Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
İnternetin İlk Zamanları
Steve Crocker'ın, onunla birlikte çalışan araştırmacıların ve DARPA'nın tuttuğu kayıtlar bize şunu gösteriyor: İnternet ilk başta birbirinden farklı amaçlara sahip birçok farklı grubun birlikte çalışarak ortaya çıkardığı bir üründü. Bu gruplar arasında daha fazla bilgisayar almaya maddi açıdan güçleri yetmediği için mevcut bilgisayarları birbirine bağlayarak bir ağ oluşturmayı hedefleyen kıdemli akademisyenler, hizmet ettikleri akademisyenlerin gözden kaçırdığı birçok potansiyeli fark eden ve boylarından büyük bir işe kalkışan yüksek lisans öğrencileri, sahip olduğu ağ teknolojilerini ulusal güvenlik altyapısına eklemeden önce test etmek için düşük riskli bir deneme alanı arayan ABD savunma araştırma ajansı vardı.
Sayfa 302
İdam mahkumları öldükten sonra bile geriye kayıtlar kalır ...
Sayfa 155Kitabı okudu
Reklam
Siyasi iktidarlar ve tarikatlar
Dönemin tarihçileri, yiyeceğin az, fiyatların pahalı olduğu bu zamanlarda, bu coğrafyada (Ön Asya) yaşayan insanların hayatlarını idame ettirebilmek için zorunluluktan dolayı at, eşek, katır, köpek gibi ele geçirebildikleri bütün hayvanların etlerini yediklerini belirtmektedir. (bkz. İbn Kesir, el-Bidâye ve'n-Nihâye) Tarihçiler daha dehşetli
Sayfa 54 - Kitap Yayınevi, İnsan ve Toplum Dizisi - 70, 2. Basım, Birinci Bölüm, Şam ve Anadolu Dolaylarında 7./13. Yüzyılda Tasavvuf ve Muvelleh Dervişlik
Osmanlı'da ile yeni Modern Türk devleti arasında demokrsi ve halkçılık
Meşruti saltanat bazı kayıtlar ve sınırlamalarla güya bir nevi halkçılık, bir nevi demokrasiydi; halk, bilerek, görerek, anlayarak, -çağdaş tabiri kullanırsak- şuurlu bir şekilde fikirlerini, maksatlarını, emellerini, gayelerini temsil eden yol göstericiler seçmiş varsayılıyordu! Varsayımlar böyleydi; gerçekliğe gelince, bazı mebusların kendileri bile gayelerinden habersiz, haberli olanların da bir haylisi kararsız ve değişkendi. Az çok şuurlu seçmenlerin belli programlarla kanaatli adaylar seçememesi İstanbul Mebusan'ının devamlı dalgalanmasına yol açıyordu. İki temel fikir vardır ki onların doğruluğuna ta gençliğimden beri inanıyor ve güveniyordum; ve elimden geldiği kadar da o iki fikrin hizmetçisi olmaya çalıştım. Bu iki fikirden birisi milliyetçilik (nationalisme), diğeri halkçılıktır (démocratisme). Şimdiye kadar Türkiye'de kurulup teşkilatlanan siyasi toplanışların hiçbirisinde bu iki temel fikri açıklık ve netlikle, saflık ve kesinlikle bulamadım. Nihayet yeni Türkiye Devleti'nin kuruluşu esaslarında, yeni Türkiye Devleti doğarken milleti kendinde cisimlendiren kahramanın ulvi ve kati sözlerinde, diğer bir tabirle Türk milletinin hür ve bağımsız varlığını ilan eden gür ve yüksek sesinde aradığımı buldum. Büyük Millet Meclisi Reisi'nin tarihi nutuklarını hatırlayınız. Gazi Başkumandan'ın Akdeniz'e doğru bir kasırga şiddetiyle ilerleyen muzaffer ordusu içinde, Türk bayrağını semalara kadar yükselterek yürürken yazdığı beyannameleri hatırlayınız… Bunlarda en derin, en esaslı, en açık ve en kesin bir şekilde milliyetçilik ve halkçılığı bulursunuz.
Sumerler, Kenger isimli bir Türk boyuna mensupturlar ve dilleri kök bir Türkçedir. Astronomi ve matematikle çok ilgili,bu alanlarda çok bilgilidirler. Sulama kanalları açarak çölden tarım alanı yaratmayı becermişlerdir. Özgün çalgı aletleri ve sıkı uyguladıkları müzikal makamları vardır. Kendilerini yazı ile ifade etmiş ve geriye kayıtlar bırakmışlardır. Bu özelliklerinin üzerine bir kütüphane kurmuş olmaları da pek şaşırtıcı değildir. Eğitime çok önem vermiş, kadın-erkek eşitliğini toplumsal hayatlarının merkezine koymuş, sağlam bir hukuk sistemine sahip bir topluluktur.
Sayfa 228 - Tuhaf YayınlarıKitabı okudu
bir şeyler anımsatıyor mu sanki
Sadece kendi bilincinde, ki her halükârda bu bilinç de yakında yok edilecekti. Diğerlerinin hepsi Partinin dayattığı yalanı kabul ederse -bütün kayıtlar aynı masalı anlatırsa- o zaman yalan tarihe geçecek ve hakikate dönüşecekti.
Reklam
Bes ayda bes cinayet! Kan dondurucu, değil mi? Kestikçe kesesimiz geliyor. Ortalikta elini kolunu sallayarak korunup kollananarak gezen ne çok tecavüzcü olduğunu bilseniz şaşarsınız. Hakiminden savcısına, polisinden siyasetçisine, valisinden kaymakamına bu işlere bulaşmayan yok gibi. Herkes ya tacizci ve tecavüzcü ya da bu aşağılık yaratıkları hoşgören, kollayan yardakçı adeta. Yanında çalişan kadın memura şantaj yapa yapa tecavüzle sonuçlanan gecenin sonunda hakimin biri savcı arkadaşıma attığı mesajda "Oldu oğlum, mercimeği firina verdik, diye yazmış. Tüm kayıtlar elimde, Yargiç onay verirse sıraya onu alacağım. Haber bekliyorum. Bu arada "DAD" Hintçede mercimek" demektir.
Avrupa’nın en eski düzenli arşivi Vatikan arşivleridir. 1135 yılından itibaren bütün raporlar, kayıtlar, yazışmalar sistematik olarak sıralanmıştır. Ondan evvelki kayıtlar da vardır; ama parça parçadır ve orada her safhada, her sayfada Türk dünyasından haber almak mümkündür.
Frederick O'Brien'a göre, Güney Denizi Adaları sakinlerinden Polinezyalıların beyaz ırk olması en şaşırtıcı keşiflerden biridir. Dahası bunların son derece yakışıklı insanlar olması, yani yeryüzündeki beyaz ırkla mükemmel şekilde uyan bir bağlantıdır. Benim de onayladığım gibi kayıtlar, insanın yeryüzünde Mu kıtasında belirdiğini gösteriyor ve Polinezya Adaları yıkım girdabında dibe batan şanssız kıtanın sivrilmiş kalıntılarıdır. Kayıtlar aynı zamanda bize Meksika'nın ve Orta Amerika'nın Mu kıtasından gelen insanlar tarafından sömürgeleştirildiğini ve yerleşke haline getirildiğini gösteriyor. Söylemler de Mu'dan gelen bu ilk sömürgecilerin sarı-beyaz olduğunu doğrular. Bu sarı-beyaz insanlar daha esmer tenli başka bir ırk tarafından kıtadan sürüldüler. Sarı-beyaz insanlar da gemiyle güneşin doğduğu yöne, doğuya doğru gitti ve Avrupa'nın kuzeyindeki bugün İskandinavya'nın olduğu yere yerleşti. Bu kayıtlar aynı zamanda güney Avrupa'nın, Anadolu'nun, ve kuzey Arfika'nın, Mayax, Orta Amerika ve Atlantis yoluyla esmer ırk tarafından sömürgeleştirildiğini ve yerleşke yeri haline getirildiğini net bir şekilde gösterir.
Sayfa 57 - 3 - İnsanın Yeryüzünde İlk Ortaya Çıktığı TopraklarKitabı okudu
İnsanın, ilk defa yeryüzünde Mu'nun topraklarında belirdiğini kesin olarak bulduk. Çeşitli kayıtlar da Mu topraklarının, kutsal kitaplarda geçen Cennet Bahçesi olduğunu kesin olarak ispatlar. Kayıtlara göre Mu'nun toprakları Amerika'nın batısına ve Asya'nın doğusuna doğru uzanır yani Mu, Pasifik Okyanusu'nda yer almaktadır.
Sayfa 49 - 3 - İnsanın Yeryüzünde İlk Ortaya Çıktığı TopraklarKitabı okudu
Reklam
Ve eğer başka herkes Parti'nin dayattığı yalanı kabulleniyorsa -eğer bütün kayıtlar aynı masalı söylüyorsa-, o zaman yalan tarihe geçecek ve gerçek olacaktı. Parti sloganında ne deniyordu. "Geçmişi denetim altında tutan geleceği de denetim altında tutar; şimdiyi denetim altında tutan, geçmişi de denetim altında tutar." Üstelik geçmiş, doğası gereği değiştirilebilir olmasına karşın, hiçbir zaman değiştirilmemişti. Şimdi gerçek olan, sonsuza dek gerçekti. Çok basitti. Tek gereken, kendi belleğinize karşı sonu gelmeyen zaferler kazanmanızdı.
Churchill'in yaşamı hakkında kayıtlar çok zengindir , varolan dağlar kadar çağdaş malzemenin büyük bölümü zarar görmemiştir. Bu nedenle, onun içinde bulunduğu hemen her olayı kendi sözleri, tezleri, düşünceleri, gerçek niyetleri ve gerçekten yaptığı şeylerle sunmak olanaklıdır.
Yüzlerinde bozukluk olan bazı New York hapis mahkumları hapisleri sırasında estetik operas­yon geçirmişlerdir; benzer bozuklukları olan diğerleri geçirmemişlerdir. Dahası, her biri grup­tan bazı kişiler topluma kazandırılmak amacı ile hizmet görmüşlerdir (danışmanlık, eğitim gi­bi) . Mahkumlar hapisten çıktıktan bir yıl sonra kayıtlar kontrol edilince (eroin bağımlılan ha­riç) estetik operasyon geçiren mahkumların hapse daha az döndükleri görülmüştür. Bu bulgu­nun en önemli özelliği, rehabilitasyondan geçenlerle geçmeyenler için aynı oranda geçerli oldu­ğudur. Görünüşe göre, bazı kriminolojisiler daha sonra çirkin mahkumlar için normalde veri­len pahalı rehabilitasyon hizmetinin yerine estetik ameliyat yapılması gerektiğini tartışmışlar­dır; ameliyat en azından eşit derecede etkili ancak daha ucuz olacaktır.
"unutmayın, ben bir hikayeciyim. bende kalan ve kalacak olanlar resmî kayıtlar, belgeler, krokiler, falan değildir. acılar, sevinçler, mücadeleler, inançlar, kavgalar, düşler, kalp kırıklığı, karşılıksız sevdalar, arkadaşlıklar, yalnızlık ve mutluluktur. bir binanın mimarisi önemlidir, bu doğru; ama o binada yaşananların yanında nedir yani."
Bir yerlerde insanların rızası dışında onlarla ilgili kayıtlar tutanlar kadar bu kayıtlara merak duyanların, bunları her ne sebeple olursa olsun tekrar edenlerin de ahlaki bir suç işlediğini düşünüyorum. O merakı, o meraka sahip olanların iştahlı yüzlerini izlemek, "Bilmem kimin kayıtlarını, video kasetini izledin mi?" diye birbirini teşvik edip bu ortak günahı coşkuyla onaylayanların hallerini görmek beni tiksindiriyor.
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.