İran Devrimi'nin ardından yerleştiği Paris'te uluslararası bir okuyucu kitlesine ulaşan Goli Taraghi, bu kitabında yaşları olgun, birbirine kardeş kadar yakın 7 adamın keder ve neşe dolu anılarına, hızla geçen zamanın bu karakterlerin psikolojisi üzerinde bıraktığı etkilere, ölüme ve yok olma sancılarına odaklanıyor.
Kitapta şimdiki anda anlatılan bir olayın içine yer yer karakterlerin anıları serpiştirildiği için, okurken kafanızın karışması çok normal. Sanki şuanki anla, yaşanılan anılar birbirine geçmiş, şimdiki zamanla geçmiş zaman arasında kaybolmuşsunuz gibi bir izlenim yaratıyor ve bu kitabın "anlanılabilirliğine" gölge düşürüyor. Bu tarzda okuduğum ilk kitaptı diyebilirim.
Kitabında yoğun bir şekilde etkileyici betimlemelere başvuran yazarın muazzam bir tavsir etme yeteneği var ve bu satırlar okunurken muazzam bir lezzet veriyor okura. Öyle ki kışın dışarıdaki dondurucu soğuğu, karın üzerindeki bırakılan ayak izleri ve yavaş yavaş yağan karın bu ayak izlerini doldurduğu satırları okurken, ister istemez o atmosferde buluyorsunuz kendinizi ve karakterlerle birlikte siz de üşüyorsunuz.
Yavaş yavaş yaşlanıp ölüme yaklaşırken duyulan ızdırabı, satırlarda iliklerinize kadar hissediyorsunuz fakat kaygılanmak, dünyaya kazık çakmaya çalışmak yerine bu sınırlı ömrümüzü nasıl daha kaygısız, huzurlu ve acısız yaşayabileceğimize odaklanmak bizim için daha anlamlı olabilir.
Sevgiler...