İlk parti danstan sonra, sıra takı takmaya gelirdi. Ailelerin daha görgülü oldukları ve gösterişin ayıp sayıldığı 70’lerin başlarında, bu işlem sessiz sedasız yapılırdı. Gelinle damat masaları dolaşırlarken yakın akrabalar geline bilezik takarlardı. Bilezik bir yatırım aracıydı, bilezik takmak çifte maddi bir destek vermek anlamına gelirdi. Yine görgünün önemli olduğu o yıllarda paralar zarf içinde gelinle damada verilir, üzerlerine iğnelenmezdi. Yakın akrabalar bilezik takarlarken, kayınvalide ve kayınpeder, geline hatıra olarak mücevher takarlardı. Genel eğilim oğlan tarafının kıza gerdanlık, küpe ve tektaş yüzük; kız tarafının da damada iyi cins bir saat takmasıydı. 70’lerin başlarında sessiz sedasız yaşanan bu takı takma töreni, 80’lerde mikrofondan ilan edilen bir tören haline geldi, birçok ailede gösteriş ayıp olmaktan çıktı. Bu tür ailelerin düğünlerinde geline ve damada kimin ne taktığı, mikrofondan dünya âleme duyuruldu. Gösterişin ayıp olmaktan çıkması, tutumluluk ve adabı muaşeret çağından, tüketim ve gösteriş çağına geçilmekte olduğunun habercisi oldu. Daha da ileri gidildi, müzisyenlerin, dansözlerin, gelinle damadın başından aşağı dolarlar saçıldı, hediye edilen mücevherler alenen çantalara dolduruldu.
Sayfa 309 - Can Yayınları, 8. Basım, Mayıs 2013, E-kitapKitabı okuyor
İlk parti danstan sonra, sıra takı takmaya gelirdi. Ailelerin daha görgülü oldukları ve gösterişin ayıp sayıldığı 70’lerin başlarında, bu işlem sessiz sedasız yapılırdı. Gelinle damat masaları dolaşırlarken yakın akrabalar geline bilezik takarlardı. Bilezik bir yatırım aracıydı, bilezik takmak çifte maddi bir destek vermek anlamına gelirdi. Yine görgünün önemli olduğu o yıllarda paralar zarf içinde gelinle damada verilir, üzerlerine iğnelenmezdi. Yakın akrabalar bilezik takarlarken, kayınvalide ve kayınpeder, geline hatıra olarak mücevher takarlardı. Genel eğilim oğlan tarafının kıza gerdanlık, küpe ve tektaş yüzük; kız tarafının da damada iyi cins bir saat takmasıydı. 70’lerin başlarında sessiz sedasız yaşanan bu takı takma töreni, 80’lerde mikrofondan ilan edilen bir tören haline geldi, birçok ailede gösteriş ayıp olmaktan çıktı. Bu tür ailelerin düğünlerinde geline ve damada kimin ne taktığı, mikrofondan dünya âleme duyuruldu. Gösterişin ayıp olmaktan çıkması, tutumluluk ve adabı muaşeret çağından, tüketim ve gösteriş çağına geçilmekte olduğunun habercisi oldu. Daha da ileri gidildi, müzisyenlerin, dansözlerin, gelinle damadın başından aşağı dolarlar saçıldı, hediye edilen mücevherler alenen çantalara dolduruldu.
Sayfa 309 - Can Yayınları, 8. Basım, Mayıs 2013, E-kitapKitabı okuyor
Annesi bana kendi annemi çok hatırlatıyor. Briar onun gururu ve neşesi,tıpkı benim annem için olduğum gibi. Sadece gözlerinden bile kızını ne kadar çok sevdiğini anlayabiliyorum. Daha iyi bir müstakbel kayınvalide isteyemezdim.
Ona ne kadar harika bir damat olacağımı söyleyebilirim, ama bazen eylemler kelimelerden daha yüksek sesle konuşur. Gecenin sonunda, bunu bana söyleyen o olacak.
Londra bu aralar hırslı annelerle dolup taşıyor. Bu yazar geçen hafta Leydi Worth'un balosunda, tam on bir centilmenin, peşlerinden hrsla koşan kayınvalide adaylarından kaçarak, baloyu nasl terk etiğine şahit oldu.
İçlerinden kimin daha kötü olduğunu belirlemek çok zor olsa da yazarımız, çekişmenin Leydi Bridgerton ve Bayan Featherington arasnda kızıştığını gözlemlemiş bulunuyor. Bayan Fatherington, Leydi Bridgerton'dan bir adım önde gidiyor denebilir. Şu anda piyasada üç tane genç Featherington var, bununla birlikte Leydi Bridgerton ise sadece tek kızını evlendirmeye uğraşıyor. Ancak, diğer üç Bridgerton kızının da piyasaya çıkacağı zaman yaklaşmakta olduğundan,yazarınız bütün genç erkekleri dikkatli olmaları konusunda uyarıyor. Leydi Bridgerton üç kızını da peşine takıp balo salonuna girerken sağına soluna bakınmayacaktır ve eğer ayağnda metal burunlu ayakkabılar varsa, Tanrı yardımcınız olsun!
İnsan olma yolculuğu meşakkatli bir yolculuk; bu yolculukta insanın önce kendini tanımayı ve olgun bir insan olarak kendi yaşamında kendi değerleriyle var olmayı öğrenmesi gerekiyor, insan kendi olgunluğu içinde kendisi olamayınca ne doğru dürüst bir eş, bir anne ya da baba olabiliyor, ne de kayınpeder ya da kayınvalide.
Sayfa 90
