yatağından doğrul da beni dinle
istersen sana bir bardak su da getireyim.
fark ettim ki
kimsenin mutlulukla işi yok Kepilleus
hepimiz arzularımızın peşindeyiz:
düşünüyorum çünkü düşünmeden olmuyor
beni ömrüm boyunca mutlu kılacak
her şey şurada olsa,
ki zaman zaman oradaydı.
bunları elimin tersi ile itip
başka şeylere yöneldiğim
Kepilleus
Akın akın geliyorlar şuraya bak
siyah atlar üzerindeler
okuduğum kitabın sayfalarında
Evin tavanında, pencerenin ardında
sakladığım şu son fotoğrafta
her yerdeler.
Etrafımız kuşatılmış,
belki zihnimiz bile ele geçirilmiş olabilir
dikkat et Kepilleus
seni de tutsak etsinler istemiyorum.
Kepilleus nerelerdeydin ?
hem de sana en çok ihtiyacım olduğu zamanlarda.
sanki her parçam şehrin ayrı bir köşesinde asılı
oysa
bakanlar bende sağlıklı bir insan yüzü görüyor.
Kepilleus
karşılıklı olarak sevip de kavuşamayanların çağından
ayrılıkların sevgilerden daha çok olduğu bir döneme geldik
herkes sevgisini alıp
Tek gecelik ilişkilerin sabahında
Nesnelerin dünyasına uyandım
Hiç sevemeyeceğimi düşündüğüm kişilerin
Kokusuyla uyudum yastığımda
Eşlerimi,
Çarşaflarımdan daha çok değiştirdim
Birbirlerinin yerine yattılar bilmeden
Çünkü ben hep sağ tarafına kıvrıldım yatağımın
Tek ilkem tek kıstasım buydu sanki hayatımda
Sanki ilk ve son dediğim bir düşten
Hala intikam almaya çalışıyordum.
Odada bir yerlerde, ruhumda, zihnimde
Kimsenin dokunamadığı bir yer vardı
Biliyorum.
Ama kimde aradıysam onu
Bulmaya yaklaşmaktan öte
Daha çok kaybettim.
Şimdi bir çocuğun elinde kurşun bir asker
Saçları örülü barbi bebekten başka neyim.
Şimdi düşünüyorum da
Kolu bacağı çıktığında
kaldırıp atılacak o bebeklerden biri miyim?
Kepilleus
Kepilleus! Bir şey daha
Adına gerçeklik dediğimiz şey...
Çitlerle çevrilmiş bir bahçede
Şatafatlı da olsa
Havai fişeklerle dolu gökyüzü gibi...
Anlattığı şey yine sınırlar
Yine tutsaklık olmuyor mu?
Kepilleus !
Tutsaklık günleri geride kaldı
Özgürleştik, demokratikleştik diyorlar.
Yanılıyor
Ardına bakmadan kaçanlar
koşmaya duydukları mecburi hal içinde.
Yaklaşan kasırganın korkusundan
sığınağa inmiş kimseler...
Kepilleus
Severken, bir insanı saçlarını okşarken
Ellerinin yüzündeki hareketi gibi
En çok istediğimiz şeylerden
Kendi yoksulluğumuzdan çok başkalarının varlığıdır acı veren, ardışık sayılara bağlanmış bir zenginlik adaletsizlik hissiyatıyla birlikte, insanın doğasına aykırı bir yarış ortamı oluşturur. Dolayısıyla kendinden geçmiş bireyler hep tüketmek hep kazanma düşüncesi içinde kendilerine yabancı mutsuzluk döngüsü içinde çırpınırlar der kepilleus