Bilmediğimiz ya da kabul edemediğimiz gerçekleri örtbas etmek için öyküler uydururuz; birkaç gerçeği alır onlar çevresinde yeni bir öykü yaratırız. Duyduğumuz panik ve acıyı ancak uydurmakla hafifletiriz; buna tarih deriz.
“Aşk bizim gerçeği görmemizi sağlar ve gerçeği söylemeyi görev bildirir... Seks (kendi yazdığımız senaryoyu ne denli beğenirsek beğenelim) rol yapmak değildir; seks gerçek hakkındadır. Karanlıkta nasıl seviştiğiniz, dünya tarihi görüşünüze hakim olur. Bu o denli basittir.”
“(aşk güveni artırır; oysa cinsel fetih sadece benliği geliştirir, galiba.) Aşk, ayrıca, insanın görüşünü berraklaştırır; gözbebeğinin önündeki cam sileceğidir. Hiç ilk kez aşık olduğunuz kadar berrak görebildiniz mi her şeyi?”