Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Muzaffer İzgü (29 Ekim 1933 - 26 Ağustos 2017)
Telsizler hemen çalıştı: “Konuk, ayı avlamak istiyormuş!” Konuk ki ne konuk, en büyük devletin en büyüklerinden… O büyük devletle öyle sıkı fıkıyız ki, kardeşten öte. Ne buyurursa o büyük devlet,biz hemen yerine getiririz, bir dediklerini iki etmeyiz; babamız, ağabeyimiz gibi bir devlet işte. Bu koskoca dost devletin, koskoca büyüğü, ayı
216 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
Kitabı okurken insan "Mümkün olabilir mi?" diye bir çok kez düşünüyor ve sonrasında "Denemekten ne çıkar!" deyip başlıyor. Kitabı okumadan once de aslinda uyguladığımız şeyler bunlar,kitap sadece farkındalığımızı arttırıyor. Anneleremız zaten küçüklükten beri bize "Güzel düşün ki güzel şeyler olsun demiyor muydu?". The Secret bizlere olumlu düşünmeyi ve sınırsız istekte bulunmayı tavsiye ediyor.Buna kim 'hayır' diyebilir ki?
The Secret - Sır
The Secret - SırRhonda Byrne · Artemis Yayıncılık · 201910,3bin okunma
Reklam
Hayır, kadının aklında başka bir şey yoktur, patron. Çok gören, çok gezen, çok şeyler yapan ve diyelim ki, akıllanmış olan sen beni dinle: Akıllanmış olan kadının aklında başka bir şey yoktur; hasta diyorum sana, alıngan bir şey! Ona sevdiğini, kendisini istediğini söylemezsen ağlamaya başlar. Belki istemiyor, belki de senden iğreniyordur, sana «Olmaz» da diyebilir ama bu hiçtir. Kendisini kim görürse arzulasın ister o. Bunu ister zavallı. Onun için hatırını yapıvermelisin...
Bu yüzden belki en baştan yapılması gereken anlaşmadır aşka sevenin sevileni uyarması: İzin verir misin, seni kurabilir miyim? Seni yeniden yazabilir miyim? Kendi içimde senden bambaşka bir sen çıkarabilir miyim? Sonra tutup seni onunla yarıştırabilir miyim? Sonrasında, ona uymuyorsun, diye canını acıtabilir miyim? Hayır tabii ki! Böyle bir anlaşmaya kim “evet”, diyebilir? Nasıl cesaret edilebilir bu evet’e? Evet, izin veriyorum içinde, benden bambaşka bir ben çıkarabilirsin. Sonra tutup beni onunla yarıştırabilirsin. Sonra ona uymuyorum diye canımı acıtabilirsin. Benim realitenin istilalarına mağlup düşmüş etten ve kemikten bedenimi düşlerinin ölçeğine vurabilirsin. Ve sonra düşlerinin ölçeğine uymuyorum diye beni reddedebilirsin. Hayır. Elbette ki hayır. Rekabet edemeyeceğim yegane, içinde benden çizdiğin yeni bendir. Bir tek senin içindeki kendi görüntümle yarışamam. Suretim benden öndedir, suretimle yarışamam. Çünkü senin içindeki suretimin üzerinde sen varsın. Onu kendinle biçimlendirmedesin.
"Temiz bir yaşama razı mısınız? Herkes gibi" Evet diyorsunuz doğal olarak.Nasıl hayır diyebilir insan. Tamam sizi temizlerler. Bir iş, bir aile, örgütlenmiş boş zaman işte budur. Ve küçük dişler tene saldırır, kemiklere kadar yer. Ama yanlış söyledim. Onların örgütü dememeli. Bizim örgütümüz bu, eninde sonunda: Kim kimi temizleyecek!
Sayfa 12 - Can yayınlarıKitabı okudu
304 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
42 günde okudu
Magdalena Carmen Frieda Kahlo Calderón veya sadece Frida; son sergisine ambulans arabası ile gelen Frida, bir elinde sigara diğer elinde tekila şişesi, kendi hayatı ile dalga geçermiş gibi yaşadı. Bol kahkahalı ve küfürlü konuşma tarzı vardı, Salvador Dali’yi ressam olarak görmezdi ‘’olsa olsa, o da zorlayarak, görüntü üreticisi
Frida Kahlo
Frida KahloRauda Jamis · Everest Yayınları · 20184,696 okunma
Reklam
Bu güzel metaforların şifresini kendi başına çöz; derinlemesine düşün onlar hakkında. Bu yüzden hikayeler üzerinden konuşuyorum. Onlar üzerinden hiç kimse konuşmamıştı. Niçin ben bu küçük hikayeler üzerinden konuşuyorum? -sadece nasıl düşüneceğine dair sana birkaç ipucu vermek için. Bunlar bu hikayeler üzerine yapılan yorumlar değiller; ben bir
9. BÖLÜM SONSUZ SABIR Bir zamanlar cennet meyvesini işitmiş olan bir kadın vardı. Ona tamah etti. Adına Sabar diyeceğimiz bir dervişe sordu, “Bu meyveyi nasıl bulabilirim ki böylece mevcut bilgiye erebileyim? “Sana verebileceğim en iyi tavsiye benimle çalışman olur,” dedi derviş. “Fakat böyle yapmazsan, kararlı bir şekilde ve bazen yerinde
Buda bir ağacın altında meditasyon yapıyordu. Bu bir dolunay gecesiydi ve şehirden birkaç genç, felekten bir gece çalabilmek için ormana gelmişlerdi. Yanlarında bol bol şarap ve çok güzel bir fahişe getirmişlerdi. Buda’nın meditasyon yapmakta olduğu ağacın hemen yakınında yiyip içmeye, dans edip kadını soymaya başladılar. Hepsi sarhoş olduğu için
Mehmet lutfi arslan / alıntı
Bu kadar zararlı olduğunu bilmiyordum. Sizin de aklınıza gelen başka zararları var mı? 1. Kitaplar yalnızlaştırır. Kitap okuyan kendi başına kalır. Dostlarıyla hasbihale, muhabbete vakit bulamaz. İnsan zamanla satırların ve kelimelerin arasında yaptığı seyahatin o kadar çok bağımlısı haline gelir ki, okumayı konuşmaya tercih eder hale gelir.
Reklam
Dostoyevski'nin İdam Konusundaki Düşünceleri
İdam cezasına çarptırılan ve giyotin tezgahında son anda affedilip Sibirya'ya sürgüne gönderilen Fyodor Mihailoviç Dostoyevski'nin kaleminden: - "Suçlu; akıllı, cesur ve güçlü, Legro adında yaşlı biriydi. İster inanın, ister inanmayın idam sehpasına çıktı, ağladı; kağıt gibi bembeyaz olmuştu. Olur mu bu? Ne korkunç! İnsan korkudan ağlar
Çocuk Tacizi ve Cinayetleri!
Geçtiğimiz ve son günlerde yazılı ve görsel basın aracılığıyla tanık olduğumuz Çocuk Tacizi ve Cinayetleri üzerine bu paylaşımı yapmayı uygun buldum.Bildiğiniz gibi burada hepimiz okur-yazar insanlarız ancak kaçımız, gerçekten kendinize samimi olarak sorun, kaçımız çocuğunu bu konuda sağlıklı ve bilinçli bir şekilde eğitebiliyor?Aşağıdaki yetkin
321 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.