Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
nörolog dr. Andrew Newberg ve meslektaşı Mark Robert Waldman birlikte yazdıkları Words can change your brain adlı kitapta şunu belirtmişlerdir: "tek bir kelimenin, fiziksel ve duygusal stresi düzenleyen genlerin ifadesini düzenleme gücü vardır." sadece olumlu kelimelere odaklanarak beynin kendimizi ve etkileşimde olduğumuz insanları algılayışını iyileştirebilecek alanlarını etkilediğimizi açıklamışlardır.
Sayfa 187Kitabı okudu
The Rational Male
THE RATİONAL MALE Kadınlar aktarılan bilgiden çok iletişimden keyif alırlar. Çözülmesi gereken bir sorun değil, iletişimdir. “Açık iletişim kadınları ne kadar sinirlendiriyorsa, gizli iletişim de bizi o kadar sinirlendiriyor. Dilimizin onlar için hiçbir sanatı yok, bu yüzden kadınlara en iyi ihtimalle aptal veya basit görünüyoruz Ruh eşi bir
Reklam
Okumak, tıpkı yazmak gibi, konuşmak gibi, duygular, düşünceler, tasavvurlar, düşler ve fikirler aracılığıyla dokunmanın bir biçimidir. Bir kitabı eline alıp sayfalarını çevirmek, ayrıca duyusal bir dokunuşla da bağlantılıdır; başkalaşmış biçimiyle e-kitap'ta da geçerlidir bu. Duyusal-ruhsal-zihinsel dokunuş, okumayı bereketli bir deneyime dönüştürür; bu deneyimin kaynağında insanın kendisine dokundurtmaya amade oluşu vardır, çünkü işaretler ona ancak o zaman tesir eder. Bir hikâye okuduğunuzu zannederken, hakikatte kendi içinizde insan olmanın açılımlarına çıkar yolunuz. Yalnızca anlatılan hikâye değildir insanın içinde can bulan; kendi hikâyesi de canlanır, okuduğu anlatının dolayımından geçerek anlatmaya koyulur. İnsanın hayat hikâyesi, okurken kelimenin tam anlamıyla dile gelir. Harfler, onun çoktandır söylemek istediğini anlatır, ama aynı zamanda başka bir şeyler daha söylerler. Onu harflerin ayartıcı berraklığıyla kaçırıp götürür, ucu bucağı görülmez genişlikteki imkânların bembeyaz uzamına taşırlar. Orada, sezmiş ve özlemiş olduğu, ancak sahici tecrübenin mutluluk mu vereceğini hayal kırıklığı mı yaratacağını kendine sormadığı şeye dokunmasını sağlarlar. Okuma esnasında, kendi kendini biçimlendirmenin imkânları farkına bile varmadan ona doğru uçup gelirler, o da sessiz sedasız değerlendirmeye başlar bu imkânları. Kitabı çoktan indirip kucağına koyduğunda bile, imkânların açıldığı uzamda eğleşmeyi sürdürür heyecanla.
Kelimenin gücü diyelim o zaman:D
"Bu dünyada asıl sihirli olan şey kelimelerdir. Kelimeler, insanı yaralayabilir de iyileştirebilir de."
“İnsan kelimenin tam anlamıyla düşündüğü şeydir, düşüncelerinin toplamı karakterini oluşturur.”
Sayfa 13
İnsan kelimenin tam anlamıyla düşündüğü şeydir, düşüncelerinin toplamı karakterini oluşturur.
Reklam
510 syf.
10/10 puan verdi
Elantris devasa, güzel, kelimenin tam anlamıyla parlak, güçlü büyülü yeteneklerini Arelon'un tüm insanlarının iyiliği için kullanan hayırsever varlıklarla doluydu. Ve bu tanrısal varlıkların her biri, Shaod'un gizemli dönüştürücü gücü onlara dokunmadan önce sıradan birer insandı. Ancak on yıl önce, hiçbir uyarı olmaksızın, büyü çöktü. Elantrianlar buruşuk, cılız, cüzzamlıya benzer yaratıklara dönüştü. Elantrsi'in kendisi de karanlık, pislikle dolu ve döküntü haline geldi. Shaod artık bir lanetti. Arkadaşlar Brandon kalemi dediğimiz şahane gerçeği zevkle okuyacağınız bir kitap. Elantriada yaşamak isteyenler kulübü filan olmalı hatta keyifle okuyun
Elantris
ElantrisBrandon Sanderson · Akılçelen Kitaplar · 2014579 okunma
88 syf.
·
Puan vermedi
Márquez der ki: "Hafıza hem hammadem hem de aracım. O yoksa hiçbir şey yok." Yaşamını ülkesinin hatta tüm Latin Amerika'nın belleğini yaratmaya onu unutulmaz kılmaya adamış bir yazarın kişisel tarihinde bir gün gelip de bir kitabı tamamlamasına engel olacak zihinsel bir zayıflamanın esiri olacağını düşünüp düşünmediğini bilemiyoruz. Belki de bu sözde bu korkunun da altını çiziyordur, bilemiyoruz. "Ağustosta Görüşürüz" yazarın zihinsel dalgalanmalarından önce yaratılmış 'Ana Magdalena' karakterinin mahrem yaşamına dokunan çok özel bir yapıta dönüşmek üzereyken istediği kıvama bir türlü gelemeyen oğullarının tabiriyle cilalanmamış bir eser olarak kalıyor. Önemli mi? Gabonun tüm eserlerini okuyan bizler Ana Magdalena'nın ihanet serüvenine kaynaklık eden durumları anlamadık mı, öte yandan son anda bir adaya gömülmeyi vasiyet eden annenin niyetini sezmedik mi? Onun yaratım süreciyle hafızasını elde tutma gücü arasındaki mücadeleye her daim saygı duyan okurları olarak diyebiliriz ki Gabo, (kelimenin tam anlamıyla) her şeye rağmen okurunu ötelerden sarıp sarmalamayı başarmış. Dipçe 2: Marquez okumalarımı hem bireysel hem de en sevdiğim insanlarla yaptım hep. Nerede olursak olalım hangi durumlarda ve duygularda olursak olalım Gabo ve eserleri bir yığın hatırayı ve tükenmez bir sevgiyi hep diri hep kıymetli tutacaktır. Sevdiklerime ve Gabo'ya
Ağustosta Görüşürüz
Ağustosta GörüşürüzGabriel Garcia Marquez · Can Yayınları · 2024165 okunma
"İmlayı geliştirmenin bir numaralı yolu okumaktır" Bu ortaokul öğretmeni, kelimelerin içine sürekli dalmanın beyinde görsel hafıza haritaları oluşturduğunu anlamıştı. Kelimelere ne kadar maruz kalırsa öğrenci kelimenin doğru yazımını o kadar iyi anlayacak ve de onu o kadar iyi üretecektir.
İnsanız ya? Farklıyız her birimiz herşeyden, herkesten çok farklıyız. Yuvarlak bir dünyanın üstünde yaşıyoruz. Hepimiz aynı yerdeyiz sanıyoruz ama bilmiyoruz ki aslında hiç birimiz burda değiliz. Hepimizin ruhu farklı dolayısıyla hepimiz farklı yerlerdeyiz. Belki de bilmediğimiz ve hiç tahmin edemediğimiz yerlerdeyiz. -bunu fark edemeyenler için-
Reklam
Kelimelerin Gücü
Bazı cümleler bende anlamını yitirdi.Bilmem neden bu hal?misal kalbimi kırmış birinden özür duymak istemiyormuşum. Veya sıkça tekrar edilen iltifatların kıymeti kalmıyor, samimiyeti zamanla hissedilmiyormuş. Ha bu kelimeler önemsiz bir değeri yok demiyorum ki hatta tam tersi, sadece kelimenin kıymetini bilmeden perfasızca kullanan insanlardan bahsediyorum. Daha ne nedir bilmeyen dikkatsiz insanların hafif cümleleri ruhumda nasır kalbimde hissizlik bırakıyor.Böylece kelimenin kıymetini zamanla daha iyi kavrayabiliyor ama hissedemiyormuşum.
İnsan ne düşünüyorsa odur," aforizması yanlızca insanın var oluş gerçeğini açıklama kalmaz, aynı zamanda hayatındaki her durum ve koşulu anlamayı da olanaklı kılar. İnsan kelimenin tam anlamıyla düşündüğü şeydir, düşüncelerinin toplamı karakterini oluşturur.
Müslüman düşünürler, Marx'a değişik vesilelerle defalarca atıf yapmışlardır. Bunların, Haçlı-kapitalist kotarimda olmayanları, başka bir ifadeyle, kelimenin gerçek anlamıyla düşünür olanları Marx'ı sadece övmekle yetinmemiş, deyim yerinde ise onu yüceltmişlerdir. Bunların başında yirminci yüzyılın en büyük İslam düşünürü sayılan Muhammed
1.012 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.