ÇEKİLİŞİMİZ SONA ERMİŞTİR. KATILAN HERKESE TEŞEKKÜRLER. KİTAP KAZANAN ARKADAŞLARLA KİTABI GÖNDERECEK OLAN KİŞİ EN KISA SÜREDE İLETİŞİME GEÇECEKTİR. HERKESİN EMEĞİNE YÜREĞİNE SAĞLIK. NİSAN ÇEKİLİŞİMİZ DAHA GÜZEL ŞEYLERE VESİLE OLUR UMARIM :)))
Kitabın altındaki profil, kitabı kazanan şanslı kişiye aittir. Bu şekilde anlayabilirsiniz hangi
Vay be
Osmanlı Padişahlığı döneminde, mason olmuş Şeyhülislâmlar, Evkaf Nazırları, Hacılar, Hocalar, Şeyhler, Şıhlar ve nice Ulema vardır.
Şeyhülislâm Musa Kâzım Efendi, Evkaf Nazırı ve sonra Şeyhülislâm olan Ürgüplü Hayri Bey, Gümülcine Mebueu Hoca Fehmi Efendi, Mevlevi Şeyhi Ataullah Efendi, Milletvekili Hoca Mahmut Esat Efendi bu meyanda
Sayfa 7
1905 başında Mustafa Kemal kurmay yüzbaşı olarak mezun oldu ve karargâhı Şam'da bulunan V. Ordu'ya atandı. Orada Dr. Mustafa (Cantekin) adında birinin başkanı olduğu Vatan adlı gizli bir örgüt buldu. Onlara katıldı ve adını Vatan ve Hürriyet diye değiştirerek başına geçti. Fakat Şam bu tür faaliyetler için çok elverişli olmadığından, Memleketi olan selanik'e gidip örgütün bir şubesini kurdu. Orada uzun alamadığından Vatan ve Hürriyet gelişme gösteremedi. Canbolat'ın 7 arkadaşlarıyla kurdukları Osmanlı Hürriyet cemiyeti oldu.
Sayfa 51Kitabı okudu
Şişli’deki O Ev
Rauf Orbay’ın anıları da Şişli’deki evin önemini doğrulamaktadır:
“Mustafa Kemal Paşa, birkaç gün kaldığı ‘Pera Palas’tan sonra Halep’ten tanıdığı bir Hıristiyan Arap’ın Beyoğlu’ndaki apartmanına (Fansaların evi) oradan da Şişli’deki eve gitti. Burada da geleni gideni eksik olmamakla beraber, en yakın ve mahrem arkadaşları olarak yine Ali Fethi, İsmail Canbolat ve ben vardım. Hemen hemen her gün buluşur, toplanır, konuşur; daha doğrusu dertleşirdik. İstanbul, artık sokaklarında dahi rahat dolaşıp nefes alınamayan bir şehir haline gelmişti.”
“Biz Şişli’de şimdi müze olan evin orta katında, perdeleri daima inik duran odasında baş başa vererek işte bu ruh haleti içinde dertleşirken...”
Sayfa 374
Matematiğin Özelliği
Malumdur ki ele alınan her konunun yani objenin, olgunun, sürecin bir biçimi bir de içeriği vardır Aynı şey matematik için de geçerlidir. Onun biçimini geometri, içeriğini aritmetikte buluruz. Buna göre geometri hareket, süreklilik, değişirlik, zamanlılıktır. Buna karşılık aritmetik durallık, süreksizlik, değişmezlik,
Zeytindağı
“Dürzî lideri olarak materyalistliği inkâr ederek yalandan değil gerçekten ruhani üstünlüğe inanıyordu. O bana Dürzîlerin öğretilerine benzeyen Hindu felsefesini anımsatmaktaydı.”
Kemal Canbolat : Dürzî İlerici Sosyalist Partisi
Sayfa 237
Yakalanan mebusların sayısı yirmiyi bulmuş... Şükrü Beyle Abidin Bey başta... Canbolat Bey, Halis Turgut Bey, Münür Hüsrev Bey, Arif Bey... Buna «Ayıcı» derlermiş... «Ayıcı dersin, bilir Küçük Efendimiz» dedi Niyazi... Kara Vasıf Beyi de tutmuşlar. Kâzım Karabekir Paşayı da tutmuşlar. Dedi ki Niyazi... «Duyduğum doğruysa, dedi. Başvekil İsmet Paşa, Kâzım Karabekir'i bıraktırmış... Vay sen misin bıraktıran... İstiklâl Mahkemesi, duymasıyle, Başvekilin de
tutuklanmasına karar vermiş...
Sayfa 135 - Bilgi yayıneviKitabı okudu
İttihatçı kongre 12 ve 13 Nisan 1923'de Cavit'in evinde toplandı. Görüşmelere kimlerin katıldığı kesin olarak bilinmemekle birlikte, sayılarının 15-20 arasında olduğu tahmin ediliyor. Katılımcılardan bazılarının adı biliniyor: Kemal, Cavit, Dr. Nazım, Dr. Rüsuhi, Ahmed Şükrü, Hüseyin Cahit (Yalçın), Filibeli Hilmi, Yenibahçeli Nail (Ankara'daki Enver yanlısı İttihatçıların başı), Çolak Selahaddin (Köseoğlu) (İkinci Grub'un liderlerinden biri), Vehbi, Ahmed Nesimi (Sayman) ve Hüseyinzade Ali (Turan) oradaydı. Ayrıca Rahmi (Arslan), İsmail Canbolat ve Küçük Talât (Muşkara) da büyük olasılıkla katılımcılar arasında bulunuyordu.
Sayfa 42 - bağlam yayınları, birinci basım: kasım 1992, çev: gül çağalı güven, istanbul
