Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
”Dediler ki sevdiğin ölünce kalbinde kırk mum yanar,her gün biri söner.Kırkıncı gün hepsi söner,biri bekler.O tek mum ebediyen yanar,acını o tek mum tutar.Ben buna inandım.Hayalimde otuz dokuz mum söndürdüm her gece üfleyerek,içimdeki cılız nefeslerle.Gögsümdeki sızı hafifler,tekrar toplanır,çiğerime derin bir nefes girer diye kırk gün bekledim.Geçtiğimiz kırk gün,bugünü bekledim.Sabah uyandım,kendimi yokladım.Öğlen tekrar baktım.Kırkıncı ikindiyi beklerken kırkikindi yağmurları boşandı gözlerimden.Gecesini bekledim ve de gece yarısını.Hiçbir şey olmadı.Yalanınız batsın dedim.İçimde tek bir mum kalacaktı hani;peki ne,bu yürekteki BİN DÖNÜMLÜK ORMAN YANGINI.”
Sayfa 166Kitabı okudu
Yedi mum diktim Yedi kapıya. Yedi dirim söz. Kırk söz söylendi Yedisini bildim.
Reklam
"Derler ki; insan büyük bir acı yaşayınca yüreğinde kırk mum yakarmış. Acılar iğleşip kabuk bağladıkça her gün bir tanesi usulca söner,diğerleri gününü beklermiş mumlar ömür gibi azaldıkça yürek soğumaya başlar, acılar unutulmaya yüz tutarmış ta ki son muma dek. Yüreğinin izbe derinliğinde son bir tanesi kaldığında ise o acı seni terk etmezmiş . Acının yaktığı mum, son nefesini verene kadar yüreğinde yanmaya devam edermiş... "
“Derler ki; insan büyük bir acı yaşayınca yüreğinde kırk mum yanarmış. Acılar iyileşip kabuk bağladıkça her gün bir tanesi usulca söner, diğerleri gününü beklermiş. Mumlar ömür gibi azaldıkça yürek soğumaya başlar, acılar unutulmaya yüz tutarmış. Ta ki son muma dek. Yüreğinin izbe derinliğinde son bir tanesi kaldığında ise o acı seni terk etmezmiş. Acının yaktığı mum, son nefesini verene kadar yüreğinde yanmaya devam edermiş.”
Geçtiğimiz kırk gün, bugünü bekledim. Sabah uyandım, kendimi yokladım. Öğlen tekrar baktım. Kırkıncı ikindiyi beklerken kırkikindi yağmurları boşandı gözlerimden. Gecesini bekledim ve de gece yarısını. Hiçbir şey olmadı. Yalanınız batsın dedim. İçimde tek bir mum kalacaktı hani; peki ne, bu yürekteki bin dönümlük orman yangını?
Sayfa 166Kitabı okudu
İnsan çok sevdiği birini kaybedince içinde kırk mum yanmış gibi bir ateş yanarmış. Sonra her gün bir mum sönermiş, acı azalırmış yani. Ama son mum hiç sönmezmiş, insan yaşadığı sürece ince ince yanarmış içinde.
Reklam
Kalanlar için hayat aşkla devam edecek.Göçüp gidenlerin yanına varana dek.
Geçtiğimiz kırk gün,sorana sormayana seni anlattım.Dilimde gül bitti adını andıkça ; kelimeler ağzımdan kuş olup uçtu ,sustuğumda kanat çırptılar ağzımın içinde,tutamadım; ilk aralıktan uçtular,seni anlattılar.Bunun karşılığında,geçtiğimiz kırk gün, her gün bana aynı yalanı söylediler.Dediler ki sevdiğin ölünce kalbinde kırk mum yanar,her gün biri söner. Kırkıncı gün hepsi söner,biri bekler.O tek mum ebediyen yanar, acını o tek mum tutar.Ben buna inandım.Hayalimde otuz dokuz mum söndürdüm her gece üfleyerek, içimdeki cılız nefeslerle.Göğsümdeki sızı hafifler,kalbim tekrar toplanır,ciğerime derin bir nefes girer diye kırk gün bekledim.Geçtiğimiz kırk gün, bugünü bekledim. Sabah uyandim, kendimi yokladım.Öğlen tekrar baktım.Kırkıncı ikindiyi beklerken kirkikindi yağmurları boşaldı gözlerimden.Gecesini bekledim ve de gece yarısını.Hiçbir şey olmadı.Yalanınız batsın dedim.İçimde tek bir mum kalacaktı hani; peki ne, bu yürekteki bin dönümlük orman yangını ?
Dediler ki sevdiğin ölünce kabinde kırk mum yanar,her gün biri söner. Kırkıncı gün hepsi söner,biri bekler. O tek mum ebediyen yanar,acını o tek mum tutar.Yalanınız batsın dedim.İçimde tek bir mum kalacaktı hani; peki ne, bu yürekteki bin dönümlük orman yangını?
More'nin Ütopyasının bazı özellikleri
Adada elli dört kent bulunuyor, bunların hepsi çok geniş ve muhteşem. Dilleri, adetleri, kurumları ve yasaları birbirinin aynısı. Her bir çiftlik evinde kadını erkeği en az kırk kişi yaşar, ayrıca boğaz tokluğuna çalışan iki de köle. Evin hanımı ve beyi bütün ev halkından sorumludur, bunlar gayet ağırbaşlı ve olgun insanlardır. özel mülkiyet
Derler ki; insan büyük bir acı yaşayınca yüreğinde kırk mum yanar.
Reklam
“Derler ki; insan büyük bir acı yaşayınca yüreğinde kırk mum yanarmış. Acılar iyileşip kabuk bağladıkça her gün bir tanesi usulca söner, diğerleri gününü beklermiş. Mumlar ömür gibi azaldıkça yürek soğumaya başlar, acılar unutulmaya yüz tutarmış. Ta ki son muma dek. Yüreğinin izbe derinliğinde son bir tanesi kaldığında ise o acı seni terk etmezmiş. Acının yaktığı mum, son nefesini verene kadar yüreğinde yanmaya devam edermiş.”
Her bir acımda kırk mumu taşıyan yüreğim,gün gelecek hiç mum taşımayacaktı.Acıların mumu sönmezdi,acım venim mumumdu,yanar yanar dururdu.....
Dediler ki sevdiğin ölünce kalbinde kırk mum yanar, her gün biri söner. Kırkıncı gün hepsi söner, biri bekler. O tek mum ebediyen yanar, acını o tek mum tutar. Ben buna inandım. Hayalimde otuz dokuz mum söndürdüm her gece üfleyerek, içimdeki cılız nefeslerle. Göğsümdeki sızı hafifler, kalbim tekrar toplanır, ciğerime derin bir nefes girer diye kırk gün bekledim. Geçtiğimiz kırk gün, bugünü bekledim. Sabah uyandım, kendimi yokladım. Öğlen tekrar baktım. Kırkıncı ikindiyi beklerken kırkikindi yağmurları boşandı gözlerimden. Gecesini bekledim ve de gece yarısını. Hiçbir şey olmadı. Yalanınız batsın dedim. İçimde tek bir mum kalacaktı hani; peki ne, bu yürekteki bin dönümlük orman yangını?
DOĞAN KİTAPKitabı okudu
Dediler ki sevdiğin ölünce kalbinde kırk mum yanar, her gün biri söner. Kırkıncı gün hepsi söner, biri bekler. O tek mum ebediyen yanar, acını o tek mum tutar. Geçtiğimiz kırk gün, bugünü bekledim. Yalanınız batsın dedim. İçimde tek bir mum kalacaktı hani; peki ne, bu yürekteki bin dönümlük orman yangını?
Sayfa 166Kitabı okudu
Derler ki; insan büyük bir acı yaşayınca yüreğinde kırk mum yanarmış. Acıları iyileşip kabuk bağladıkça her gün bir tanesi usulca söner, diğerleri gününü beklermiş. Mumlar ömür gibi azaldıkça yürek soğumaya başlar, acılar unutulmaya yüz tutatmış. Ta ki son muma dek. Yüreğinin izbe derinlerinde son bir tanesi kaldığında ise o acı seni terk etmezmiş. Acının yaktığı mum, son nefesini verene kadar yüreğinde yanmaya devam edermiş.
466 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.