This text has been automatically translated from Turkish. Show Original
Oh man! I dedicate this book to you. A huge wind blows over his head. The century that started with a false dawn is darkening and the only ray of hope for you is waiting for the flame that will rise from the explosion of the terrible instrument of destruction that you created not in uranium, but in the matter stuck in your soul. Oh unfortunate!
Sayfa 412 - Ötüken
Lütfen okuyun, muhteşem!..
Bırak şu maddeyi, boğ şu ölçü dehanı, doy şu fizik ve matematik tecessüsüne, kov şu kemiyet fikrini, dal kendi içine, koş kendi kendinin peşinden, bul onu, bul kendini, bul ruhunu, bul, sev, bil, ân, gör, kendi içinde gör Allah'ını. Kendine dön, kendine bak, kendine gel. Aptalca bir konfor aşkından doğduğu hâlde her biri daha korkunç bir dünya harbi hazırlayan teknik mucizelerinin yanında, senin iç zıtlıklarını elemeye yarayacak ve seni kendi kendinle boğuşmaktan kurtaracak ruh mucizelerini ara. İnan manevilere ve mukaddeslere, inan! Onlar hakkında bu kadar küçükçe düşünmekten utan! Her sezilen derinliğin ifşa attiklerini düşünmekten bile seni alıkoyan tabiatıçı metotlarını fırlat ve bitlenmiş elbiseler gibi at. Ortaçağ papazında haklı olarak ayıpladığın dar kafalılığın anlayış sınırlarını daha fazla darlaştıran beş duyu idrakinin kapalı dünyası içinde kalma: Arşı geç, ferşi atla, sidreyi aş Gör ne var maverada ibrethîz.
Sayfa 411 - Ötüken yayınlarıKitabı okudu
Reklam
XXIX
Değişime bırak büsbütün kendini. Nedir senin en acı veren deneyimin? Şarap ol, içmenin tadı acı geliyorsa. Aş tüm sınırları bu gecede; Sihirli güç ol düşüncelerinin yol ayrımında; anlamı ol garip karşılaşmalarının. Eğer seni bu yeryüzü unutursa, de ki sessiz duran toprağa: Ben akıyorum. Hızla akan suya da: Ben varım.
Sayfa 81 - Yapı Kredi YayınlarıKitabı okudu
Felsefenin en güzel tanımı :)
Evlenirsen, pişman olursun; evlenmezsen, yine pişman olursun; evlen ya da evlenme, pişman olursun; ister evlen, ister evlenme pişman olursun. Dünyanın aptallıklarına gül geç, pişman olursun; gözyaşı dök, yine pişman olursun; dünyanın aptallıklarına gül geç ya da gözyaşı dök, pişman olursun; dünyanın aptallıklarına ister gül geç ister gözyaşı dök, pişman olursun. Bir kadına inan, pişman olursun; inanma, yine pişman olursun; bir kadına inan ya da inanma pişman olursun; bir kadına ister inan ister inanma, pişman olursun. Kendini as, pişman olursun; kendini asma, yine pişman olursun; kendini as ya da asma pişman olursun; kendini ister as ister as­ ma, pişman olursun. Bu, beyler, bütün felsefenin toplamı ve özü­dür.
Sayfa 73 - Ayrıntı yayınlarıKitabı okudu
Ey bahtsız! Tarihinin hiç bir devrinde kendine bu kadar yabancı, bu kadar hayran ve düşman olmadın. Laboratuvarında aradığın, incelediğin, oyduğun, dibine indiğin, sırrını deştiğin her şey arasında yalnız ruhun yok. Onu beyin hücrelerinin bir üfürüğü sanmakla başlayan müthiş gafletin, otuz yıl içinde gördüğün iki muazzam dünya harbinin kan ve göz yaşı çağlayanlarında en büyük dersi arayan gözlerine bir körlük perdesi indirdi. Bırak şu maddeyi, boğ şu ölçü dehanı, doy şu fizik ve matematik tecessüsüne, kov şu kemiyet fikrini, dal kendi içine, koş kendi kendinin peşinden, bul onu, bul kendini, bul ruhunu, bul, sev, bil, an, gör, kendi içinde gör Allah’ını. Kendine dön, kendine bak, kendine gel. Aptalca bir konfor aşkından doğduğu halde her biri daha korkunç bir dünya harbi hazırlayan teknik mucizelerinin yanında, senin iç zıtlıklarını elemeye yarayacak ve seni kendi kendinle boğuşmaktan kurtaracak ruh mucizelerini ara. İnan mânevilere ve mukaddeslere, inan! Onlar hakkında bu kadar küçükçe düşünmekten utan! Her sezilen derinliğin ifşa ettiklerini düşünmekten bile seni alıkoyan tabiatçı metodlarını fırlat ve bitlenmiş elbiseler gibi at. Orta Çağ papazında haklı olarak ayıpladığın dar kafalılığın anlayış sınırlarını daha fazla darlaştıran beş duyu idrakinin kapalı dünyası içinde kalma: Arşı geç, ferşi atla, sidreyi aş. Gör ne var mâverada ibrethiz.”
Sayfa 411Kitabı okudu
Bunlar tepkisel içgüdü mesajlarıdır. Tepki vermeden önce bir daha düşün ↓
Beyninizin çıktı olarak sunduğu düşünceler, genelde sizin rızanız olmadan, gerçek dünya olaylarına cevaben üretilir. Bu düşüncelerin oluşturduğu zincirler, çoğu zaman bir pembe dizinin duygusal dramatikliğinde ve bayağılığında hikâyeler oluşturur. Zihin ise bu tekrar eden klişeleri doğru kabul eder, hatta kendini onlarla özdeşleştirir. The thoughts your brain outputs are generated in response to real-world events, often without your consent. The chains of these thoughts often create stories with the emotional drama and vulgarity of a soap opera. The mind accepts these repetitive clichés as true and even identifies itself with them.
Sayfa 42 - Serenad Yayınevi 2.BaskıKitabı okudu
Reklam
1,000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.