ARAGORN İLE ARWENİN ÖYKÜSÜNÜ
"Arador Kral'ın dedesiydi. Oğlu Arathorn evlenmek için Aranarth soyundan gelen Dfrhael'in kızı olan Zarif Gilraen'e talip olmuştu. Bu evliliğe karşı çıkmıştı Dfrhael; çünkü Gilraen küçüktü ve Dtinedain âdetlerince evlilik yaşına ulaşmamıştı henüz.
"'Dahası,' demişti, 'Arathorn olgun yaşta, sert bir adamdır
- Kimsiniz siz? diye sordu saatçi, sert bir sesle. Bir meslektaş. Güneşi ayarlamakla görevli olan benim.
- Ya! Güneşi siz ayarlıyorsunuz demek? diye çabucak karşılık verdi Zacharius Usta, istifini bozmadan. Peki o zaman! Sizi tebrik edecek değilim! Güneşiniz doğru çalışmıyor, biz de ona ayak uydurmak için saatlerimizi kâh ileri kâh geri alıyoruz!
Sayfa 24Kitabı okuyor
HAZİRANDA ÖLMEK ZOR
Hasan Hüseyin Korkmazgil 
Nazım Hikmet Ran 
Orhan Kemal 
Haziranda Ölmek Zor 
Haziranda Ölmek Zor – Sert Kapak 
Haziranda Ölmek Zor (2.Kitap) Kızılkuğu
orhan kemâl'in güzel anısına
*
işten çıktım
sokaktayım
---elim yüzüm üstüm başım gazete
*
Haziranda Ölmek Zor
( Nazım hikmet, Ahmed Arif, Orhan Kemal
Anılarına saygıyla)
neden niçin bu sokaklar böyle boş
niçin neden bu evler böyle dolu?
sokaklarla solur evler
sokaklarla atar nabzı
kentlerin
Eminim öyledir
ŞÖVALYE : Kimsiniz ?
ÖLÜM : Ben Ölümüm.
ŞÖVALYE: Benim için mi geldiniz ?
ÖLÜM : Nicedir yanınızda yürürüm.
ŞÖVALYE : Onu biliyorum.
ÖLÜM : Hazır mısınız?
ŞÖVALYE : Gövdem korkuyor, ama ben korkmuyorum.
Ölüm ve hayat
.. uy anam anam
haziranda ölmek zor!
nerdeyim ben
nerdeyim ben
nerdeyim?
kimsiniz siz
kimsiniz siz
kimsiniz?
ne söyler bu radyolar
gazeteler ne yazar
kim ölmüş uzaklarda
göçen kim dünyamızdan.... "
" Hasan Hüseyin Korkmazgil /Haziran da ölmek zor "
......
Ölüm ; yaşamaya hangi zamanı ayırırsak ayıralım söz ve mekan dinlemiyor... Anne, baba, genç, yaşlı, zengin, yoksul, şair, yazar diyerek kimseye ayırım yapmıyor...
Haziran da ölmek mi zor??? Yaşamak mı??? Bu soruya Cemal Süreya gibi “Her ölüm erkendir”
demek isterdim ama Kuran-ı Kerim de Ankebut süresinde de
"Her nefis (canlı) ölümü tadacaktır... Sonunda Bize döneceksiniz... " der....
Dünyanın ne üzüntüsü, ne sevinci, nede koşuşturması hiç biri bize kalmayacak...
Peki dünya bu kadar değersiz ve ölüm de kaçınılmaz bir gerçek bunu da bildiğimize göre hayatımızı boşa harçamanın bir anlamı varmı???