İnsan olmayı, insanın insana yaptığı vahşeti, dürüstlüğü, arkadaşlığın getirdiği sorumlulukları, vatan işgal altındayken yaşanılan cehennemi, insanoğlunun güç elinde olduğunda ki caniliğini... Tüm bunları olağanüstü bir akıcılıkla, basit ama güçlü bir dille yüreklere işleyecek şekilde yazmış yazarımız. Konusunu anlatmak istemiyorum ki zaten çok sayıda inceleme mevcut çok ünlü bir eser olduğu için. Filmini de izledim, film çok güzel bir teknoloji ile, kamera planları iyi seçilmiş bir şekilde çekilmiş , kurgu da güzel ama kitapı okurken beynimizde çok daha etkili yaşıyoruz olayları... Beni asıl düşündüren, etkileyense ülkemize gelen sığınmacılara olan tavrımız, önyargımız.... Onların yaşadıklarını, acılarını çok daha iyi anlamama sebep oldu, vatanını terketmek zorunda olanların çaresizliğini, acılarını, ait hissedememelerini;kalanlarınsa sakat kalmaları, açlıkları, ölümleri... Kitabı bitirdikten sonra dert ettiğimiz şeylerin ne kadar da basit olduğunu düşünüp utandım. Ve her acıya rağmen ki her şeyin bir bedeli var;hayat devam ediyor ve etmeli de.... Yazarımızın daha çocukken Hasan'a yaptığı yanlışı bilmesi, üzülmesi ve telafi etmek için verdiği mücadele hepimize ders niteliğinde, keşke yaptığı tüm kötülükleri telafi etmeye çalışsa insanoğlu... Henüz kitapı okumayanlara, kitap okurken dikkatim dağılıyor diyenlere ve hızlı kitap okuyamıyorum diyenlere bu kitabı tavsiye ediyorum, keyifli okumalar dilerim....