Birbirimizi anlamak yolunda duyduğumuz istek; birbirimizin yolunu kesmemek, birbirimizin kutsallatına saygı duymak, gerektiğinde birbirimizin yolundan çekilmek tarzında bir nezaketle birleşmediğinde, daha fazla çatışmaya geçit verebiliyor.
''Adaleti çökmüş bir milleti yok olmaktan hiçbir güç kurtaramaz.''(s.611)
İlk sayfalarını, yazarın bizi içine aldığı yörenin toprağını, havasını, suyunu, kuşunu, çakalını anlatması ve esen rüzgarlardan bize nergis kokularını göndermesini saymazsak, bu kitap ilk 2 kitaptan farklıydı. Hem de başından sonuna
İthaki Bilimkurgu Klasikleri serisinden okuduğum 27. kitap oldu. H.G.Wells'in ise daha önce üç kitabını okumuştum ve hepsini ayrı ayrı çok beğenmiştim. Bu kitap da diğerleri gibi muhteşemdi. Açıkçası hangi kitabını daha çok beğendin diye sorsanız, ne cevap veririm bilemiyorum. Benim için çok zor bir soru olur. En iyisi siz hepsini okuyup kendi
¶¶İnce Memed, Şahinim... Ağalık düzenine karşı çıkışın; çelişkilerin ve zorlukların ancak nihayetinde ezilmişlerin zaferinin hikayesi. Abdi gitti, Hamza geldi, başka ağalar, beyler de geldi ama bir çok da Mehmet doğdu. İyilik ve kötülüğün kadim savaşı bir kez de Çukurova Toprakları üzerinden anlatılmış. Kuşkusuz epik bir şekilde anlatılmış. Her
> Avrupa tarihinde başka hiçbir ülke, Almanya kadar kitaba ve makaleye konu olmamıştır diye düşünüyorum. Zaman içerisinde Nazizmin ya da Nazi döneminin saklı kalan bazı sırları ve nispeten küçük özelliklerinin yeni keşif haberlerini duymak kesinlikle olası mümkündür.
> 2014 yılının sonlarına doğru İngiltere’de eğitim gören genç Alman bilim
Bir Tarafta Tarihi yazan ve günümüzü şekillendiren Mustafa Kemal, bir diğer tarafta ise Devleti yönetmek yerine, ülkeyi beceriksizce işgal ettiren ve tüm ciddi uyarılara rağmen susup, yabancı devletlerin emri altına girenler var… Hatta ve hatta işgal devletleri ile aynı çizgide yürüyenler var...
Tarihe bakışınız nasıldır ya da ne yöndedir
Veba Geceleri ile ilgili Youtube kanalımda kitap incelemesi yaptım. Okumak yerine dinlemeyi veya izlemeyi tercih ederseniz: youtube.com/watch?v=n69oAPG...
Orhan Pamuk severek okuduğum bir yazar. "Meyve veren ağaç taşlanır," veya "Doğru söyleyeni dokuz köyden kovarlar," misali Orhan Pamuk yazdıkça onu
Direkt sadede gelelim, lunapark; içinden çıkamadığımız, iliğimize çengellerini geçiren dünya. Hikâye şiir mantığıyla yazılmış, metaforlarla dolu, üstelik Yahya Kemal şiirlerini anımsıyorsunuz okurken; sizi zamandan ve mekandan koparan, yaşadığınız andan mazilere götüren, nedamet duraklarından geçiren "ah keşke bu böyle olmayaydı"
-Aşk nedir?
-Neymiş?
-Aşk, Füsun’un karayolları, kaldırımlar, evler, bahçeler ve odalarda gezinirken ve çay bahçelerinde, lokantalarda ve akşam yemeği sofrasında otururken, ona bakan Kemal’in duyduğu bağlılık duygusuna verilen addır.
-Hmmm… güzel cevap dedi Füsun. Beni görmediğin zaman aşk olmuyor mu?
-O zaman fena bir takıntı, bir hastalık
“1919 Yılı Mayısı’nın 19.Günü Samsun’a çıktım. Genel durum ve görünüm: Osmanlı Devleti’nin içinde bulunduğu grup, Dünya Savaşı’nda yenilmiş, Osmanlı ordusu her taraftan zedelenmiş, ağır şartları olan bir ateşkes antlaşması imzalanmış. Dünya Savaşı’nın uzun yılları boyunca ulus yorgun ve fakir bir durumda…Milleti ve memleketi I. Dünya Savaşı’na sürükleyenler, kendi hayatlarını kurtarma kaygısına düşerek memleketten kaçmışlar. Ordunun elinden silahları, cephesi alınmış ve alınmakta…İtilaf devletleri , ateşkes hükümlerine uymaya gerek görmüyorlar. Her tarafta, yabancı subay ve görevlilerle özel ajanlar çalışmakta. Bundan başka, ülkenin her tarafında Hıristiyanlar gizli, açık, özel istek ve amaçlarının gerçekleşmesini sağlamak ve devletin bir an önce çökmesi için çalışıyorlar.
Durumun dehşet ve korkunçluğu karşısında, her yerde, her bölgede birtakım kişiler tarafından bu duruma karşı kurtuluş çareleri düşünülmeye başlanmıştı.” •Mustafa Kemal Atatürk - Nutuk
Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü, bütün İstiklal kahramanlarımızı ve aziz şehitlerimizi minnetle ve rahmetle anıyorum.
19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramımız kutlu olsun.🇹🇷🇹🇷
Endüstri kaynaklı kültür tüketimi artırmak ve bize bazı şeyleri "ihtiyaç " olarak hissettirmek için medya üzerinden inanç ve istekler yönlendiriyor.
Bunu popüler kültür adı altına sunuyor .
Bir yandan tüketen bir yandan yaygın halde çoğaltılmasını açıklamayaz durumdayız....