YEMEN PADİŞAHININ HATEMİ TAYİ İLE HİKÂYESİ
Bilmem ki bana bu hikâyeyi kim söyledi. Hikâye şudur: Yemen’de bir padişah vardı. Bu padişahın di­ğer adlı, şanlı padişahlardan ileri idi. Hazine bağışla­mada benzeri yoktu. Ona cömertlik bulunu denilse, ya­raşırdı. Çünkü eli yağmur gibi para saçardı. Bu padişah, kendisini dünyanın en cömerdi bildiği için, kimse onun yanmda Hatem’in adını
Üstte gök, altta yağız yer durdukça, kanım damarlarımda aktıkça, kanım canım oldukça, yüreğim göğsümde attıkça Hun İli acun üzerinde yükselsin, Hun töresi yürüsün, Hun budun esenlikte olsun, Gök Tanrı Hun'dan yüz çevirip kut'unu esirgemesin, Eçemizin-atamızın kutsal kurganları ayaklar altında kalmasın, Bey olacak oğullarımız kul, Hatun olacak kızlarımız kun olmasın, Tanrı'nın kut verdiği bilge şanyülerimizin canları sağ olsun, onurları yere çalınmasın, soyları kesilmesin, ilimiz sonsuza dek yükselsin diye gece uyumayacağıma, Gündüz durmayacağıma, başlıya baş eğdireceğime, dizliye diz çöktüreceğime, aşılmaz dağları aşacağıma, yıkılmaz duvarları geçeceğime, etimle kemiğimle kanımla canımla çalışacağıma, günü geldiğinde bu uğurda baş alıp başım vereceğime, bu gök otağ altında, yanan şu kutlu ocak önünde, kanımı yalayıp benşr anda olan Gök Orda'nın soylu savaşçıları ve Ulu Tanrı tanık olsun ki; belimde bağlı gök çelikten kılıcım üzerine ant içerim!
Sayfa 76
Reklam
KRAL ARTHUR Toprağm üstü zırhlı askerlerin cesetleriyle örtülmüştü. Öyle ki, yağan yağmur topraktan ziyade zırhlan içinde yatan cesetleri ıslatıyordu. İşitilen tek ses zırhların üzerine çarpan yağmur damlalarının çınlamalarıydı. Tüm ovada hayatta kalmış sadece iki kişi vardı, yüzleri birbirine dönmüştü. Biri başım diğerine doğru kaldırdı,
Kılıcım ve Başım
- İslâmiyet'in büyük düşmanı İngilizlere tuhfe - Türk'üm, sana bir aduvv-i ekber Türk'üm, sana dâimâ muzaffer Vardır sana karşı intikamım Hep kalbimi öz elimle deldim Geldim, kılıcım, başımla geldim.
Sayfa 60 - Azerbaycan Kültür Evi Yayınları, Bakü - 9 Mayıs 1918Kitabı okudu