Belki çok yol, belki de çok yara aldık… o yüzden bu kendimizle kavgamız…
Bir yerde yaşamın mengenelerine sıkışıp kalıyoruz. Kendimizle olan kavgamız, yaşamımıza olduğu gibi yansıyor
Sayfa 13
Reklam
Suçluyuz
Kendimizden utanabilseydik Bunca kötülük olmazdı, Açsaydık yüreklerimizi dostluğa Sevgiyle, güvenle doldursaydık Kararmazdı ne zaman ne doğa. Kendi zindanımızda tutukluyuz Kavgamız kendimizle, Duygular, düşünceler karmaşası Zamanı dondurduk belleğimizde Kimler ne derse desin İnsanlık suçlusuyuz.
Yekta Güngör Özden
Yekta Güngör Özden
Kendimizle kavgamız; okumalarımız, şiirlerimiz, şarkılarımız, bizi anlatıyor. Gerçek bizi, yalana alet olmayan içimizdeki bizi. Yenilmekten korkuyoruz, yaş aldıkça daha da büyüyor bu korku içimizde. Sonra bilmediğimiz karakterlere sarılıyoruz. Düşünsenize sokaktaki senle ayna karşısındaki sen aynı mı. Ya da ben, söyleyemediğim ne varsa burada umarsızca yazabilmem hangi korkunun külhanbeyliği.
İNSANSIZLIĞIMIZ Kırgınlıklarımız… Üzerini sarmayı beceremediğimiz yara gibi acı veren, her dokunduğumuzda daha beter kanayan kalp kırıklıklarımız. Çam kıymıkları gibi kalbimize batan, acıtan, kanatan söz yaralarımız. Onaramadığımız çatlaklarımız, paylaşamadığımız kavgalarımız, sırıtan hırsımız, kıskançlıklarımız. Kalp ağrılarımız… Sevdiğimiz,
Yalnızlık
Yalnızlık, nedir ki Neden bu kadar korkutuyor bizi kendinden Neden yalnız kalmak bizim için bu kadar kötü Niye birilerine muhtaç hissederiz kendimizi Biz hiç yalnız kalmayız ki Yalnız kalmamıza izin verir mi sanırsınız Sürekli kafamızda taşıdığımız Bizimle her yere gelen Aşkımız, sevdamız, kavgamız, umudumuz Neden yalnız bırakmazlar bizi Neden bir başımıza kalma çabamız baltalanır Olmayacak mı yani bizimde kendi kendimizle olacağımız Kendi iç sesimizi dinleyeceğimiz zamanlar Neden yalnız bırakmazlar bizi Hasretimiz, özlemimiz, kafamızdaki mücadelemiz Hep kötü olarak bildiğimiz yalnızlık Belki de en çok ihtiyacımız olan şeydir Nerdesin ey yalnızlık Seni istiyorum artık, GEL BANA!!! M.Ç
Reklam
Bizim kavgamız asıl kendimizle
Ruhumuzun sancısı
Herkesten ve her şeyden öte bu dünyada sadece kendimiz ile içimizdeki derinlikle mücadele ediyoruz.. bunca kavgamız kendimizle. İçinden çıkamadığımız kuyulara kızgınız görülmedikçe büyüyen çırpınışlarımız duyulmuyor diye attığımız çığlıklar.. hepsi toy ruhumuzun sancısı. hepsi bize ait. Hiçliğe ait 🌿
En büyük kavgamız kendimizle. Bu yüzden kar yağıyor saçlarımıza...
Nefesle gelen sağlığın, mutluluğun, dinginliğin, gücün en önemli kaynaklarından biri de kabul kabımızın genişlemesidir. Bir başka anlatımla, dünyayı değiştirme isteğini bırakıp onu olduğu gibi içselleştirmek, hiçbir şeyi yargılamadan kabul edebilmek, sevmediğimiz şeylere dahi içimizde yer açmak olgunluğuna erişmektir. Herkesin kabı kadar aldığı, dolduğu ve olduğu yaşamda kabımız genişledikçe, kendimizle kavgamız, aynı anda frene ve gaza basma hallerimiz ve "dur-kalk" larımız kaybolacaktır.
Reklam
Herkesin kendi içinde yarattığı bir karakter, olmak istediği bir insan tipi vardır. Ama dünya öyle bir yerdir ki yaratığımız karakterin, olmak istediğimiz insanın tam tersi bir insan olarak aynada kendimizle karşı karşıya kalırız. Gözlerine baktığımız yabancıyla ömür boyu sürecek olan kavgamız işte o an başlar... Dilsiz Şair
30 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.