Kitap'ın özeti :)
Uzun sözün kısası, sonuç olarak, erdem, cesaret, yetenek, zekâ, hayal gücü gibi bütün nitelik ya da özellikler yalnızca bir oksijen sorununa bağlı olabilir miydi? Doktor Ox'un kuramı buydu, ama bu kuramı kabul etmeme hakkı herkes için geçerlidir ve saygıdeğer Quiquendone kentinin sahne olduğu bu çılgınca deneye rağmen, biz kendi hesabımıza, bütün görüş açılarından, onu reddediyoruz.
292 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
“Klasikleri Niçin Okumalı?” Kulağa aşırı davetkar ve bir o kadar da vadedici gelmiyor mu? Bu başlığın sadece ilk bölümün adı olduğunu, -ki onda da “İleri sürülebilecek tek gerekçe, klasikleri okumanın, klasikleri okumamaktan daha iyi olduğudur.” gibi bir cümleyle savıldığımı; sonrasında Calvino’nun zamanında kendisini etkileyen kitaplarla ilgili
Klasikleri Niçin Okumalı?
Klasikleri Niçin Okumalı?Italo Calvino · Yapı Kredi Yayınları · 2020241 okunma
Reklam
88 syf.
10/10 puan verdi
·
6 saatte okudu
Harika bir anlati okudum arkadaşım Seda sayesinde. Kendi şahsına münhasır İbrahim Aslan bir saat tamircisi. Yıllardır yaşadığı mahallesinde varlığı ve yokluğu bilinmeyen, ömrünü küçücük bir barakada geçiren,tüm dünyasi saatler olan , huzurlu bir ihtiyar olan İbrahim Efendi'nin huzuru devletin onu sormak istemesiyle son bulur. "Devletle biraz yüz göz oldun mu,altından döşeği, ahırindan eşeği alırlar.s.44" Gerçekten de İbrahim Efendi'nin dünyası alt üst olur . Eserde usta Tanpınar' in Saatleri Ayarlama Enstitüsü' deki Hayri İrdal' a da gönderme yapıp Tanpınar' i ustalıkla selamlıyor yazarımız . İbrahim Aslan karakteri sanki 19.yy de yaşamış gibi bir dille ve karakter sunumuyla anlatılsa da eserin kurgusu itibariyle günümüzde geçiyor.Yani oldukca özgün bir karakter olan İbrahim Efendi hayattan büyük beklentileri olmayan ufacık şeylerle mutlu olan ve hayatı seven bir adam... Her şey bir gün devletin onu sormasına kadar çok iyidir. "Başımıza gelen her belayı da bir adet dikloron ampulle savuşturabilsek ne tatlı olurdu değil mi?s .25" Devlet dairesinin anlatıldığı kısımları ise keyifle okudum.Derin ironisiyle muazzam bir kısımdı. Okuyunuz efendim. Düşünceyi aklın hizmetine verirsen oradan şeriat değil, felsefe çıkar. S.10
Seda
Seda
Cami cemaati çok sever beni, cuma cemaati pek hazzetmez. Beş vakte gelen herkesi tanırım, onların yüreği Arafat gibidir ama haftanın bir günü camiye uğrayan cuma Müslümanlarindan Tanrı' ya sığınırım.s.44
Saatçi İbrahim Efendi Tarihi
Saatçi İbrahim Efendi TarihiElvan Kaya Aksarı · Vacilando Kitap · 202282 okunma
Eğer dostluğumuz zaman ve mekan gibi şeylere bağlıysa, sonunda zamanı ve mekanı yendiğimizde, kendi dostluğumuzu da yıkmış oluruz! Ama mekanı yendiğimizde, geriye yalnızca Burası kalır. Zamanı yendiğimizde, bize kalan yalnızca Şimdi'dir. Burayı ve Şimdiyi paylaşacağımıza göre, nasıl düşünemezsin sık sık birlikte olacağımızı?"
Dünyadaki maddelerle nasıl ilgili olduğumuzu düşünün. içmek istiyoruz ama herhangi bir içki olmaz. Yalnızca viski istiyoruz; hatta belli bir cins viski, örneğin Talisker. Bazı durumlarda betimlemeler kesilir. Bardaktaki Talisker olduğu sürece özellikle şu veya bu viski olması çok da önemli değildir. Belki de bize Talisker adı altında sunulan içici, bir başkasıyla değiştirilmiş olabilir; fakat viskimiz aynı arzulanan cinsten olduğu sürece, bir problem yoktur. Özel ilişkilerimizin olduğu insanlarla aramızdaki şeylerse tamamen farklıdır. Sizin çocuğunuza benzeyen bir çocuk görmek istemiyorsunuz; kendi çocuğunuzu görmek istiyorsunuz. Bu durumda, çocuğunuz bir başkasının, bir başka şeyin yerine koyulamaz ve bir başkasıyla yer değiştirilemez; yani viski gibi değildir.
Size esenlik bırakıyorum, size kendi esenliğimi veriyorum. Ben size dünyanın verdiği gibi vermiyorum. Yüreğiniz sıkılmasın ve korkmasın. (Yuhanna 14:27, İncil)
Reklam
sanki dünya az önce sarsılmış ve kendi Yıldız'ını icat etmiş gibi, bir teki bile bizi zamanın dışına çıkarmaya yetecek olan gözyaşlarından kaçarız.
Sayfa 17 - Metis YayınlarıKitabı okudu
Evet, yirmi beş yaşında... Sanki havarilerden Paul’un kendi eliyle ve siyah mürekkeple Korintlilere ilk risalesini yazdığı zamanki gibi bakir!
232 syf.
·
Puan vermedi
·
19 günde okudu
Adını Duymam 8 Yıl Öncesi ,Okumak İse 2024 Yılına Nasip Oldu . Kişinin Kendini Yönetip İradesini Sağlıklı Bir Şekilde Yönetebilmesi İçin Yapması Gerektiği, Gözden Geçirmesi Gereken Kısımlar Vardır. Kitaba Baktığımızda İki Kısımdan Oluşmakta Kurumsal Ve Pratik Kısım. Kurumsal Kısma Baktığımızda Bir Ön Bilgilendirme Açıklama , Kişinin Kendini
İrade Terbiyesi
İrade TerbiyesiJules Payot · Kapra Yayıncılık · 028,2bin okunma
İvan İlyiç, kendi hayatını mahv ettiği gibi başkalarının hayatlarını da zehirlediği düşüncesiyle yalnız kaldı. Üstelik bu zehir azalmak şöyle dursun, gitgide tüm varlığını ele geçiriyordu.
Reklam
Yetenek kendine özgüdür, genelde çeşit çeşittir ve bazen düpedüz çekilmez olur. İlkin, talent ollige - "yetenek kişiyi zorlar". Neye mi? Kimileyin en berbat konulara. Yanıtı zor bir soru çıkıyor ortaya: Yetenek mi kişiye egemen oluyor, yoksa kişi mi yeteneğe? Hayatta olan, olmayan yetenekleri ne kadar izlesem de, incelesem de
Sayfa 245 - 246, 247, 248 Yapı Kredi Yayınları
"Kendi bedenime sahip çıkmak Kafalarında şehveti ateşleyecekmiş gibi Onlara itaat etmeyeceğim hayır Beni kendimden utandırmak da Tecavüzün bir parçası En çok gittikleri dükkânda duran Vitrin mankeni değilim ben İstediğiniz gibi giydirip Eskiyince çöpe giden Yaptıklarınızdan sorumlu değilim."
1808 syf.
9/10 puan verdi
Tolstoy, insanların savaşa girmesi için yalnızca yönetenlerin iradesinin yetmeyeceğini, savaşların başlamasında pek çok etmenin bir araya gelip süreci yönlendirdiğini çok güzel bir anlatımla ifade etmiş. Kitapta önümüze serilen birçok tezatlık içinde, bunu da eksik bırakmamış. “Çar, tarihin kölesidir.” derken, en üst makamlarda oturanların en zayıf iradeye sahip olabileceklerine dikkat çekmiş. Zaten o “Grand” Napolyon bile, zaferin tam ortasında kendini efendi değil de bir köle gibi hissederek ümitsizliğe kapılmıştır. Eserin diğer penceresinden, Tolstoy çağının sosyal gerçekliğini ve bozuk yönlerini bir sosyolog bakışıyla göstermiştir bize. Olay örgüsüne dahil ettiği kahramanlara bu anlamda önemli görevler yüklemiş. Rus aristokratlarının savaş sırasında bile değişmeyen çıkar ilişkilerini, elde ettikleri konuma göre değişen ahlak yapılarını sorgularken, okuyucuya da bu tip insanı sorgulatmıştır. Rus insanının güvenilir, sade ve güçlü tarafını gerçek bir kişi olan Kutuzov karakterinde karşımıza çıkarmış, kişisel hedeflerine ulaşmak uğruna neredeyse tüm değerleri hiçe sayan Napolyon karşısında yine bir tezatlık örneği vermiştir. Eser boyunca birçok karakter üzerinden hayatın anlamını sorgulamış, insanın geçtiği süreçlerden sonra ne kadar değişebileceğini göstermiştir. Kendi askerleri Fransız ordusuyla savaşırken, Rus aristokratlarının hâlâ Fransızca konuşmaya devam etmeleri, belki de savaşın görünmeyen en gerçek nedeniydi.
Savaş ve Barış (2 Cilt Takım)
Savaş ve Barış (2 Cilt Takım)Lev Tolstoy · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 201920,6bin okunma
Mannalar
Bu krallığın adı tarihte Manna,mannalar ,Minnena ve minnaş gibi isimlerle geçmektedir. İncil 'in ahdi iyi buğday (Manna buğdayı) ile ünlü oldu. Bu krallık başlarda günümüzdeki Qizil Uzan nehri havzası bölgesini kendi egemenlikleri altına aldı. Başkentleri ise İran Kürdistan'nda İzirtu- zürteh kenti idi
336 syf.
·
Puan vermedi
·
12 saatte okudu
Huzurlu günleriniz olsun... Bugün sizlere; yazar @kandisteiner yazmış olduğu, @martiyayinlari bünyesinde çıkan "Adil Oyun" kitabının yorumu ile geldim... Geçmiş, birlikteliklerine büyük bir yara açarken Riley Zeke'ye karşı büyük bir nefretle doluydu. Kardeşi onun üniversite futbol takımına girmesini istediğinde ve serçe parmak
Adil Oyun
Adil OyunKandi Steiner · Martı Yayınları · 2023192 okunma
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.