Kanunun insanlara karşı olan otoritesi zayıflar, insanlar tarafından hürmet edilmezse; rüşvet ve tarafgirlik aralarında yayılmış olan idareciler de kanunun kudsiyetine riayet etmez ve kanunu tatbik etmezlerse; istisnalar kaide, kaideler istisna olursa elbette ki kanuna olan itimat kökünden sarsılacaktır. Herkes torpile başvuracaktır. İdarecilerin tek bir defa kanunu çiğnemesi veya bir kere haksız davranması, iş yaptırmak isteyenlere kötü numune olması için kâfidir. İş yaptırmak isteyenler idarecinin bu tutumunu gördükten sonra artık kanunu şahsi çıkarlar, geçici hevesler ve nefsî arzular için kullanılan dolaylı bir yol sayacaklardır. Hz. Ömer (r.a.) bir şeyi emretmek veya yasaklamak istediğinde önce kendi aile efradını toplar, yapacağı şeyi onlara bildirir ve şöyle derdi: "Ey Ömer ailesi. Bugün ben şunu emrettim veya şunu yasakladım. Ömer'in nefsi yed-i kudretinde olan Allah'a yemin ederim ki, herhangi biriniz emrettiğim şeyden bir kusur işlerse veya yasakladığım bir şeyi yaparsa, onun cezasını iki misli veririm. Zira insanlar -akrabalarım olarak size leş yiyen kuşların leşe bakması gibi bakarlar."
Sayfa 124Kitabı okudu
Zavallı kalbim , onlardan yediği darbeler o kadar birbiri üzerine oldu ki artık nasır bağladı.
Sayfa 8 - Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları
Reklam
Demek hayat dedikleri şey böyle sonuna kadar korkunç darbeler toplamakla geçecek.
Sayfa 275Kitabı okudu
"Üşüyor musun?" Sesi hiç beklemediğim bir anda, davet edildiğim dans gibiydi. Öyle ani, öyle beklenmedik. Sepken halinde yağan yağmur, uzun saçlarıma iri darbeler indirirken, "Ne yapacaksın? Ceketini mi vereceksin?" diye sordum mesafeli bir sesle. "Hayır, sarılacağım." Boş boş bakmaktan öteye gitmedim. "Sen kimsin ki, bana sarılacaksın?" Biçimli kaşı yavaşça hareketlenerek kalktı, aramızdaki iki soluk kadar olan mesafeyi bir soluğa indirdi ve yukarıdan bana baktı. "Kim olmamı istiyorsan o olacağım."
Sayfa 26 - Epsilon yayınlarıKitabı okudu
Cahide ve Nermin
Nermin'in aceleci kahkahası sözüne karıştı. Cahide'yi de güldürdü. Onlar gülünce ben de güldüm. Fincanlardaki kahveler kıkırdadı. Sehpadaki kağıtlar zaten gülüyordu. Duvarların mavisi daha da canlandı. Ne güzel yerdi burası.
Sayfa 100 - İnkılâpKitabı okudu
"Fakat alıştım," dedi. "Aslında seviyorum bu işi. Benim canımı acıtan vücuduma aldığım darbeler değil." "Peki ne?" "Burama aldığım darbeler," diyerek kalbini gösterdi.
Sayfa 181 - EphesusKitabı okudu
Reklam
199 öğeden 111 ile 120 arasındakiler gösteriliyor.