Yolcu

Yolcu
@khudayarlis
Germany
12 okur puanı
Aralık 2020 tarihinde katıldı
Dünyada artık doğal kıtlıklar kalmadı, sadece siyasi kıtlıklar var. Eğer Suriye, Sudan ya da Somali'de insanlar açlıktan ölüyorsa, bu bazı siyasetçiler böyle istediği için oluyor.
Reklam
her kriz yaşamı ne kadar anladığını ölçmek için
Gerçekten zor sorunlar üzerine, zor engeller üzerine gidip duran, onları aşmak üzere muhtelif yollar araştıran, gerek zihinsel gerek bedensel olarak sınırlarını zorlayan insanların stresle ilişkilerinin çok daha farklı olduğunu görüyoruz. Ama ru­tin, sıkıcı, devamlı tekrarlara dayanan bir hayat içerisinde -zaten rutinin ve tekrarın bizi çok öldürücü bir tarafı var- beynimiz ve bedenimiz zorlanmadığı zaman hızla kendini kaybediyor. Bir de bu stres etkisini üzerine eklediğimizde hakikaten bizim için öldü­rücü hale gelebiliyor.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Kendi hayatları üzerinde söz söyleme hakkı daha az olan insanlar, daha erken yaşta ani kalp krizlerinden ölme riski taşıyorlar.
1)Bağışıklık sistemimizin sürekli yüksek kortizol tarafından baskılanması, bedenimizi hem enfeksiyonlara açık hale getirme­ye,hem de yaygın iltihabi tepkimelerin artmasına yol açabilen bir etkiye sahiptir.Normal bir bedendeki sıradan işlerinden birisi olan kanser hücrelerini yok etme işlevini de zamanla yerine getiremez olur 2)pankre­ asta insülin salgılamaktan sorumlu olan beta hücrelerinin ölme­ sine ve böylece "şeker hastalığı"nın tetiklenmesine neden olabilir.
Reklam
bir süre ay­laklık yapmak, hiçbir şeye kafayı takmadan sadece dinlenmek zannettiğimizden çok daha aktif bir zihinsel sürecin devreye girebilmesi için temel şartlardan.Bundan mahrum kaldığı­mızda ise "yorgun" ve "dağınık" beyin sendromları durumlarını yaşamamız gayet olası.
Düşünce üret­mek, zihnimizin işlevidir. Aynen idrar üretmenin böbreklerimi­zin, nefes almanın da akciğerlerimizin işi olduğu gibi ... Onları durdurmayı nasıl aklımızdan geçirmiyorsak, zihni durdurmaya uğraşmak da mantıksızdır. Onun yerine atılması gereken iki adım söz konusudur: Öncelikle zihinden geçenleri fark etmek, sonrasında ise olumsuz olanları olumlu veya yapıcı karşılıkları ile değiştirmek. Gerçek tefekkür, meditasyon veya fa rkındalık çalışmalarının temel amaçlarından birisi de zaten budur
Hareketsizlik, aşırı ve dengesiz beslenme, yalnız kalma, gereksiz dertlerle dertlenme ve kendisine toplum tarafından çizilen sanal sınırların içinde yaşamaya çalışma; insanı strese ve sıkıntıya sokan önemli baş­ langıç noktalarıdır.
Enerji tasarrufu kulağa hoş gelse de uzun vadede beynimizin bir­ çok yeteneğini kaybetmesini ve bunamalara kadar giden olumsuz.Meydan okuma ve zorluklar bizi geliştirir; rutin ve basmakalıp işler ise adeta öldürür ...
Cüzi irade:Yaratıcı bizim için olası tüm olası­lıkları eşzamanlı olarak yaratmışsa, biz "irade"mizle o kombinas­yonlar arasından hangi seçimi yaparsak, o artık bizim gerçekliği­miz olur. Biz onun sorumluluğunu taşırız.
Reklam
Anda kalmayla ilgili pratikler üzerinde çalışmazsak devamlı korkarak, olumsuzluk biriktirerek, olası olumsuzluklara önlem alarak yaşamaya çalışan devreler inşa etmiş oluruz.Böyle zihinlerin(pratik yapan) ilgisiz geçmiş ve gelecek odaklarına, korku ve endişelere, insani zaaflara ait başkaca yönlere savrulması ise di­ğerlerine nazaran çok daha zor hale gelir.
Genişlemiş bir "şu an" dan bahsediyoruz. Bildiğiniz gibi insan zihninin "şimdi"si aslında oldukça geniş bir "şimdi" dir.İnsanın "şimdi"si geçmiş, gelecek ve şimdiyi tek bir odak üze­rinde birleştirebilen, genişlemiş bir "şimdi" dir.
Sınırlarımızın içinde konforla yaşamayı tercih edersek zamanla sı­kıntı, sıkışmışlık ve bunalım hisleri gelip bize musallat olacaktır.
Dün geçti . Yarın ise henüz gelmedi . Ama ömrün olur da yarın gelirse. onun nasıl olacağını tek bir şey belirleyecek : Şimdi!
192 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
İFA: İnsanın Fabrika Ayarları 2. Kitap
İFA: İnsanın Fabrika Ayarları 2. KitapSinan Canan
8.4/10 · 2.263 okunma
115 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.