Artık bütün iyiliklerin ve kötülüklerin kaynağı bu dünyadaydı ve tabiat bu anlamda insanın tasarrufuna sunulmuş katkısız bir egemenlik alanı teşkil ediyordu. Böylece insan, kendi aklına döne döne pereştiş eden zalim bir mahluk haline geldi. Ki burada mevzubahis edilen akıl, Greko-Romen ve Yahudi-Hıristiyan çizgisinde arsızca pirıldayan batılı akıldır. İşte batılı fert ve batılı toplum böyle yüceltilmiştir.
Şiir Sanatı, Mutlu olma Sanatı, Komedi Sanatı
_Lord Byron_ _Ey güzel okur! Bir kez burnunu uzattığın bu sayfaların içinden bir daha çıkamayacağına ant içerim! _Tabuttaki ceset gibi yalnızdım. Yalnızdım bir bulut gibi. Yalnızlık dediğim haremindeki sultanınkidir. Mağarasındaki bir münzevinin değil. Hava saydam, gök mavi ve toprak kıvançlıyken, görünmekten hoşlanmayan, çatık kaşlı bulut gibi
Reklam
_Metafizik, var olanı olduğu gibi zihne tekrar kazandırmak için var olanın ötesini araştırmak demektir. _Metafizik, insanın tabiatına aittir. O, mevcudiyetin içinde esaslı bir andır: Bizzat mevcudiyettir. İnsan varlığı, hiçliğin içine dalmış bulunduğu takdirde ancak var olanla temasa geçebilir. Var olanı aşan hamle mevcudiyetin özünde meydana
_Bu dünya için yaratılmış biri değilim ben. Yabanıl ve ürkeğim. Ruhuma ve kafa yapıma en uygun olan şey, münzevi bir hayat yaşamak. Bu dünyaya neden geldiğimi sorup durmuşumdur kendi kendime. _Kötülüğün, erdem karşısında kazandığı zaferlerden duyduğu şeytansı mutluluk, gerçekten çok garip, anlatılabilir gibi değil. _Alçak adam! Kalleş! Kadınların
ROMEO Konuşuyor. Ey parlak melek, konuş yine! Sen göz kamaştıran bir parlaklık veriyorsun geceye; Cennetin kanatlı ulağısın başımın üstünde, Tıpkı ölümlülerin hayretle açılan gözlerine göründüğün gibi. Tembel bulutlara binip uçarken o havanın kucağında, Onu seyreden insanlar gibi hayranlıkla Öylece bakıyorum ben sana. JULİET Ah, Romeo,
Budur işte ‘sahici’, ‘kat­kısız’ yazın: nesnelliğin türlü görünüşleri altın­dan kendini belli eden bir öznellik, büyük bir us­talıkla düzenlendiği için sessizlikle aynı değerde olan bir konuşma, kendi kendini çürüten bir dü­şünce, çılgınlığın maskesinden başka bir şey ol­mayan bir Akıl, Tarih’in bir Anından başka bir şey olmadığını açıkça belli eden bir Sonsuz, orta­ya çıkardığı gizlerle bizi ansızın ölümsüz insana götüren tarihsel bir an, sürekli bir şekilde olmak­la birlikte, bilgiyi verenin de açıkça belli ettiği gi­bi, istemeye istemeye yapılan bir bilgi veriş.
Reklam
Özetle Müslüman'ın diyeti ; • Erken yatmalı, erken kalkmalı. • En az 5, in çok 7 saat uyumalı. • Güne sabah namazı ve iki bardak su içerek başlamalı. • Yemeklerden önce ve sonra el ve ağız yıkanmalı • Yemeklerden sonra ve namazlardan önce dişleri misvaklamalı veya diş fırçasına misvak tozu dökerek fırçalamalı. • Tayyib besinlerle sabah
Sayfa 174Kitabı okudu
Katkısız Akıl
Fakat biz hepimiz, kirli olan biri gibi oluruz, bütün doğruluğumuz, haklılığımız kirlenmiş bir giysi gibidir; birer yaprak gibi solarız hep; ve günahlarımız rüzgâr gibi, alır götürür bizi.
Resim