beyan YayınlarıKitabı okudu
_Eğer birinin ruhunu görmek istiyorsanız, ona hayallerini sorun. _İnsan doğasındaki en derin prensip, "takdir edilme" isteğidir. _Alaycı tiplerin aslında acılarını gizlemeye çalıştığı gerçeği doğrudur. _İnsanın dünyadaki durumu, kedinin kitaplıktaki durumu gibidir; görür ve duyar ama hiç bir şey anlayamaz. _Yanlış anlayanlar tarafından
Reklam
Dünya hiçbir şeyin ayrı olarak var olmadığı büyük bir ağ, bir bütündür. Dünyanın her bir kırıntısı son küçük parçasına kadar sıradan bir aklın kavraması zor olduğu karmaşık kozmos ilişkileri sayesinde geri kalanıyla bağlantılıdır. İşte düzenin işleyişi böyledir.
Allah'tan hayırlı evlat dilenerek sahip olunan ve doğumlarından sonra kulaklarına ezan okunan ve hayata bu inanç ortamında başlayan çocuğu, toplum ve eğitim düzeni, İslâm'dan koparacak şekilde çekip çeviriyor, hırpalıyor ve saptırıyorsa, bireyde ve dolayısıyla toplumda psikolojik çatışmalar, uyumsuzluk ve huzursuzluğun doğması kaçınılmaz olur. Birey ve toplum hayatın her kademesinde bu çatışma nedeni ile tatmin olmamış arzular, beklentiller, ihtiyaçlar içinde kalır ve bunlar ilerleyen senelerde daha yeni ve karmaşık huzursuzluklara sebebiyet verir. Doğacak çocuklarının hayırlı evlat olmalarını dileyerek işe başlayan ve hayatlarını bu zihniyet ve teslimiyette devam ettirmek kararında olanlarla, hiçbir fiillerinde Allah'ı hatırlamayanlar arasındaki ayrılık, telafi edilemez boyutlara doğru büyür gider.
Sayfa 107
Bu kısmı okuyup biraz düşünmenizi şiddetle tavsiye ederim.
Öğretmeden ve öğrenilmeden İslâm yoktur. Hiçbir şey öğretmeden “kalbiniz temiz olsun kâfi” derseniz, o kalpler pis olur, kararır. Eğitimin İslâm’a uygun olabilmesi için kesintisiz olarak devam etmesi de gerekir; ailede, okulda ve toplumda. Eğer bu eğitim ailede atadan görerek devam ediyor da, okulda ve cemiyette devam etmiyorsa, bugün olduğu
_Yaşam, ufacık şeylerden, küçük mutluluklardan oluşuyor. Hiçbir şey büyük ve kutsal değil. O yüzden sözde büyük olan şeylere ilgi duyarsan yaşamı ıskalarsın. Yaşam bir bardak çayı yudumlamak, bir dostla sohbet etmek, sabah yürüyüşe çıkmaktır, ama illa belli bir yere doğru değil, amaçsız, son belirlemeden hareket etmektir. Böylece herhangi bir
Reklam
64 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.