Juan Jacinto Munõz Rengel - Hastalık Hastası Kiralık Katil
#kitapyorumum
Açıkcası kitabı yapı kredi bankası yayınevinde dolaşırken bu kitabın kapağının görüntüsü ile ilgimi çekip aldığımı söyleyebilirim. Okurken karışık gibi gözükse de çok eğlendirip, çok şasırtan kitaplardan birtanesi..
Daha önce gizemli, esrarengiz olan bir katil ile
Biz dizginleri onların ellerine çok bıraktık, onlara çok göz yumduk, eşitmişler, insanmışlar gibi davrandık ama onlar bizi şimdi sırtımızdan vurdu. Böyle davranmaları için Nilfgaard'ın onlara bir şeyler ödediğine başım üzerine bahse girerim. Onlar da dağlardaki vahşi elflere silah sağlıyorlar. Ama gerçek desteği sürekli aramızda yaşayanlardan; elflerden, yarı elflerden, cücelerden, gnom'lardan ve buçukluklardan görüyorlar. Onlar onlara barınak sağlıyor, gönüllüler veriyor, karınlarını doyuruyor."
"Hepsi değil," dedi bir başka tacir. İnce yüzlü, zayıf bir adamdı, taşıdığı kibar ifadeyle esnafa benzemiyordu. "İnsan olmayanların çoğu Sincaplar'a karşıdır, Sayın Şövalye, onlara bulaşmak istemezler. Çoğunluğu merttir ve bu mertliğin bedelini ağır öderler. Ban Ard Kontu'nu anımsayın. Bir yarı elfti ve herkesi barışa ve birlikte çalışmaya çağırırdı. Bir kiralık katilin fırlattığı okla öldü."
Serinin 12.kitabı Roarke’a ait bir otelde vahşice öldürülen temizlik görevlisi ile başlıyor. Ve bu ilk ölüm olmuyor. Eve katili bir şekilde tanımlıyor ama işe FBI’ın karışması tüm operasyonu tehlikeye sokuyor. Soğukkanlı, narsist, bir kiralık katil Roarke’ın yakınında dolaşıyor. Katilin kim olduğu bilinse de yakalamak zor. Bir şekilde korunuyor
Yusuf Ziya Bahadınlı Gemileri Yakmak adlı romanında, Milli Mücadele sırasında Antep’in farklı kesimlerinin Milli Mücadele’ye olan yaklaşımlarını ele alıyor. Bu romanda geçmişte yaşanılanlardan yani 40-50 yıl sonrasındaki olanlardan dersler çıkarılmaya çalışılır. Milli Mücadele döneminde düşmanla işbirliği yapanlar; savaş sona erdiğinde, mücadele
Kitabı kitap fuarında adı ilgimi çektiğinden almıştım. Ama bir çırpıda okumaya çalışınca biraz sıkıldığımı söyleyebilirim. Kitap genel olarak güzel hatta bazı yerlerde komik ama kitabın sorunu katilin her sayfada mızmızlanan çocuk gibi şurasının burasının ağrıdığını söylemesi oldu. Sürekli kendi sağlık durumundan bahsedince beni sıktı o yüzden hemen okunacak bir kitap değil diyebilirim. Kitaba en az üç gün vermeniz gerekli. Ancak o şekilde kitaptan soğumazsınız. Katil Kantçı ahlak sistemine sahip olduğundan bir sonraki gün öleceğinden emin olsa bile hedefini öldürmek için türlü planlarla meşgul ve katilin bu planları ve her planın sonunda başarısız olması çok komik. Ama kitapta son on sayfada çok şaşıracağınıza eminim. Bence her ne kadar harika olmasa da kitaba bir şans vermenizi öneririm.