536 syf.
8/10 puan verdi
·
3 günde okudu
Nazan Bekiroğlu ile ilk tanıştığım kitap oldu Nar Ağacı.. Yorumlar ve baskı sayısı da etkilese de romanın gerçek karakterlerden ve yaşanmışlıklardan oluşan tarihi bir roman olması daha çok cezbetti beni. Kitabı okurken biraz zorlandım diyebilirim, çünkü ağır bir anlatımı olduğunu düşünüyorum.. Tabi ki yazarın üstün edebiyat bilgisi tartışılamaz ama belki de bana biraz okuması yorucu gelmiştir. İyi ki okudum diyeceğim kitaplar arasında yer aldığı kesin. Settarhan ve Zehra ne acılar, ne sıkıntılar atlatıp umulmadık bir şekilde birleşti yolları.. Yazarımız seyahatname şekline yazdığı romanında tıpkı gölge misali gezerken tarihler, yerler , mekanlar arasında okurlaını da peşinden gezdirdi adeta.. Büyükhanım'a hayran kaldım..Hasan ve Anuş' a çok üzüldüm, muhacırlık zamanlarını hiç böyle yakından okuyup dinlememiştim doğrusu...Kalemine yüreğine sağlık hocam..
Nar Ağacı
Nar AğacıNazan Bekiroğlu · Timaş Yayınları · 202127,6bin okunma
Gölgem düşmüyor Artık Evinin Duvarlarına Hadi gir içeri. Ama gözlerindeki o kanayan suçluluk bırak kapıda kalsın. Ona ihtiyacımız yok artık. O hayatın içine birtürlü sığamayan ve telaşından durmadan sigaraya sarılan yorgun ellerini, nereye baksan hep karşında duran o kırgın çocukluğunu, uzak denizlerin sisli buğusuyla her daim ıslak dudaklarını,
Reklam
Gölgem Düşmüyor Artık Evinin Duvarlarına
Gölgem Düşmüyor Artık Evinin Duvarlarına Hadi gir içeri. Ama gözlerindeki o kanayan suçluluk bırak kapıda kalsın. Ona ihtiyacımız yok artık. O hayatın içine birtürlü sığamayan ve telaşından durmadan sigaraya sarılan yorgun ellerini, nereye baksan hep karşında duran o kırgın çocukluğunu, uzak denizlerin sisli buğusuyla her daim ıslak
ARDIÇ AĞACI...
Ankara' da işim uzamıştı. İstanbul'a dönüş için aldığım biletimi değiştirmem gerekiyordu. Öğle arasında Sıhhiye'deki otobüs yazıhanesine gidip biletimi erteletmek için acele ediyordum. Kalabalıkta koşarak yazıhaneye ulaşmaya çabalarken çarpıştık o yaşlı adamla. Sendeledi; elindeki büyük sepette bulunan tahta kaşık, maşalar yola saçıldı. Sanırım
Halifeliğin kaldırılması hakkındaki teklifin gerekçesinde şöyle deniyordu: Türkiye Cumhuriyeti'nin içinde 'Halifelik Makamı'nın varlığı sebebiyle Türkiye, iç ve dış politikasını iki başlı olmaktan kurtaramadı. Bağımsızlığında ve ulusal yaşantısında ortaklık kabul etmeyen Türkiye, görünüşte ya da dolaylı ikiliğe dayanamaz. Yüzyıllardan beri
112 syf.
7/10 puan verdi
Esas kitabımı okurken başka ne okusam acaba diye düşünürken, kütüphanemde bana baktığını gördüğüm ince ama farkedilirliği yüksek olan bu eseri bir bakayım diyerek çabucak bitirdim. Türk edebiyatının önemli eserlerinden biri olduğu yalan değil, fakat bir dünya klasiği mi tartışılır. Peyami Safa'nın çocukken geçirdiği dizindeki kemik hastalığını
Dokuzuncu Hariciye Koğuşu
Dokuzuncu Hariciye KoğuşuPeyami Safa · Ötüken Neşriyat · 2022106 okunma
Reklam
79 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.