12 Eylül Adaleti

Uğur Mumcu

12 Eylül Adaleti Quotes

You can find 12 Eylül Adaleti quotes, 12 Eylül Adaleti book quotes, the most impressive sentences and paragraphs on 1000Kitap.
Nurettin Soyer
"Hakimken solcu bir çocuğu mahkum etmişim. Duruşmadan çıkarken… ‘Pis faşist’ diye bağırmış… Bir sağcı çocuğu mahkum etmişim. O da bu defa ‘Pis komünist’, ‘namussuz komünist’ diye slogan atarak çıkmış mahkeme salonundan.”
Savcı Soyer, konuşmasını sürdürüyor: “2 numaralı mahkeme tahliye etti Ecevit’i. O gün Hakim Gün Sosyal Kıbrıs’a tayin oldu gitti. Şimdi bakın, bu önemli bir baskıdır. Baskı ille de kafaya bir yumruk vurularak yapılmaz bir hakime. Bir hakim, verdiği bir karardan dolayı görevinden alınabiliyorsa, -lojmanda oturuyorsa, çocuğu varsa okulda- bu da baskıdır."
Reklam
Sadece hakimlikte değil, bütün mesleklerde geçerli bu
Baskı ille de kafaya yumruk vurularak yapılmaz bir hâkime. Bir hâkim, verdiği bir karardan dolayı görevinden alınabiliyorsa - lojmanda oturuyorsa, çocuğu varsa okulda - bu da baskıdır. . Mahkeme Ecevit İçin tahliye kararı vermişti. Ecevit'in koridordan alınıp gözetim yerine götürüldüğünü duydum.
Sayfa 72
Benim okurken içim almıyor :(
...Genç kızlar ve kadınlar çok kötü durumda geliyorlar. Bunlar önlenemez mi? demiş doktor.Yani, sanıkların, emniyet müdürlüğünde fiziksel olarak ceza gördüklerini anlatmış doktor.
Bu nasıl bir İNSANLIK ben okurken UTANDIM !
(...) Bu defa kadının evinde arama yapacağız diyorlar. Kadının evine gidiyorlar. Kadını yatak odasına alıyorlar. Ne yapıyorlar orada artık bilmiyorum. Meçhulüm kalıyor birazcık.Tabii kadın, çekinir, her şeyi söyleyemez. Her türlü şey oluyor. Sonra çıkıyorlar. Çocuğu serbest bırakıyorlar.
Düşünenlerin öldürülmemesi,öldürülenlerin unutulmaması dileğiyle...(24.01.1993)
Reklam
Ne hikmettir ki bu katillerin neredeyse hiç birinin resmiyette görevi yok.
İlhan Erdost'u tekme ve coplarla dövüp öldürenler arasında bulunan er Kısmet Çağlar Ankara'nın Etlik mahallesinde «ülkücü» olarak tanınan bir militandı. Üstelik, Kısmet Çağlar, gözaltına alınanları koğuşlara götürecek görevli askerler arasında da değildi.
12 Eylülü takip eden süreç. Komutan: Recep Ergun
"Komutan ülkücülerde yakalanan silahları hiç önemsemez. Ama solcu bir pankart astı mı savcıları herkesi de ayağa kaldırır. Ama insan öldürülmüş, ben bunları yakalamışım... Bunların hiç önemi yok, komutan için pankart daha önemlidir! Ben demiyorum ki pankart asmak suç değil, o da suç. Görevimiz bu suçu da izlemek. Ama adam öldürmek suçlarından büyüğü! Bunu anlatamadık!"
Emanet deposundan çalınan silahlar, o gün bugün ortaya çıkmış değildir, içlerinde bir de “dolmakalem tabanca” bulunan bu çalıntı silahlar, 12 Eylül’ün bilmecelerinden biri olarak durumunu koruyor. Bu silahların çok önemli suçların ortaya çıkmasını engellemek için çalındıkları bellidir. Arkalarında en küçük bir ipucu bile bırakmadan kaçan bu “hünerli eller” bu silahları niçin çalmışlardı? Hangi cinayetin ortaya çıkmasını engellemek için?!..
Efendim uzun namlulu silah yakaladık. Otomatik silah. 5-6 tane tabanca yakaladık… Pek çok mermi yakaladık. Bunlar pek çok katliam olaylarını, faili meçhul öldürme olaylarını aydınlığa kavuşturacak’ dedim. Komutan: ‘Bırakın efendim onu’, dedi. ‘Kızılay’da pankart asılmış, onun haberi geldi. Siz savcısınız gidip onun failini yakalayın bana’. ‘Efendim’ dedim, ‘Bu olayın failini de yakalarız. O da bizim görevimiz. Ama siz pankartı, silahın önüne mi getiriyorsunuz?.
161 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.