KOMİSER MUHARREM BALTALI HANO'NUN PEŞİNDE
Komiser Muharrem Baltalı Hano'nun Peşinde kitabının yorumuyla sizlerleyim. Gerçek bir olay üzerine kurgulanmış bir kitaptı. Bu tarz konusu olan romanları okumayı çok severim. Baltalı Hano, @yazar_mehmett 'in kalemiyle tanışma kitabım oldu. Osmanlı Dönemi'nde Baltalı Hano, olarak nam
Konuşmanın tam bu noktasında Doktor Kazım'ın sırtında iki devasa kanat belirdi ya da bana öyle geldi.
"ölmeyecek miyim yani?" diye sordum, sesimde konfetilerle. Böyle durumlarda anlatılanı anlasanız da emin olmak, hatta mümkünse ıslak imzalı belge filan almak istiyorsunuz. Sanki size verilen söze rağmen ölürseniz, öbür tarafta cehennem personelinin karşısına dikilip elinizdeki belgeyi sallayarak, "Yalnız böyle anlaşmamıştık" filan diyeceksiniz.
Erkekler akıllı kadın sevmez gibi yaygın olan düşüncenin aksine, biz erkekler, bzi düşündüren, zeka kapasitemzii zorlayan kadınları severiz. Kabul ediyorum zordur akıllı kadınlar ama ben kendi adıma söylemek isterim ki zoru seçtim
@Kazım Kanat
_İttihat Terakki Cemiyeti_
_Mustafa Kemal Paşa, Rauf Orbay, Kazım Karabekir, Fethi Okyar, Halil Kut, Mehmet Akif Ersoy, Fahrettin Paşa, Enver Paşa, Cemâl Paşa, Talat Paşa, İsmet İnönü, Celal Bayar, Ali Fuat Cebesoy, Ali Çetinkaya, Ziya Gökalp, Hacı Bekir, Tevfik Rüştü Aras, Said Halim Paşa, Nuri Conker, Çerkez Ethem, Yunus Nadi…
_1889 devletin
Öldü sanmayın beni
Biliyorum gelemem o yerlere bir daha
Mustafa Kemal olarak
19 Mayıslar
Bensiz geçecek hep.
Fakat bilin ki
Kalbinizdeyim sıcak duygularınızla
Gazeteci merhum Kâzım Kanat'ın bir yazısından; kadında güzelliğinin gülüşte ve akılda olduğunu anlatan küçük bir bölüm:
“Erkekler, akıllı kadın sevmez, gibi yaygın olan bir düşüncenin aksine, biz erkekler, bizi düşündüren, zekâ kapasitemizi zorlayan kadınları severiz. Kabul ediyorum, zordur akıllı kadınlar, ama kendi adıma söylemek isterim ki hep zor olanı seçtim. Göçebe bir kavmin çocuğuyum ben. Kolay işler bana göre değil. Onca yaşımdan sonra denizlere açıldım. Deniz ve kadın birbirine benzer, o yüzden mi bilmem; denizin hırçın olduğu zamanları severim.
"Ne güzeldir âşık olduğunuz insanın sizi güldürüyor olması... Sevdiğinizle birlikte söyleşip, yürek dolusu gülüşmek... Ben, beni güldüren kadınları sevdim hep. Güldüren kadının akıllı olduğunu bilirim. Gülmek de güldürmek de öyle kolay değildir. İkisini de yapmak zekâ ister, birikim ister. İyi bir espri yapacaksınız ve karşınızdaki de bunu anlayacak."
Okumak güzeldir, hayat gibi. Diyeceksiniz ki hayat her zaman güzel midir? Değil tabii ki okuduğumuz kitaplar gibi. Hatıra, gezi kitaplarına bayılırım. İstemeden de olsa kalem sahibinin bana ters gelen saçma sapan dünya görüşü ve sakat ufkuna rağmen yinede ya tahammül diyerek yarıda bıraktığım pek vaki değildir. Ancak sinirlenme hakkımı sonuna
Son zamanlarda "kader motifi" diye bir tabir duyar olduk. Ülkemizde hayli ünlü bir psikiyatrın dağarcığımıza kazandırdığı bu tanım şunu söyler kısaca: Doğduğun ev kaderindir ve doğup elinde büyüdüğün insanlar da kader motifinin ana hatlarını belirleyecen unsurlardır. Bir dantel gibi, bir nakış gibi ilmek ilmek, nakış nakış işlenip,
ARIBURNU/SAĞ KANAT. 8. Ağustos 1915 Pazar...
Telefon çaldı.
Ordu Kurmay Başkanı Kazım Bey Albay M. Kemal'i arıyordu. Her zaman şakalaşan Kazım Bey çok ciddiydi. Resmi bir havada kısaca hatır sordu. Yanında Liman Paşa vardı anlaşılan. Durumu hakkında bilgi istedi.
M. Kemal şu bilgiyi verdi:
"19. Tümen bütün hatlarında ve sapasağlam duruyor.
Öldü sanmayın beni
Biliyorum gelemem o yerlere bir daha
Mustafa Kemal olarak
19 Mayıslar
Bensiz geçecek hep.
Fakat bilin ki
Kalbinizdeyim sıcak duygularınızla