240 syf.
·
Puan vermedi
''Thoreau, ABD'nin Meksika'ya karşı yürüttüğü emperyalist savaş sırasında konan nüfus başına vergiyi «ödediği dolar bir adam öldürmek üzere, başka bir adam veya tüfek satın almaya yaramasın» gerekçesiyle vermeyi reddedince bir gece hapiste yattı. Kendisinden ondört yaş büyük olan ve bir çok özgürlükçü düşünceyi kendisiyle paylaşan Ralph Waldo Emerson, telâşla arkadaşını görmek üzere onun hücresine girdiğinde aralarında şöyle bir konuşmanın cereyan ettiği anlatılır: «-Henry, neden buradasın ? » «-Waldo, sen neden burada değilsin ?»'' Kitap adını bu konuşmadan alıyor. İsmet Özel'in şiirlerini nasıl yazdığını anlattığı otobiyografik roman. İçinde yakın tarihten oldukça ilginç olaylar da var. Bu olayların şiirleri üzerindeki etkilerinden bahsetmiş İsmet Özel. Kitapta adını koyamadığım beni rahatsız eden bir şey var. Belki laiklikle ilgili söyledikleri belki de cumhuriyet okulları ile ilgili söyledikleri beni rahatsız etti. Ama o paragraftan sonra kitabı okuma şeklim değişti.
Waldo Sen Neden Burada Değilsin?
Waldo Sen Neden Burada Değilsin?İsmet Özel · Tiyo Yayınevi · 20192,787 okunma
533 syf.
10/10 puan verdi
İnsanoğlu düzenli bir yaşam sürerse saygı görmekte. Peki, düzensiz bir yaşam sürerse, iffetli dahi olsa da saygıyı hak etmez mi? Erdem dediğimiz olgu, insanın yaşam tarzıyla sınırlı olabilir mi? Değer yargısı ve düzgün bir hayat sürme inancı, kişiden kişiye farklılık gösteren bir yaşam biçimidir. İnsanoğlunun tek gayesi, melekler kadar saf ve
Nana
NanaEmile Zola · İş Bankası Kültür Yayınları · 20214,313 okunma
Reklam
216 syf.
·
Puan vermedi
Spoiler içerir...! Celladına aşık olmak nedir ? Sevdiğiniz , değer verdiğiniz , eşiniz sizi üzüyor , aldatıyor , dövüyor ama siz yine de ondan kopamıyor ayrılmak , uzaklaşmak istemiyorsunuz .. Berbat bir duygu değil mi ? Psikolog İlkim Öz .. Yanına gelen hastalarının isteği üzerine böyle bir kitap çıkardığını söylüyor .. Kitabın içindeki olaylar
Celladına Aşık Olmak
Celladına Aşık Olmakİlkim Öz · Bilgi Yayınevi · 201562 okunma
256 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
*Üniversite yurdunun gıcırtılı demir ranzasından dışarıyı izlerken, karşı caddedeki kitapçının camını süsleyen kırmızı bandanali kadındı.. Sylvia. Soğuk bir kış sabahında yattığım yerde doğrulup bir hışşımla cebimdeki son paranın dörtte üçünü bu kitaba vermiştim. Sylvia; Türk edebiyatının Nilgün Marmara'sı, Tezer Özlü'sü, Didem Madak'ıdır. İntihara meyilli yaşantısıyla girdi hayatıma. Bunaltıcı rutin kosturmacalari ile bir bir aynı yolu yürüyüp durduğum bu güzel kadının sırça fanusa gizlediği kişiliği depresyon hallerini ve adını koyamadigim mahrurluğunu sığdırdığı bir sandiktir bu kitap. Burada; ilk intihar denemesini bu yapıtta derledi. Kitabın orta sayfalarına gelmeden can alıcı bir kaç dize aklımda hâlâ dönüp dolaşıyor. "Her yerde zil sesleri duyuyorum, telefon zilleri, bana değil; kapı zilleri, bana değil; bütün kızlara güller geliyor, bana hiç yok… Umutsuzluk" Sylvia, umutsuzluk ve ölüm temasını her şiirine sığdırirdi. İlk intihar denemesinin ardından yaşadığı evlilik ve sahip olduğu iki çocuk dahil olmak üzere depresyon Sylvia'nin yakasını bir türlü bırakmamıştı. Son dizelerini intihara koştuğu son yolda ölmeden önce kaleme almisti. "Kadın tamamlanmıştır artık Ölü, Bedeninde başarmanın gülüşü…" Sylvia'yı bu karmaşık ve binlerce soru ağzına sığdıran asıl olay ise intihardan önce yanına not aldığı kâğıtta "Doktor Çağırın" yazmasiydi.
Sırça Fanus
Sırça FanusSylvia Plath · Kırmızı Kedi Yayınevi · 201911,5bin okunma
512 syf.
10/10 puan verdi
·
6 günde okudu
Bu kitabı okurken sinirden yerimde duramadım açıkçası. Türkçeye çevrilmiş bütün Katzenbach kitaplarını- bir tanesini yarım bırakmış olsam da- bitirirken, yazarın maharetini bir kez daha gösteren oldukça iyi bir eser okuduğuma memnunum, ama hiç bir eserini okurken bu kadar öfke hissetmemiştim. Katzenbach yine bir suç hikâyesi anlatıyor, ama bu
Profesör
ProfesörJohn Katzenbach · Koridor Yayıncılık · 2013998 okunma
Üst üste hep bir yalandı hep Var olmak mı yok olmak mı?  Beynimi yiyen soru işte bu Çirkin istekler peşinde verdiğim sözler Söz mü ki yandığım uğruna Yaşadığım şu yer yuvarlağında Kalkıp da yüzümü yıkadığım Içimde bir coşku karşı koyamadığım arzu   Sonra hep ama o dalıp da gittiğim hayal Peri masallarındakilerle eş değer  Olan ki tutunamadığım o kitaptan kopan Var oluşumun hafifliğini avuçları arasına alan "Sen"  Sen ki sen bana benzemeyen ben olan Birbirimizden gece ile gündüz kadar farklı iki yoksuluz biz  Ve zengin olan kaldırımdaki bir yoksul gibi Unutmuşuz gülüşlerimizdeki sırları Hep yalandı çünkü sakladığımız Heybemize doldurduğumuz cümleler  Saldığımız umutlara yelken açan Unutulmuş hayatlarımızın yönü hep yalandı...
Reklam
Karşı Koyamadığım
Çözümü altıncı duyu organlarımızda arıyoruz, bulabiliyor muyuz? Her gün şarjı bitip duran şeyi damarlarımızdan içeri soktular. Her gün şarj ediyoruz ama bulamıyoruz !!! Bataklıktasın insan !
Sayfa 4 - KakfaOkurKitabı okudu
Karşı Koyamadığım
"Hemen olmasını istediğin şeyler için savaşmıyorsun, hayal kurmuyorsun, emek vermiyorsun, hayıflanıyorsun, yapamadım, edemedim diyorsun, ne yapıyorsun, sahi ne yaptın? Ağaç dikmiyorsun, ateş yakmıyorsun, üretmiyorsun, okumuyorsun, az okuyorsun bu da zaten anlamıyorsun, yazmıyorsun, çizmiyorsun.
Karşı Koyamadığım
"Her gün bir bilmece... Yarın muammasına doğru gri şehirlerde akıyor insan, masmavi gökyüzü altında buluşamıyor. Akıp geçen zaman, akıp giden yollar, aynı kitaplar... Bitmek bilmeyen yanılgılar içinde usul usul yaşamayan anlar, hep aceleci, maziye bakarak... En son ne zaman ellerin ceplerinde güzel şeyler düşünerek yürüdün sokaklarda, ne zaman kolunu birinin omzuna atıp dakikalarca yürüdün, en son ne zaman ıslık çala çala gezindin, kuşları izledin, gün batımını seyrettin?"
438 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.