Dünya, kurnazların dünyasıdır. İyi peki o zaman! O hâlde sadece kurnazlar kötülükle nasıl zafer kazanılacağını biliyordur. Her kim ki bir cezaya maruz kaldığında intikam almak, haklı çıkmak ve zafer kazanmak için kirli bir iş yapmaya karar verirse, hep kurnazlıkla yaşamak zorunda kalacağını unutmamalıdır. Aksi takdirde yeteneksiz bir çaba sergilediğinde, kurnazlık veya domuzluk yapamayan hâli normal hâline zıt olacağından bu durum ona eziyet edecektir
Sayfa 113 - Kapı YayınlarıKitabı okudu
Dostoyevski'nin Anna Karenina incelemesi!
Başlangıçta çok beğendim; başımı kaldıramıyordum; ayrıntılarına kadar bayağı hoşlanmıştım; ancak bütününde ilgim azaldı. Bunu bir yerlerde okumuşum gibi gelmişti bana, evet, hâlâ belleklerde tazeliğini koruyan, Kont Tolstoy'un Çocukluk ve Delikanlılık, Savaş ve Barış adlı yapıtlarında da aynı hava vardı. Konusu farklı olmakla birlikte Rus
Sayfa 701 - 702, 703, 704, 705, 706, 707, 708, 709, 710, 711, 712 Yapı Kredi Yayınları
Reklam
Söz vermenin önemlisi, önemsizi yoktur. Haklı nedenler olmadan tutulamayan her söz, sizin kendi gözünüzde kim olduğunuzu derinden yaralar.
Çocuklar öldükten sonra savaş nerede, kim haklı, ne önemi var.
Sayfa 49 - Savaş AlanıKitabı okudu
İnsanın, kendi varlığından hoşnut olarak yaşadigi, kendi varlığını haklı kıldığı ve kuşku yok ki, yeryüzü ile barışık yaşadığı ve mutlu olduğu bir zaman vardi. Yoksa bizler bugün bu mutlulugun imgesi için bile bunca telef olmazdık.
Sayfa 81
Haklılık madalyası
"Kimse dinlemiyor birbirini, bitmez bir maç var kafalarda; kim haklı, kim haksız. Ne top tüfek, ne atom bombası, insanoğlunun en tehlikeli icadı, haklılık madalyası."
Reklam
Birinin yanlışına yanlış deme cüretini göstermek, cahillikten ileri gelebilir ancak. Hangi aklın yorumladığı bir yanlıştan söz ediyoruz? Kendi aklımızın yorumuna dayanarak mı başkasının bir eylemine yanlış diyoruz? Başkaları da bizim gibi düşündüğü için mi haklı buluyoruz kendimizi? Bize göre yanlış gibi görünen şey, başkasının doğrusuna dönüştüyse hala ortada bir yanlış olduğu söylenebilir mi? Dolayısıyla her kim her ne yaptıysa onu yaptığı şeyle baş başa bırakmak en doğrusudur. Yargılamadan,yorumlamadan.
324 syf.
8/10 puan verdi
Tanrı lütfu a.ş. hikayesi
Yazarın 4. kitabı oldu okuduğum, başlarda sıkıldım seçim ve siyaseti sevmediğimden, sonra yazarın bölümleri tek bir paragraf anlayışı, virgülden sonralarının bütünleştiği, kişiler ile diyalogları bir tümün parçaları anlayışını seviyorum, kimseyi ayırmıyor anlatmak istediğini parçalamadan ortaya koymakta başarısı ile kitap okunmaya değiyor. Pek çok
Görmek
GörmekJosé Saramago · Kırmızı Kedi Yayınları · 202217,8bin okunma
"Ya yaşama sevgisi olmayan yaratıklar da varsa? Aklı başında bir insan otuz beşini geçmemeli diyen Byron ne kadar haklı! Hem insan ne diye uzun yaşamalı ki? Çok can sıkıcı bir şey olmalı uzun yaşamak?"
Sayfa 225
"Kim haklı , Idealistler mi materyalistler mi? "
Sayfa 10 - ÖtekiKitabı okuyor
Reklam
Çok zengindiler. Güçlüydüler. Bilgide çok ileriydiler; bilim ve teknolojide müthiştiler. Diğer insanlarla karşılaştırdıklarında kendilerini çok farklı ve değerli buluyorlardı. Şımardılar; hak-hukuk tanımaz oldular. Kendilerini her zaman haklı, başkaları ise her zaman haksız bulmaya başladılar. Durumun farkında olan birisi, gidişatın yanlışlığı konusunda kendilerini uyardı: Yapmayın. Aklınızı başınıza alın. Durumunuzu düzeltin dedi. Ama söz dinlemediler. Durumlarını değiştirmeye hiçbir şekilde yanaşmadılar. Üstelik uyaranı yanılmakla, akılsızlıkla suçlayıp; hak, hukuk, adalet, ahlak gibi şeylerin modası geçmiş saçmalıklar olduğunu savundular. Uyarıcı, Gidişatınız kötü, düşünceleriniz yanlış; kendinizi mahvedeceksiniz. Felaketin bulutlan üzerinizde dolaşıyor ama görmüyorsunuz, görmek istemiyorsunuz. Felaket gelince hiç olduğunuzu anlayacaksınız; o zaman biliminiz, zenginliğiniz, gücünüz, imkanlannız hiçbir işe yaramayacak dediyse de aldırmadılar. Saçmalama, bize kim ne yapabilir. Gücümüz karşısında kim durabilir? Üstelik biz yanlış iş yapmıyoruz; bunlan elde etmek için nice emekler sarf ettik dediler. Ve bir gün ufku bulutlar sardı. Güldüler. Uyancıya gülüp; sen azaptan bahsediyorsun, halbuki bunlar rahmet dediler. Ama yanıldılar; rahmet dedikleri felaketti. Bir anda her şey alt üst oldu. Sanki tüm yaşananlar bir hayaldi. Kendilerinden geriye hiçbir şey kalmadı. Hiç yaşamamış gibi oldular.
Sayfa 9 - AçılımKitabı okuyor
"Bazı suçlar, hiç suçsuz olmaktan, haklı olmaktan daha iyidir."
Sayfa 180
352 syf.
7/10 puan verdi
Duygusuz kitap yorumu Herkese merhabalar.Bugün sizlere Pukka yayınlarından çıkan ''Duygusuz'' adlı kitabı yorumlamaya geldim.Öncelikle konusundan bahsedeyim.Camille bir biyoloji öğretmenidir ve çok iyi giden bir ilişkisi vardır Link ile.En azından Link'e göre iyi.Bir gün,onu kendi çalıştığı yerin düzenlendiği bir yemeğe
Duygusuz
DuygusuzCelia Aaron · Pukka Yayınları · 2023468 okunma
Kendilerinin olan tek sözcük yok dillerinde, öyle çok konuşuyorlar ki... Bir söz insanın neresinden doğar dersiniz? Dilinden mi, yüreğinden mi, aklından mı? Düşlerinden mi yoksa gerçeğinden mi? Ve kaç kapıdan geçip yerini bulur bir başka insanda? Yerini bulur mu gerçekten? Sözü yasaklamalı Ömür hanım yasaklamalı... Kimsenin kimseyi anlamadığı bir
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.