Hanefîler'e göre aşağıda sayılanlara fitre verilmez:
a) Ana, baba, büyük anne ve büyük babalara, b) Oğul, oğlun çocukları, kız, kızın çocukları ve bunlardan doğan çocuklara, c) Eşine, d) Zengine yani aslî ihtiyaçları dışında nisap miktarı mala sahip olan kişiye, e) Babası zengin olan ergen olmamış çocuğa (Merğinânî, el-Hidâye, 2/223-228). f) Şâfiîlere ve İmam Ebû Yûsuf’a göre fitre, Müslüman olmayana da verilemez (Mâverdî, el-Hâvî, 3/387; 10/519; Merğinânî, el-Hidâye, 2/223). Zikredilenlerin dışındaki kardeş, teyze, dayı, amca, hala ve onların çocukları, gelin, damat, kayınpeder ve kayınvalide gibi akrabalar zengin değillerse kendilerine zekât, fitre ve fidye verilebilir (Zeylaî, Tebyîn, 1/301). (Din İşleri Yüksek Kurulu)
Bugün bi post gördüm ve üzüldüm. Paylaşmak istiyorum. Merhabalar zamanında size çok büyük kötülükler kapanmayacak yaralar açmış travmalar bırakmış bi insan var ne sesini ne yüzünü ne adını duymak istiyorsunuz. Şimdi ise bu kişi sizin merhametinize vicdanınıza mecbur kalmış. Bi süre aynı ortamda bulunmak zorundasınız. Nasıl davranırsınız
Reklam
"Kadın filozof veya düşünür sayısı neden azdır?" (Sorusuna cevap)
Kadınlar için eylem her zaman düşüncenin önünde olmuştur. Bu nedenle kadınların pek çoğu düşünmeden giriştikleri hamlelerin sonuçlarıyla mücadele eder hale de gelmiştir. Kadın için aksiyon (hareket) hali onun yaşam enerjisidir. 'Yuvayı dişi kuş yapar' sözü irdelendiğinde yaşamı kuranın da kadına özgü bu eylem hali olduğu anlamı çıkar. Kadın eylemden aktivasyondan vazgeçtiği an yıkılır... Gelin kaynana arasındaki anlaşmazlıkların altında yatan da bu eylemsel zaruretlerdir. Kaynana (Kayınvalide) bir ailede başat eylem insanıyken zaman aynı aileye gelinle ikinci eylem insanını dahil eder. Mücadelenin fitili böylece ateşlenmiş olur. Bu çatışmanın sona ermesi iki eylem insanından birinin düşünce boyutuna geçmesiyle bu tavrını içselleştirmesiyle mümkün olabilir. Bu nedenle en huzurlu gelin kaynana ilişkilerinde bir taraf her zaman filozof olmayı seçmiştir tabi bu aynı zamanda eylemsel faaliyetlerini durdurmuştur anlamına gelir. Fakat düşünce olmadan eylem, eylem olmadan da düşüncenin yaşama sağlayacağı bir katkı yoktur. Zira her eylem bir düşüncenin eseridir. Akşama ne yapsam? ya da Akşama ne yapsak? sorusu akşamki eylemin düşüncesini oluşturur... Tarihsel mizah açısından bakılırsa kadının bu eylem hali onun yaşam süresini de uzatmıştır. Sokrates düşünceleri için idama götürülürken onu yolcu eden de bir kadındır, eşidir. Sokrates'e göre daha fazla yaşamıştır neticede.
Hangisi Çok Seviyor?
Kayınvalide ve Üç Damadı, tatile denize gitmişler. Kayınvalide: “- Bakayım damatlarım ben ne kadar seviyor?” deyip denize atlamış. Ve boğulma taklidi yapmaya başlamış. “- Büyük damadım boğuluyorum, ne olur kurtar beni!” demiş. Büyük damat da hemen kurtarmış. Ertesi sabah büyük damadın kapısında bir “Reno Laguna” üzerinde de bir not: “Sevgili damadım hayatımı kurtardın kayınvaliden.” Ertesi gün ortanca damadı denemiş aynı şekilde o da hayatını kurtarmış onunda kapısında bir “Reno Safrane” ve üzerinde bir not: “Sevgili damadım hayatımı kurtardın kayınvaliden.” Sıra küçük damadı denemeye gelmiş. Ertesi gün yine denize girmiş. “- Damadım boğuluyorum ne olur kurtar beni!” demiş. Küçük damat: “Boğulursan, boğul!” demiş. Kadın da oracıkta boğulup can vermiş. Ertesi gün küçük damadın kapısının önünde de bir “Ferrari” üzerinde de bir not: “Sevgili damadım hayatımı kurtardın; kayınpederin.”
Bir videoya denk geldim ön koltuğa oturmak için gelinle kayınvalide yarışıyor.Kayınvalide arkaya oturmayı istemeli gelinde öne oturmasını istemeli ki bunun dışında kayınvalidenin öne oturmamasını istemek komplekli bir davranış.otursaaa ne oluuur oturmasa ne oluuur.ooo bu denli ayrıntıya takılacak olursak kurtlar içimizi kemire kemire kanser oluruz.Hanımlar iç dünyanızda abartmayın bu tarz şeyleri.ayrıca ayağı,beli ağrıyan yaşlılar ön tarafa daha rahat iniyor biniyor.
Yabancılar da evlenme:
Yabancılar da evlenme: -flört, birlikte yaşama -ailelerin tanışması ya da önceden tanış olmaları -nikah, ardından aile ve dostlarla küçük bir kutlama -maddi durum elveriyorsa güzel bir tatil (garsonların rus turistlere yavşadığı beş yıldızlı oteller değil) -normal hayata dönüş Bizde evlenmek: -anadan babadan gizli saklı flört -kızın konuştuğu
Reklam
"Evlilik sohbet edebilmektir.Çift baş başa ne kadar keyifli ve kaliteli sohbet ediyorsa o evlilik o kadar kalitelidir." Evlilik deyince aklımıza iki insanın hayatlarını birleştirmesi olarak düşünürüz ama tabi ki öyle olmuyor.Aileler,akrabalar arkadaşlar da bu evliliğe ortak oluyor.En çok da aileler.İnsan yeri geliyor kendi annesi ile anlaşamıyor gel gör ki başkaları ile anlaşmak çok zor oluyor maalesef 😔Ben hep kendime şu cümleyi söylerim"Bir insan anlaşmak isterse herkesle anlaşır istemek başarmanın yarısıdır."Bu yüzden bana polyana diyen çok olur☺️iyi ki öyleyim👍kusur bulmak istersen herkes kusurlu ben dört dörtlük müyüm? Hayır tabi ki 🤭 Yazar evli olmak, eş olmak,aile olmak, kayınvalide-kayınpeder olmak,birey olmak adlı bölümler ile evlilere,sevgililere ve büyüklere tavsiyelerde bulunuyor.Yapılan yanlışlara en başından çözüm önerileri sunmuş güzel keyifli bir yolculuktu tavsiye ederim 👍🤗 "Bağımlılık ilişkisi bir hastalıktır." "Kadın güvendiğinde ve anlaşıldığında âdeta su gibi size hayat kaynağı olmaya başlar.Kadına kendinizi bıraktığınızda kadın şımarıp başınıza çıkmaz.Tam aksine,sizin için bulunmaz bir hayat arkadaşı olur." "Güven gözyaşı gibidir.Yere düştü mü tekrar göze girmesi çok zordur."
Cevap verin lütfen önemli bir konu bu .
Bir kayinvalide gelinine neden kumaymış gibi hissettirir?
Ahmet Haşim’in Uskumru ile İmtihanı
Ahmet Haşim, Boğaziçi’nde oturan nişanlısını sık sık ziyaret ederdi. Müstakbel damadının boğazına düşkünlüğünü bilen kayinvalidesi de onun için şahane sofralar hazırlardı. Yine günlerden bir gün kayinvalide, damadı için uskumru dolması pişirdi. Ahmet Haşim, yemegi iştahla yer. Bunun üzerine kayinvalide, kağıda sardığı üç uskumru dolmasını gizlice Ahmet Haşim’in paltosunun cebine koyar. Şair ertesi sabah işe giderken elini paltosunun cebine sokar ve dolmaların tüm yağı parmaklarına bulaşır. Paketi cebinden çıkaran Haşim, tiksintiyle denize fırlatır. Ondan sonra da Bogaziçi'ndeki nişanlısını terk eder.
Yarın nasipse kayınvalide olacağım. Amacım “anne” hitabıyla başladığımız yolda gelin kızımın annesi kalabilmek. Bugün kayınvalidemi çok daha fazla özlediğimi fark ettim. Onun dizine ihtiyacım var. Sarılışına… Ona “ anne ben de kaynana oluyorum.” diyebilmeyi çok isterdim. 🥺
101 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.