#TülinBaturuOcak
#KayipRuh
#KitapYorumu
Kayıp Ruh Legent çok sevdiği Scyamore dan uzaklaşmak için vücudunda ve kimliğinde değişiklikler yaparak Tanzanya'da eğitimine devam etmek istemesiyle başlar...
Serinin ilk kitabında Legent kaza ve değişen hayatı, kazadan sonra vücudunda olan değişiklikler de eklenince, Legent Tıp Fakültesini de bırakıp İngiltere’yi terk etmişti.
Kimliğini tamamen saklayıp, gerçekte kim olduğunu kimseye söylemez. 2 yakın dostu dışında kimse nerede olduğunu bilmez…
Tüm sevdiklerini, en iyi dostlarını İngiltere de bırakmış, kendini yapayalnız hisseder. Üniversite de başta çok dışlansa da, sonrasında yeni dostlar edinir. Ancak bu arkadaşlarının arasında Normanı hiç sevmedim :) sonrasında niye sevmediğimi de anlamış oldum…
Özlemleri, yalnızlığı ile boğuşurken birde yaşadığı dönüşümü çözmeye çalışırken, yaralı bir hastaya kan vermesi ile işler iyice karışır. Çünkü kanını verdiği kişi de onunla aynı belirtileri göstermeye başlar.
Tazmanya da bu durum duyulunca kabileler arası çatışmaların önüne geçilemez. Artık herkes Legent’in kanının peşindedir…
Legent için yine başka bir mücadele başlar…
Ve kitabın sonu çok fena bir yerde bitti :) 3. kitaba başlamak için sabırsızlanıyorum.
:) Yine kitap da yok yok, dostluklar, iç hesaplaşmaları, özlemler, aşk, aksiyon, heyecan :)
Bu tür kitapları sevenlere kesinlikle tavsiye ediyorum.. Ben çok severek okuyorum..Film olabilecek bir seri olduğunu düşünüyorum etkisinden çıkamadım Tülin Baturu Ocak 'a başarılarının dileyerek kitaplarının devamını diliyorum Lıghtning'e çok alıştım