Her şeyden önce aradığımız şeyin ne olduğunu bi­liyor muyuz? Mutluluk tam olarak nedir ki onu satın almaya çalışıyoruz? Huzur nasıl bir nesne ki ona mad­deyle paha biçip neyse fiyatını vermeye kalkışıyoruz? Bizler peşine düştüğümüz bu şeyin tam olarak ne oldu­ğu bilgisine erişebildik mi? Biliyorum zor sorular bunlar. Ancak tüm bu soruların zorluğu da yine bizden kay­naklanmaz mı? Soruyu soran da o soruya cevap verecek olan da yine bizler değil miyiz? Peki ama biz kimiz?
Offffff offfff...
Şu son günlerde etrafıma bakıyorum ve sadece Terörist Yahudilerden, İsrail'den değil kendi insanımdan da soğuyorum. Biz ne zaman bu kadar merhametsizleştik? Hani lafa gelince Büyük Türk milletiyiz, şanlıyız, onurluyuz her zaman mazlumun yanındayız falan. Ne bu ırkçılık? Ne bu aman yesinler birbirlerinicilik? Ne bu ataları bize zamanında ihanet etmişticilik? Yazık ki ne yazık. Dönüp bakıyorum insanlığımızı yitirmişiz, kimiz biz? Neyiz? Bi dönüp vicdanlarımızı sorgulayalım rica ediyorum. İşin artık dini boyutunu da geçtim hastaneler bombalanıyor, kaçış yolları bombalanıyor, evler zaten bombalanıyor. Senelerdir süren bir durum bu sadece hamas yüzünden başlayan bir güvenlik sorunu değil. Biz senelerdir Filistin'de olan katliamları izliyoruz. Yeter diyoruz yeter. Bir dönün dininizi değil İnsanlığınızı sorgulayın artık. Bugün suskun kalırsanız, yarın konuşacak yüzünüz olmaz.
Reklam
Ben Kimim?
Nefret toplumu kötülük toplumu ayrımcı toplum yobaz toplum da biz kimiz? toplum koyun deyip vicdan rahatlatırken toplumun neresinde konumlanıyoruz? herkes aynı şeyleri söyleyip yakınırken biz ne kadar farklı olduğumuzu düşünüyoruz? bize hazır verilen/dayatılan değerler dışında kendimizi anlatacak kaç kelimemiz var? kendimize baktığımızda nerde
"cehennemden korkmak Allah’tan korkmak değildi. Çünkü... "
Yıllarca hep Allah’tan korkuyoruz bahanesiyle cehennem ile korkuttular. Halbuki cehennemden korkmak Allah’tan korkmak değildi. Çünkü en nihayetinde yine cehennemden korkmak; “yaratılan” bir şey den korkmaktı! Cennette yaratıktı, insan da… Ancak yaratılmışların en şereflisi (Eşref-i Mahlukat) “insan”dır buyruluyor. O zaman biz yaratılmış hiçbir
Namaz kılmak dışarıda yapılabilecek en erdemli, en üstün, en zorlu ve bir o kadar da en başarılı iş olarak görüyorum. Şöyle yolda yürürken bir etrafıma bir bakıyorum, farklı yüzler, farklı hayatlar, farklı dertler... Kaç kişinin aklından bu hayata neden geldik, biz kimiz, nereye gidiyoruz, bizi kim var etti ya da var eden biri var mı, ne bu
Sahi kimiz biz? Hiçiz... / Zehra - Kendimize Sorular...
Kaç hayat var içimizde? Kaç kişiyiz tek gövdede? Yaşadığımız kaç farklı senaryo var? Hangi hayatımızın, hangi karakteri gerçekte biziz? Dünyada bu kadar insanın içinde böylesine yalnızken, tek bir bedende nasıl bu kadar kalabalığız? Kimiz biz? Kadın mıyız, erkek miyiz? Çocuk muyuz, yetişkin miyiz? Genç miyiz, ölmek üzere miyiz? Hangisiyiz?
Reklam
BİZ NEYİZ
Ben bir sokak muzisyeni Caldigim hisler bilir beni Ayni köşe ayni direk Aydinlatir her an beni Belki bir sifir Belki üç beş sekiz Hepsi birden belki yirmi sekiz Belki de bi hic ne biliriz
Ve biz onlara diyeceğiz ki: Hesaplaşma günü geldi. Şimdiye kadar yalnız din kitaplarında yargılandınız. Biz fakirler, zavallılar, yarım yamalaklar, bu kitapları okuyup teselli olurken içinizden güldünüz.Ve çıkarınıza baktınız. Hatta gene sizlerden, sizin gibilerden, büyük düşünürler çıktı ve bu kitapların bizleri uyuşturmak için yazıldıklarını
Biz Kimiz ?
Peki, kimiz biz? Kürt’üz-Türk’üz, kadınız-erkeğiz, Aleviyiz-Sünniyiz ama önce insanız. Birbirimize yoktur üstünlüğümüz. Sadece zulme karşıdır öfkemiz. Serez’in esnaf çarşısında Şeyh Bedrettin’dir adımız. Pir Sultan’dır bir yanımız. İşkence tezgahlarında, Hallac-ı Mansur olduk. İbrahim’dik. Mazlum’duk biz. Dar ağacına yürürken başımız dikti. Deniz’dik. Hüseyin’dik. Yusuf’tuk. Sait’ti adımız, Dağkapı meydanında. Dersim'de Rıza olduk. Bolu Beyi’ne boyun eğseydik, Köroğlu’na çıkmazdı adımız. Mahir olmazdık, cesaret timsali. Kuyuda Yusuf’tuk, Kerbela’da Hüseyin. Sürgünde Ahmet Kaya, zindanda Yılmaz Güney’di namımız. Unutmayın ki; Ekilir ekin geliriz, Ezilir un geliriz, Bir gider bin geliriz, Bizi vurmak kurtuluş mu?
Namaz Zamanı Ey imam, namaza başlarken Allâhu ekber demenin mânâsı şudur: "Allâh'ım, biz senin huzûrunda kurban olduk." Kurban keserken Allâhuekber dersin işte, öldürülmeye layık olan nefsi kurban ederken de bu söz söylenir. O esnada beden İsmail, can da Halîl İbrahim gibidir. Can, bu semiz bedenin hevâ ve hevesini kesmek için tekbîr
482 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.