Devlet örgütü yozlaşmış... Siyasal yaşam yozlaşmış...
Bilim her olguyu kendi koşulları içinde değerlendirir.
Sayfa 104Kitabı okudu
Reklam
"Namuslular da en azından namussuzlar kadar cesur olmadıkça, bir memleket için kurtuluş yoktur!.."
Sayfa 107 - İsmet İnönüKitabı okudu
Yurttaşları arasında ayrım yapan devlet, kötü devlettir. İnsanları etnik kökenlerine göre biz ve onlar diye ayıran yurttaşlar, kötü yurttaştırlar. Gericidirler!
Sayfa 113Kitabı okudu
"Atatürk ve laiklik düşmanları, aslında özgürlük istemiyorlar. Kendileri gibi düşünmeyenlerin özgürlüklerini ellerinden almak istiyorlar."
Diğer bir deyişle seküler­leşme, tarihsel süreçte bir toplumsal formasyondan diğerine geçerken değişen dünya görüşüne işaret eder. Bu dönüşüm sonucunda dinsel dünya görüşü toplumsal otoritesini yitirmiş; toplumsal ve siyasal örgütlenmeler, dinsellikten neredeyse tamamen bağımsız hale gelmiştir. Diğer bir deyişle, toplum­sal otoritenin belirleyici unsurları olan "bireysel ve toplumsal ideal ve değerleri belirlemek, siyasal meşruiyet zemini teşkil etmek, gerçekliği tanımlamak yoluyla bilgi referansı olarak tanınmak inisiyatifi" dinsel çerçevenin dışına çık(artıl)mıştır (Mert, 1994: 37). Bu bağlamda, sekülerleşmenin geleneksel feodal toplumun dinsel gelenekleriyle modern burjuva dünya görüşünün çatışmasında, çatışmanın dinsel görüş aleyhine çözülmesi süreci olduğunu iddia etmek mümkündür. (Mert, 1994: 16-17; 37; 52; Çitak, 2004: 25). "Laiklik" ise, "din ve devletin birbirinden ayrılması" il­kesine dayalı bir siyasal örgütlenme biçimine işaret eder. Bu siyasal örgütlenme biçiminin esası, siyasal yönetimin meşru­iyetini aldığı kaynağın (auctorisas'ın) dinden bağımsız hale gelmesi, yani "dünyevileşmesidir".
Sayfa 239Kitabı okudu
Reklam
Geri199
1,000 öğeden 991 ile 1,000 arasındakiler gösteriliyor.