100 Soruda İlkellerde Din, Büyü , Sanat, Efsane
Sedat Veyis ÖrnekEn Eski 100 Soruda İlkellerde Din, Büyü , Sanat, Efsane Sözleri ve Alıntıları
En Eski 100 Soruda İlkellerde Din, Büyü , Sanat, Efsane sözleri ve alıntılarını, en eski 100 Soruda İlkellerde Din, Büyü , Sanat, Efsane kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
İlkel düşünce doğa olaylarının arkasında belli bir yaratık aramakta, dolayısıyla somutlamaya, kişileştirmeye dayanan bir düşünce tarzıyla belirmektedir.
Sayfa 21Kitabı okudu
Hem ölenin geri dönerek insanlara zarar verebileceği korkusu, hem de anılmaya, yiyeceğe, giyeceğe vb. ihtiyacı olduğu inancı ölü kültünü oluşturan önemli etmendir. Bu iki yanlı duygu, yani korku ve sevgi, ölüleri gömme biçimlerini de etkilemektedir; kimi yerlerde ceset hemencecik gömüldüğü, ıssız yerlere bırakıldığı, hatta vahşi hayvanların yemesine terkedildiği gibi, kimi yerlerde de evin içine, avluya, köy meydanına gömülür ve mezarına yiyecek, içecek, giyecek vb. bırakılır.
Sayfa 93Kitabı okudu
Aztekler henüz kundaktayken ölen bebeklerin çiçeklerin ve meyvelerin bulunduğu "Çiçekler Ülkesi"ne giderek, mutlu bir hayat süreceklerine inanırlardı.
Sayfa 123Kitabı okudu
Nasıl ak büyü amacına varmak için dinden ve dinsel kudretlerden olumlu yönde yararlanıyorsa, kara büyü de olumsuz yönde yararlanmaktadır. Dinin yasakladığı şeyleri yapmaktan çekinmediği gibi, dinin kutsal bildiği şeyleri de saygısızca kullanmakta sakınca görmez. Kısacası dinin karşısındadır: bu yüzden de kara büyü ile uğraşanlara günahkar gözüyle bakılır.
Sayfa 145Kitabı okudu
Aztekler henüz kundaktayken ölen bebeklerin çiçeklerin ve meyvelerin bulunduğu "Çiçekler Ülkesi"ne giderek, mutlu bir hayat süreceklerine inanırlardı.
Sayfa 123Kitabı okudu
Barbar kime denir?
Antik Çağ’da, Yunanca’dan başka dil konuşanlara «Barbar» denilmekteydi. Bu deyim, Orta Çağ’da da kullanılmıştır. Orta Çağ’da, Batılılar, yerlileri başsız, yılan ayaklı, tek gözlü, ağızsız, taşlara ve şeytana tapan garip masal yaratıkları gibi kabul ediyorlardı.
Sayfa 7 - PDFKitabı okudu
Son Tasmanya’lı 1876 yılında ölmüştür
17. ve 18. yüzyılda Batılı ülkelerle ilişki kuran ilkellerin bir bölümü tekniğe ve modern yaşama biçimine ayak uyduramadıkları için ortadan yokolup gitmişlerdir (Örneğin Tasmanya adasında yaşayan yerliler gibi. Son Tasmanya’lı 1876 yılında ölmüştür).
Sayfa 8 - PDFKitabı okudu
Etnoloji’nin tarihi Antik Çağ’a kadar uzanmaktadır.
Etnoloji’nin tarihi Antik Çağ’a kadar uzanmaktadır. Ünlü tarihçi H e r e d o t (M.Ö. 480-424) etnologların babası sayılır. H e r e d ot, gezip gördüğü yerlerdeki halkların âdetlerini anlatarak Yunanistan ile karşılaştırmalar yapmıştır.
Sayfa 10 - PDFKitabı okudu
Etnoloji ne demek?
Etnoloji sözcüğünün kökü Yunanca e t no s — (halk) ve logia «= (bilim)’dan gelmektedir. Etnoloji, özellikle ilkel diye nitelediğimiz halkları ve bu halkların kültürlerini inceler.
Sayfa 9 - PDFKitabı okudu
Etnoloji tarihinde «Karşılaştırarak Açıklama» yöntemi
Amerika yerlileri arasında bulunan Fransız misyoneri J.F.L’afitau (1681 - 1740), onların sadece karakterlerini, âdetlerini, inanmalarını incelemekle yetinmemiş, aynı zamanda bu âdet ve inanmaların Eski Çağ’daki izlerini aramış, bunları Asya’daki halkların âdet ve inanmalarıyla karşılaştırmıştır. Böyle bir çalışma Etnoloji tarihinde «Karşılaştırarak Açıklama» yönteminin ilk denemesidir.
Sayfa 11 - PDFKitabı okudu