ATATÜRK KEMALİZM DİNİNE İNANIR MIYDI?
Geçen yıl vefat eden ünlü romancımız Mehmet Niyazi’nin Varolmak Kavgası romanının başında şöyle bir ibare vardır: “Canım sıkıldığı için yazdım”.
Canımız sıkılmasa, gidişata itirazı gerekli görmesek, “isyan ahlâkı”ndan haberdar olmasak, yazmak oyun ve eğlence olurdu.
Atatürk’ün veya başka bir devlet
Çi xweş şah û çi xweş xan î tu Seyda
Di mulkê dil de sultan î tu Seyda
Bi xemze afeta can û dilan î
Bi qamet serwê bustan î tu Seyda
Li ‘alem da ziyaya tel‘eta te
Heqîqet mahê taban î tu Seyda
Ömrünü manevi değerler için harcamış, yaşam felsefesi maddi değerlerle taban tabana zıt olan Yunus Emre’yi; Anadolu tasavvufuna duyulan biraz ilgi (?), eğitim görülen maliye bölümü, 2021 yılının Yunus Emre ve Türkçe Yılı ilan edilmesi ve zamanında okunulan bir kitapla harmanlayıp anlatmaya çalışan, ne dediğini kendisi bile anlamamış olan yazarın kitabıdır. Kitaptan anlaşılabilecek tek şey yazarın “aslında” ve “dağıtmak” kelimelerinin anlamını bilmediği. Manevi kimlikleri yozlaştırarak güncel kültür içinde yer edinme çabasından öteye gidememiş örneklerden biri sadece.
Davasını ve dava arkadaşlarını karakolda yediği bir tokatla beraber terk eden Kenan bir gece içki sofrasında tanıştığı felsefe öğrencisi, devrimci Günsel ile hem aşka yelken açmış hem de yıllardır duyduğu pişmanlığı giderme fırsatı yakalamıştır. Yalnız ortada bir problem vardır… Kenan evli ve bir kız babasıdır…
Kitapta sadece Günsel ile Kenan yok
Zülf-ü Kaküllerin Amber Misali
Buy-U Erguvan Dan Güzelsin Güzel
Kızarmış Gonca Gül Gibi Yüzlerin
Şah-I Gülistan Dan Güzelsin Güzel
Yüzünde Yeşil Ben Aşikar Olmuş
Çekilmiş Kaşların Zülfikar Olmuş
Gözlerin Aleme Hükümdar Olmuş
Mihr-İ Süleyman Dan Güzelsin Güzel
Kurulmuş Göğsünde Bahçe-İ Vahdet
Hatmolmuş Kadrinle Tubayı Hikmet
Hiçbir şey için koşmayacaksın. Koşarsan sersemleyip yolundan çıkabilir ve hatta yolları aşıp yolsuz dahi kalabilirsin.
Yürü! Yürü ki dönüşün de kolay olsun.
İdrakı geniş, hoşgörüsü bol, dili zarif... kendisi naif olan her yolcunun hayat denen yolculuğu bu şekildedir.
Kenan Taban
İnsanın inandığı şey, doğru olma yolunda seçenek olmaktan çıkar ve seçeneklerin tükendiği vakit, kabullenilen doğruyu da insan seçmiş olmaz.
Kenan Taban