“Leylim”; sevdiğin insana hem adıyla hem de sahiplenmeyle konulan bir takma ad. Öyle güzel bir ad ki bu, içerisinde tüm duyguları barındırmış. Bazen Ahmed Arif Leyla’sına 3 dili birleştirerek ‘Lalikom’ demiş, bazen ‘nicesin dılemın?’..
Ahmed Arif’in doğum gününde bugün, bu Nisan ayında okumaktan keyif aldığım kitabını yorumlamak istedim.
Eser;
Mikail Bayram, bu eserinde bizlere, bir tarafta Anadolu'daki fikir hareketlerinden birisinin öncülerinden ve tasavvufi düşünceleri ile bir döneme damga vurmuş Mevlana ile bir tarafta tarihimizde Ahi Teşkilatı'nın kurucusu olarak yer etmiş Ahi Evren arasındaki siyasi, dini, sosyal mücadeleyi ele alıyor. Tabularınızın yıkılmasına hazır
İnsan olarak elimizdekilerin kıymetini bilmediğimiz yetmedi mi? Daha ne kadar umarsız olacağız kayıp giden yıldızlara? Bakın bir yıldız daha göçüp gitti. Biz ona
Bilenler bilir, edebiyat camiasında Kafka denildi mi şöyle bir durulur ve düşünülür. Peki Kafka ne kadar tanınıyor Türkiye'de? Çok az. Kafka'nın sadece Dönüşüm, Şato, Dava, Amerika, Açlık Sanatçısı... gibi eserlerini okuyarak Kafka'yı anlamak mümkün değil. Hatta Türkiye'deki birçok okur Kafka'nın eserlerini nasıl yazdığını ve yayınladığını da
"Üç Yüzük göğün altında yaşayan Elf Kralları'na
Yedisi taştan saraylarında Cüce Hükümdarlar'a,
Dokuz Yüzük Ölümlü İnsanlar'a, ölecekler ne yazık
Bir Yüzük gölgeler içindeki Mordor Diyarı'nda
Kara tahtında oturan Karanlıklar Efendisi 'ne
Hepsine hükmedecek Bir Yüzük, hepsini o bulacak
Hepsini bir araya getirip karanlıkta birbirine