bir elif miktarı
youtu.be/cP1u_G0pKk0?si=... Sus gönlüm. ''Bütün bu susmalarina karsilik her seyin hayılısının kalitesine inanarak sus."
Şems-i Tebrizi
Şems-i Tebrizi
Ne hak yerim ne de hakkımı yedirtirim.
Bir saygısızlığa maruz kaldığınızda, kötü bir söz işittiğinizde siz de karşılık veriyorsanız saygısız oluyorsunuz. Halbuki sadece size yapılana karşılık verdiniz. Hem dinen hem hukuken nefsi müdafaa hakkınız varken susmayı asalet sanmayın. İnsanlar asilliği aptallık sanacak kadar kötü..
Reklam
KARANFİL KIZ
O zamanlar dünya gerçekten de bir öküzün boynuzlarında durmaktaymış ve Karanfil Kız'ın bu aşırı gelişmiş iribaşa söyleyecek bir çift sözü varmış. Ama dur bak, en iyisi baştan başlayayım. Şimdi bu Karanfil Kız babasını fazla görememekten şikâyetçiymiş. Çünkü adamcağız haftanın her günü, hatta bazen haftasonları bile geç saatlere kadar çalışır,
Değil Mi? - Ulu Tanrım, akıl ermez sırrına, Bin bir ismi hakta pinhan edersin. İçirirsin sabrın peymanesini, Hikmetini sonra ayân edersin. Gizlenirsin bir nüvenin içinde,
İrade
Alperen zahmet olacak ama seni mutsuz eden şeyleri yapmayı bırak. Seni huzurlu ve iyi hissettiren şeyleri yap artık. 3 ay sonra 23 yaşına gireceksin. Pişman olacağını biliyorsun ileride. İleriye doğru bir yolculuğa başlamanın zamanı gelmedi mi sence de? Bilinçli davran artık, o her zaman övündüğün mantığını kullanma zamanı geldi. Basit yaşa, anı yaşa, mutlu ol. Kendini sabote etmeyi, kendine acımayı bırak. Lütfen. Mücadele et. Hayat güzel, sev hayatı. Madem hayatı seçtin, yaşamayı seçtin hakkını vererek yaşa. Keyfini çıkar hayatının. Arkadaşlarına değer vermeye devam et. Sevdiğim özelliklerinden biri bu. Ailene kötü davranma, üzme anneni lütfen. Kendine gel artık. Tam şu an kendine gel. Ayın birinde değil, pazartesi değil, saat buçuk olunca değil. Şu an. Geç olmadan. Rica ediyorum senden, yalvarıyorum. Olmak istediğin kişiye ulaşmak için çabala artık. Nelerin seni iyi hissettirdiğini en iyi sen biliyorsun. Yaşadın daha önce o güzel hislerini, yaşamaya devam etmek senin elinde. İradene sahip çık, sonucu seni kötü etkileyecek şeyleri yapmayı bırak artık. Lütfen Alperen. Yapma bunu kendine. Neden böyle yapıyorsun? -korkuyorum çünkü. Sıkılmadın mı korkmaktan, düşünmekten, çevrenden dolayı kendini gerçekleştirememekten. Aş artık bunları. Sen bundan çok daha fazlasısın. O iyi alpereni geri istiyorum ben. İnsanları üzmeyen, iyi niyetli, o herkesin sevdiği Alperen. O çocuk çok güzeldi. Güzel ol. Karşılık beklemeden güzel ol, iyi ol. Bil ki o zaman iyi olacaksın, iyi hissedeceksin. Önemli olan da iyi hissetmek değil mi zaten.
İki şey, üzerlerine sık sık eğilip ısrarla düşünülürse, insanın ruhsal yapısını hep yeni, hep artan bir hayranlık ve korkunç saygıyla dolduruyor: üzerimdeki yıldızlı gök ve içimdeki ahlak yasası. Her ikisini, karanlıklarda gizlenmiş ya da benim ufkumun ötesinde aşkın alanda imişlercesine aramama ve sırf tahmin etmeme gerek yok, onlan önümde
Reklam
Yapıp karşılık almadıysan kes sesini otur!
"Ertelemek, yaşamın mayasını kaçırır. Kızdıysan bağır, sevdiysen söyle, özlediysen sarıl."
şükür konulu,
Çok küçük bir araştırma sonucu öğrendim ki Kur'an-ı kerim'de 'şükür' kelimesi ve türevleri yetmiş beş yerde geçmekteymiş. Ardından dini bir ders esnasında şu ayete vurgu yapıldığını hatırladım: "(İblis) Öyleyse dedi, beni azdırmana karşılık, and içerim ki ben de onlar(ı saptırmak) için senin doğru yolunun üstüne oturacağım. Sonra (onların) önlerinden, arkalarından, sağlarından, sollarından onlara sokulacağım ve sen çoklarını 'şükredenlerden' bulmayacaksın." İblisin kendine görev edindiği çok temel bir mesele bu. Düşünüyorum da hayatımızdaki çoğu maddi-manevi sıkıntının kaynağı belki de şükür konusunda çok eksik oluşumuzdur. Allah rahatlıkta da, sıkıntıda da kendisini hatırlamamızı istiyor. Ama biz rahatlıkta çok az hatırlıyor, darlıkta ise koşup O'ndan yardım istiyoruz. Sıkıntı gelmeden önce şükürle var olabilmeyi, şükrü bir hâl olarak yaşayabilmeyi diliyorum Allah'tan. Tüm dinleyenlerle beraber.
"İçimide taşısaydın kendinle "
"Çok şey istemedim senden, seni tanıdığım an'dan daha uzakta bir yerde aramak istemiyorum, seni dedim. Olduğun yer yurdun, gönlüm mülkün. Kendini apar topar taşıdın, diyar diyar gezdin, bulamadın mı yurt? İçim kımıldamadı, bir nefes boşluğu bile içimide taşısaydın, kendinle sığınacak bir evin olurdu, soğuktan korurdu, kimsesiz hissettirmezdi, karşılık bulan bir sesin olurdu, yağardın gök yağmur. Petrikor kokusuyla büyülenirdin."
Ben seni sevmekten başka ne yaptım? Senin beni sevmediğini bile bile, ben seni sevmekten başka ne yaptım? Karşılıklı olunca herkes sever. Ben seni karşılık beklemeden sevmekten başka ne yaptım?
Reklam
Bir yudum kitap..
İnsan, insanlığını yavaş yavaş şöyle yitiriyor: Hiçbir vakit yaptıklarının karşılığını görmeyerek. Bir kedi, başı okşandığında gözlerini kısıyor; güneş batınca suladığımız fideler bir gün çiçek açıyor fakat insan... İnsan öyle mi? Marjan Kamali, “Bazı insanlar neden ruhumuza yerleşiyor, boğazımıza düğümleniyor, zihnimize kazınıyor?” diye sorarken bundan bahsediyor. Bu çağ böyle bir çağ... Zihnimize kazıdıklarımız, ruhumuza yerleştirdiklerimiz kıymet bilmiyor ve buna itiraz ederseniz karşılık beklemekle, çirkin biri olmakla suçlanıyorsunuz. Ne diyelim? (Alıntı)
❍ Ebû Hüreyre’den (r.a) rivayet edildiğine göre, Nebî ﷺ şöyle buyurdu: “Bir kul, bu dünyada başka bir kulun ayıbını örterse, kıyamet gününde Allah da onun ayıbını örter.”🌙 (Müslim, Birr 72. Ayrıca bk. Buhârî, Mezâlim, 3; Ebû Dâvûd, Edeb 38; Tirmizî, Birr 19; İbni Mâce, Mukaddime 17) 🔸Hadisi Nasıl Anlamalıyız?🔸 Dinimiz, insanların
Ben öfkeliydim, buna karşılık karamsardı o Tutkuların oyununu biz ikimiz de tanımıştık İkimize de yaşam ıstıraplar vermişti; İkimizin de yüreğinde korlar sönmüştü İkimizi de artık beklemekteydi hıncı
Aleksandr Puşkin
Aleksandr Puşkin
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.