İnsanlardan Korkmak
Çocuk, ana-babanın kendisine hakça davranmadığını ya da onu kendilerinin bir uzantısı gibi algıladıklarını fark ettikçe kendini yalnız ve çaresiz hisseder. Aynı zamanda bireyleşmesinin engellenmekte olmasından ötürü için için kızgınlık da duymaya başlar. Ancak kızgınlığını açıkça yaşayamaz. Çünkü çaresizdir, ana-babasının onay ve desteğini yitirme korkusu kızgınlıklarını bastırmasına neden olur. Ne var ki, kızgınlığı bastırmak bu duyguyu ortadan kaldırmaz. Eğer ana-babanın tutumlarındaki aksaklıklar sürekli ise bastırılan kızgınlıklar birikir ve bu kez ana-babaya yönelik düşmanca duygulara
dönüşür. Bu duygular öyle ürkütücüdür ki, çoğu bilinçaltına mal edilir ve çocuk artık bu duyguların varlığından haberdar bile olmaksızın ana-babasına karşı olumlu duygularını sürdürebilir; çünkü sürdürmek zorundadır. Ancak bu kez, nedenini bilemediği bir tedirginlik varlığına egemen olur. Bu, ana-babası kendisine iyi davrandığı zamanlarda da yaşanan bir duygudur. Düşmanca duyguların fark edileceği ve sevginin yitirileceği tehlikesinden kaynaklanır. Gerçi bu olumsuz duygular bilinçaltında tutulur, ama çocuk çevresine karşı tutumlarında üstü kapalı bir ikiyüzlülüğün varlığını yine de hissedebilir. Bazen de hiç farkında olmayabilir.